Tag

estetik cerrah Arşivleri - Sayfa 2 / 3 - Serkan Yıldırım Blog

Karın Germe Estetiği ile Gelen Mutluluk

By | Genel | Soru Sorulmamış

Sıkı ve sarkmayan bir karın bölgesi kimimizin hayalini kurduğu kimimizinse sahip olduğu bir ayrıcalıktır. Çoğu zaman bu amaca ulaşmak için kilo kontrolünün yeterli olacağını düşünürüz; ancak maalesef bu yöntem her zaman işe yaramamaktadır. İdeal bir kilo ölçüsüne sahip olsanız bile; hamilelik, yaşlanma, sık kilo alıp verme ya da kalıtım vb. sebepler doğrultusunda karın kaslarının birbirinden ayrılması sonucu gerçekleşen esneklik kaybı, karın bölgesinde bombeli, gevşek ve sarkık bir görünüm ortaya çıkartabilmektedir.

Karın germe ameliyatı; yani abdominoplasty tam da bu tarz durumlar için geçerli bir müdahaledir. Karın germe ameliyatları, karın bölgesinde başka yöntemlerle giderilemeyen; sarkıklık ve karın derisindeki çatlakların tedavi edilmesi amacıyla uygulanmaktadır ve karın bölgesinde bulunan yağ ile deri fazlalıklarının alınması yoluyla ortaya daha düz ve sıkı bir karın bölgesi çıkartılmasını sağlar. Özellikle doğum sonrasında; büyüyüp ardından küçülen deride ortaya çıkan kırışıklıklar, çatlaklar ve karında aşağı doğru gelişen sarkmalarda; derinin yapısı tamamıyla bozulmuş olduğundan, karın germe estetiği olmadan bu bölgenin düzeltilebilmesi pek mümkün olmamaktadır.

Karın Germe Ameliyatı Nasıl Yapılmaktadır?
Karın germe estetiği, göbek deliği ile genital bölgenin başlangıcı olan bölge arasındaki deri parçasının ve altındaki yağlı dokunun tamamen çıkartılması ve geride kalan üst kısımdaki derinin alt bölümdeki deriye yaklaştırılarak birleştirilmesi ile göbek deliğinin yeri değiştirilmeden yeni bir göbek deliği yerinin deride açılarak meydana getirilmesi işlemleridir. Özetlememiz gerekirse; karın germe ameliyatında deri, yukarıdan aşağıya çekilerek gerginleştirilmekte, karında çatlamış ve sarkmış olan deri parçası ise çıkartılarak dışarıya alınmaktadır.

Karın estetiği, mini karın germe ve tam karın germe ameliyatları olarak iki farklı şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Mini karın germe ameliyatı, karın bölgesinin alt kısmında çok hafif bir sarkıklık bulunması ve karın derisinde herhangi bir çatlak, kırışıklık ya da şekil bozukluğu olmaması durumunda; karnın alt kısımda bulunan hafif sarkıklığı gidermek için 5 ile 10 cm. uzunluğundaki bir kesiden girilerek oradaki sarkıklığın alınması işlemidir. Tam karın germe ameliyatı ise; göbek deliğinin altında bulunan tüm derinin çıkartılması işlemidir.

Karın germe ameliyatları, genel olarak çok büyük ameliyatlar değildir. Doğumla birlikte karnın iç kısmında bulunan kaslar ve bu kasların üzerini kaplayan zar kısımlarında(fasya) ortaya çıkan gevşeklikleri de düzeltmek amacıyla bu bölgeye gerginleştirici dikişler atılmaktadır ve bu durum dolayısıyla ameliyat sonrası ilk bir hafta – 10 günlük süre içerisinde karnın içinde sıkışma ya da gerginlik hissedilebilmekte olup; bu durum, normal ve zaman içerisinde yok olacak bir süreçtir.

Karın Germe Estetiği Hangi Durumlarda Yapılır?
Karın germe ameliyatları sıklıkla kadınlar tarafından tercih edilmektedir. Erkeklerde ise; uygun koşullar ve ihtiyaç(endikasyon) gibi durumlarda da uygulanabilmektedir. Karın germe estetiği, doğum sonrası ortaya çıkan çatlakların giderilmesinin yanı sıra aşırı kilo alıp vermeler sonucunda ortaya çıkan karın sarkmalarının tedavisinde de kullanılmaktadır. Karın germe estetik ameliyatı hakkında bilinmesi gereken en önemli ayrıntı; bu işlemle birlikte kilo verilecek olmasına karşın, bu işlemin bir kilo verme yöntemi olmadığıdır. Karın germe ameliyatından sonra kilo alımı ile meydana gelecek değişiklikler ameliyatın olumlu etkisinin kaybolmasına sebep olabilmektedir. Buna dayanarak; karın germe ameliyatından kısa süre sonra gebelik düşünen kadınların ameliyat planlarını doğum sonrası bir tarihe ertelemeleri daha sağlıklı olacaktır.

Karın Germe Ameliyatı Riskli midir?
Karın germe ameliyatları, uzman bir estetik cerrah tarafından uygulandığı takdirde, standart ameliyatların sahip olduğu risk oranından daha fazlasına sahip değildir. Bu sebeple, karın germe ameliyatları öncesinde ciddi bir değerlendirme gerektirmektedir. Hastanın geçirmiş olduğu karın içi ameliyatlar, karın bölgesinden yapılan laparoskopik işlemler, karında meydana gelmiş olan iltihabik durumlar vb. var ise; bu hastalarda ileri tetkikler yapılması gerekmektedir. Karında doğuştan ya da sonradan kazanılmış herhangi bir fıtık durumu meydana gelmiş ise; bu fıtıkla ilgili ultrasongrafik ya da tomografik değerlendirmeler yapılması gerekmektedir. Bu fıtıklar karın germe estetiği sırasında düzeltilebilir.

Gerekli tedbirlerin alınması durumunda karın germe ameliyatları yüksek risk faktörlü ameliyatlar kategorisine girmemektedir. Ancak bu işlemi yaptırmaya karar verdiğiniz zaman, ameliyat öncesinde ve sonrasında uymanız gereken birtakım ciddi kurallar bulunmaktadır. Eğer sigara kullanıyorsanız amelyiattan en az 1 hafta öncesinden sigarayı kesmeli ve ameliyattan 3 hafta sonrasına kadar da sigara içmemeye devam etmeniz gerekmektedir. Ameliyat döneminde, ameliyattan hemen sonra ve ondan sonraki 2 haftalık iyileşme sürecinde bol miktarda sıvı tüketmeli ve bu sayede vücudunuzun dengesinin yerine gelmesini sağlamalısınız. Karın içerisinde meydana gelen gerginliğin gitmesi amacıyla ameliyatınızdan sonra size özel bir korse verilmektedir, bu korseyi iyileşme hızınıza göre değişmekle birlikte 3 ile 6 hafta arası bir süre boyunca kullanmanız gerekmektedir.

Hastanın ek bir patolojik durumu yok ise; karın germe ameliyatı herhangi bir risk barındırmamaktadır. Burada önemsemeniz gereken; gerçekten konunun uzmanı ile bu işlemi gerçekleştirmeniz, uzman cerrahınız ile tüm ayrıntıları detaylı bir biçimde konuşmanız, sıkıntılarınızı net olarak doktorunuza ifade etmeniz ve bu doğrultuda doktorunuzla ortak bir çözüm arayışına girmenizdir.

Karın Germe Estetiği Sonrası Ne Zaman Günlük Yaşamınıza Dönebilirsiniz?
Karın germe operasyonu, genel anestezi altında yapılmakta olup; 2 – 3 saat sürmektedir. Hasta, ameliyattan sonraki gün çoğunlukla taburcu edilmektedir. Ameliyattan sonra genel anlamda ortaya çıkan çeşitli hassasiyetlerin geçmesi ortalama 7-10 gün sürmektedir ve karın germe estetik ameliyatından sonra yatak istirahati önerilmemektedir. Ameliyattan sonra sık sık dolaşmanız gerekmektedir. Çok ciddi performans gerektiren bir işiniz yoksa ameliyattan sonra 2.-3. günden itibaren kendinizi çok yormamak kaydıyla işinize yavaş yavaş geri dönebilirsiniz; ancak genel anlamda işinize dönebilmeniz ve daha ağır işleri uygulayabilmeniz için 1 hafta- 10 günlük bir süre boyunca beklemeniz daha sağlıklı olacaktır.

Burun Estetiği Ameliyatı İle Herşey Yolunda ……..

By | Genel | Soru Sorulmamış

Günümüzde en sık başvurulan estetik operasyon şüphesiz rinoplasti, yani burun estetiğidir. Hastalar, rinoplastiden burunlarının dış görünümünün yüz şekillerine uygun biçimde düzeltilmesi ve nefes alma esnasında yaşadıkları çeşitli problemlerin giderilmesi gibi amaçlarla faydalanmaktadırlar. Burun estetiği ameliyatı için kullanılan temel yöntem; burun iskeletini meydana getiren kemik ve kıkırdak yapının yeniden şekillendirilmesine dayanmaktadır.

Burun estetiği için uygulanabilen iki farklı teknik bulunmaktadır, bunlar açık rinoplasti ve kapalı rinoplasti uygulamalarıdır. Kapalı teknik; iz oluşumuna mahal vermemesi sebebiyle pek çok kişi tarafından daha güvenilir bir yöntem olarak kabul edilir. Ancak bu doğru bir saptama değildir, zira doğru şekilde yapıldığında açık yöntemdeki izin görülmesi imkansızdır. Açık ya da kapalı rinoplasti teknikleri arasında bir üstünlük arayışına girmek yerine uygulamayı gerçekleştiren estetik cerrah tecrübe ve önerilerine göre kendiniz için uygun olan yöntemden faydalanmanız en doğrusudur. Tecrübeli bir estetik cerrahi uzmanı heriki tekniğide uygulayabilir olamalıdır ve hastanın tercihlerinide dikkate alarak açık yada kapalı tekniği tercih etmelidir. Bizim burun estetiği ameliyatlarımızda %80 oranında kapalı, %20 oranında açık yöntemi tercih ettiğimizi söyleyebiliriz.

Toplumda rinoplasti ameliyatından sonra ikinci bir işlem gerekebileceğine dair yaygın bir yanılgı bulunmakla birlikte rinoplasti, eksik ya da yanlış birşey yapılmadığı sürece tek seferde istenilen sonucu verebilen bir uygulamadır.

Estetik burun ameliyatı esnasında özel keskiler yardımı ile burun kemikleri hareketlendirilir ve kemiğin şekillendirilmesi sağlanır. Rinoplastiden sonra erken dönemde ortaya çıkan şişme sebebiyle nefes darlığı yaşanabilmektedir; ancak bu geçici bir süreçtir burun estetiği sonrası nefes darlığı problemi sona ermelidir. Yapılan detaylı inceleme ile nefes alma problemine sebep olan eğrilikler, kıkırdak yetersizlikleri, burun eti problemleri vs tespit edilmeli ve herbiri özenle düzeltilmelidir, böylece nefes alma problemi kalıcı bir biçimde çözülmüş olacaktır. Bu noktada nefes problemlerini düzeltmenin aslında bir “rekonstrüksiyon” işlemi olduğunu ve bu sebeple en iyi tedavinin bir plastik rekonstrüktif ve estetik cerrah tarafından yapılacağınıda vurgulamak isterim.

Burun ameliyatı sonrası hastalar, özel bir durum olmadığı takdirde 2 gün içerisinde sosyal yaşamına dönebilmekte, çok ağır olmayan fiziksel aktiviteler sergileyebilmektedirler. Ancak ağır işlerden en az 1 hafta boyunca kaçınılmalıdır ve 4 hafta boyunca da burun herhangi bir darbe, çarpma gibi olumsuz etkenlerden korunmalı, ovuşturulmamalı ve güneş ışınlarından korunmalıdır.

Burun estetiği ameliyatı artık tamponsuz, izsiz ve morluksuz olarak gerçekleştirmekteyiz. Bu şekilde burun estetiği hakkındaki tüm olumsuz korkularınız yenmiş oluyoruz. Kullandığımız dokuya saygılı teknik sayesinde hiç morluğunuz olmuyor, tampon kullanmadığımız için rahat nefes alıyorsunuz ve tampon çıkarma korkusunu yaşamıyorsunuz, kapalı teknik sayesindede iz korkunuzu yenmiş oluyoruz, e daha ne yapalım, sizde burnunuzun doğal güzelliğinin keyfini çıkarıyorsunuz hemde hiç sıkıntı çekmeden.

Burun estetiği ameliyatı sonuçları kalıcı olmakla birlikte, olası olumsuzluklardan etkilenmemek adına hastaların estetik cerrah seçimlerinde oldukça dikkatli davranmaları gerekmektedir. Burun estetiğinin mutlaka bir plastik rekonstrüktif ve estetik cerraha yapılması sonucun başarılı olması için hayati önem taşır.

Son olarak unutmamak gerekir ki; burun estetik ameliyatı, uygun hastaya doğru teknik yaklaşımla doğal ama çok güzel estetik sonuçlar elde edilmesine olanağı tanıyan bir tedavi biçimidir. Sonrasında size kalan yüzünüze uygun bir burun ve rahat bir nefes almak olacaktır.

Estetik ben tedavisi kim tarafından yapılmalıdır ?

By | Genel | Soru Sorulmamış

Cilt tümörü, cilt kanseri, yağ kisti, et beni vs gibi oluşumlarda işlemin bir Estetik Cerrah tarafından yapılması elde edilecek sonucun kalitesi açısından son derece önemlidir. Cildiye uzmanları, KBB hekimleri ve genel cerrahi uzmanları tarafından ben tedavisi, yağ bezesi alımı ve cilt kanserleri tedavisi gibi işlemlerin yapıldığını görüyoruz, ancak yapılan tedavinin sadece bir doku parçası alımı olmadığı, çok önemli tıbbi ve estetik bir işlem olduğudüşünüldüğünde, en doğru seçimin kişiler Estetik Plastik Cerrahlar olacağı aşikardır.

Ben alımı neden Estetik Plastik Cerrah ların işidir ?

Cilt lezyonları yani deri tümörleri, deri kistleri, yara izleri vs ile en sık ilişkili olan cerrahi branş tabiki estetik plastik cerrahidir. Dolayısıyla bir Estetik Cerrahi uzmanı benler dahil olmak üzere pekçok cilt lezyonuna tanı koymak konusunda yeterli bilgi ve tecrübeye sahiptir. Tanı konduktan sonra tedavi şeklini en iyi bilecek kişi yine bir Estetik Cerrahi uzmanıdır.

Estetik ben alımı ne demektir ?

Plastik cerrahi uzmanları nın yaptığı ben alımlarında kalan izlerin farkedilmesi son derece zor olduğu için işlem “estetik ben alımı” olarak isimlendirlebilir. Estetik cerrahi nin yaptığı her işlemde dokuya zarar vermeyen cerrahi teknik kullanılması, çok ince dikişlerin tercih edilmesi ve yüz kıvrımlarına uygun kesiler yapılması elde edilen bu estetik sonucu sağlamkatadır. Diğer yandan kullanılan özel bantlar ve iz kremleri elde edilecek estetik sonucu destekler.

Diğer doktorlar estetik ben alımı yapamaz mı ?

Estetik cerrahi uzmanları tüm mesleki kariyerleri boyunca yaptıkları her işlemde estetik sonuca odaklandıkları için elde edilen sonuç otomatik olarak çok daha iyi olmaktadır. Özet olarak ben tedavisi sonrasında iyi bir sonuç isteniyorsa işlem mutlaka bir Estetik Cerrahi uzmanı tarafından yapılmalıdır.

Geride Duran Dişler İçin Diş Estetiği

By | Genel | Soru Sorulmamış

Ön Dişleriniz Biraz Geride Duruyorsa

Ön dişler, sadece elmayı ısırırken koparma işlemini başarıyla tamamlamamıza yaramaz. Ön dişlerin güçlü olması önemlidir ama ön dişlerin beyaz, temiz, orantılı boyutlarda ve olması gerektiği kadar önde olması estetik açıdan güzel görünmek için de gereklidir. Genel diş dizilimi içinde ön dişlerin diğerlerine göre bir parça önde olması ise gerçekten güzel bir gülüş ve etkileyici hatta çekici bir ağız yapısı yani estetik bir ağız görüntüsü sunar. Ancak bazılarının ön dişleri küçük ya da geride olduğu için gülümserken hiç fark edilmez bile.  Bu durumdan yani “ön dişlerinin  görünmemesinden” şikayetçi olan ve “tek kusurum inci gibi dizilen dişlerim mi” diye düşünenler için estetik diş hekimliği uzmanlık alanı bazı çözümler sunuyor ve bu durum, diş estetiği konusu kapsamına giriyor.

Geride duran ya da fark edilmeyen üst ön dişlerin uzatılması veya öne çıkarılması için size özel bir çözüm gerekiyor. Yani estetik diş hekiminizin sizin ağız yapınıza, diş diziliminize ve dudak yapınıza göre bir çözüm sunması gerekiyor. Dolayısıyla üst sıradaki ön dişleriniz yeterince görünmüyor diye şikâyet ediyorsanız ilk yapmanız gereken size özel bir çözümün geliştirilmesi için diş hekiminize başvurmak. Dişlerinizi implant yöntemiyle uzatmak, tellerle öne çekmek ya da kaplama yaparak ve kaplamanın mevcut diş yapısından uzun olmasını sağlayarak dişleri göstermek gibi diş estetiği çözümleri var.

Son yıllarda pozitif enerjinin hayata değer katması felsefesinin daha fazla önem kazanmasıyla gülüş estetiği uygulamaları daha popüler oldu. Gülüş estetiğinin bir parçası olan diş uzatma uygulamaları estetik diş hekimliğinin çalışma alnına giriyor. Bu konuda uzman bir diş hekimiyle görüşerek kısa sürede daha güzel bir gülümsemeye kavuşabilir ve daha güler yüzlü olmanın size kazandıracağı enerjinin keyfini sürebilirsiniz.

Gülüş estetiği için elbette sadece diş hekimliği uygulamaları değil biz estetik cerrahların yapabileceği işlemlerde mevcut. Örneğin aşırı uzun bir üst dudak-burun mesafesi, dudak kısaltma estetiği ile gerektiği orana getirilebiliyor. Böylece gülüş sırasında dişlerin bir miktar görünmesi sağlandığı gibi, üst dudağın kırmızı kısmının dışa doğru dönmesiyle daha dolgun ve estetik dudak görünümü sağlanabiliyor. En önemliside elbette bu işlemin lokal anestezi altında yani muayenehane koşullarında yapılması ve yaklaşık 30 dk lık bir uygulama sonrası normal hayatınıza dönüyor olmanız.

Estetik cerrahi uzmanı olarak bizlerin gülüş estetiği konusunda yaptığı diğer bir işlem ise “gülme botoksu” olarak isimlendirebileceğimiz uygulama sayesinde, gülüş sırasında diş etlerinin aşırı görünür hale gelmesinin önüne geçilebilmesidir. Burun kenarına yapılan 2 enjeksiyon sadece 5 dk lık bir işlem ve 4-6 ay süreyle, “gummy smile” olarak adlandırdığımız “dişetlerinin aşırı görünmesi” probleminden kurtulmuş oluyorsunuz. Hadi hiç beklemeden sizde gülüş estetiği için Estetik Cerrahınıza başvurun.

Estetik Ameliyat Korkusu

By | Genel | Soru Sorulmamış

Burnunuz biraz eğik mi, göbeğiniz yaptığınız spora rağmen erimiyor mu, jinekomastiniz mi var, kırışıklıklarla başınız dertte mi? Tüm bu fiziksel problemlerin estetik ameliyatlarla çözülebileceğini de biliyorsunuz ama siz de ameliyat olamaya çok korkuyorsunuz yani estetik ameliyat korkusu yaşıyorsunuz. Estetik ameliyatlardan korktuğu için tüm hayatını sevmediği fiziksel özellikleriyle geçiren pek çok insan var. Özellikle kadınların estetik ameliyatlardan kaçınma nedenleri genellikle estetik ameliyat korkusu ile ilgili. Üstelik bu durumun sebepleri sanıldığı kadar basit birkaç temele dayandırılmayan komplike bir yapı gösteriyor.

Psikiyatrlar ve estetik cerrahlar arasında yapılan bir araştırmaya göre kadınların estetik ameliyat olmaktan korkmalarının nedenleri şöyle sıralanabilir.

*Ameliyat sırasında bazı şeylerin ters gideceği ve güzelleşeyim derken başına kötü bir şey gelme korkusu.  Kadınların estetik ameliyat olmaktan neden koktukları konusunda yapılan bir ankete göre birçok kadın “ameliyatta kötü bir şey olursa, çevreme bu durumu nasıl açıklarım” diye korkuyor.

*Ameliyat fikrinin iğneler, cerrah neşteri, kan, kırılan kemikler gibi kötü ve irite edici imajlarla dolu olması da insanların estetik cerrahiden kaçınmalarına neden olabiliyor.

*Estetik ameliyatları yıllarca sadece ünlü ve popüler kişilerin yapabileceği gerçek dışı ve adeta gülünç bir uygulama gibi gösteren basın nedeniyle estetik ameliyat olduğu anlaşılırsa veya duyulursa komik duruma düşmekten çekinenlerin sayısı da oldukça fazla.

*Estetik ameliyat olmaktan kokanların en büyük endişe kaynaklarından biri de söz konusu işlemden sonra çirkinleşmek, mevcut durumdan daha kötü görünmek kısacası taşraya pirinç almaya giderken evdeki bulgurdan olmak.

Estetik ameliyatlar, hastaneler, sağlık sektörü, hekimler ve söz konusu konuya dair pek çok şey son on yılda çok değişti. Dolayısıyla sizi rahatsız eden fiziksel bir özelliğinizi estetik bir ameliyatla değiştirmekten çekinmemenizi öneriyoruz.

Bu konuda elbette dikkat etmeniz gereken çok şey var: Estetik cerrahınızı doğru seçin, bilgi ve tecrübesinden emin olun, yaptığı işlemler hakkında araştırma yapın, istek ve taleplerinizi en doğru şekilde aktarın, gerçekçi olun, asla seçiminizde “maddi unsurları” ilk ve tek kriter olarak ele almayın ve elbette ona güvenin 🙂

 

izsiz Popo Estetiği

By | Genel | Soru Sorulmamış

Hep söylediğimiz gibi estetik cerrahi bilimi son elli yılda adeta “sihir mi bu” dedirtecek uygulamalarla çok ama çok gelişti. Öyle ki, bugün estetik cerrahlar, halk arasındaki söylenişiyle sadece bir iğne ile dudaklarınızı daha güzel, burnunuzu daha estetik, bakışlarınızı daha çekici kılabiliyorlar. Ağrı, acı, ameliyat izi olmadan sadece beş ya da on dakikada böyle güzel değişimler  bilimin etkileyici birer sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Dik, dolgun ve sexy bir popo için de sadece yağ enjeksiyonuyla estetik sonuç elde etmek hiç de zor değil. Yağ enjeksiyonuyla popo estetiği diğer bir deyişle izsiz popo estetiği için ihtiyacınız olan tek şey deneyimli bir estetik cerrah ile görüşmek.

İzsiz Popo Estetiği Nedir?

izsiz popo estetiği, adı üzerinde silikona gerek kalmadan ya da dikiş gerektirecek cerrahi kesi açılmadan popo şeklinin dik, dolgun ve güzel bir görünüme kavuşturulması işlemidir. Bu işlemde önceden belirlenen bir ameliyat planına göre vücudun her hangi bir bölgesinden alınan yağ dokusu popoya enjekte edilir.

Yağ Enjeksiyonuyla izsiz Popo Estetiği Ağrılı Bir İşlem midir?

Vücudun başka bir bölgesinden ince kanüllerle yağ alınması ve popoya enjekte edilmesi esasına dayanan popoya yağ enjeksiyonu işlemi, ağrılı ve uzun süren sancılar getiren bir uygulama değildir. Ameliyat sonrası ağrılar, dikişlerin ya da kesi yerlerinin iyileşmesi gibi süreçler gerektirmediği için son derece konforlu bir işlemdir.

Kimler Yağ Dolgusuyla Popo Estetiği Yaptırabilir?

Aşırı derecede zayıf olmayan veya poposu aşırı sarkmış olmayan hemen herkes popoya yağ dolgusu işlemi için uygundur.

İzsiz Popo Estetiğinin Sonucu Nasıldır?

Vücudun bir bölgesinden ince özel kanüllerle yani borularla alınan yağın işlemden geçirilerek yani kök hücreden zenginleştirilerek popoya enjekte edildiği izsiz popo estetiği uygulaması sonucunda dik, kalkık, hacimli ve diri bir popo elde edilir. Brezilya poposu olarak bilinen sexy popo görünümüne ulaşmak işlemin hedefidir. Bu işlem popoyu küçültmek, daraltmakgibi bir amaç taşımaz.

 

 

Güzellik Bilimi Olur mu?

By | Genel | Soru Sorulmamış

Güzellik bilimi nedir? İnsan neden güzel olmak ya da güzel olana yakın olmak ister? Güzelliği bu kadar çekici kılan nedir? Güzelliğin bilimi diye birşey var mı?

Güzellik tamamen fiziksel görünümümüzle ilgili olmasına rağmen çok soyut bir kavram olarak kabul edilir. Ancak güzelliğin fiziksel olan tarafı yani ölçümlenebilen yüzü, bilimin araştırma alanına da girer. İnsan yaşamını şekillendirmede büyük bir etkisi olan güzellik, kavramsal olarak sosyoloji, psikoloji, sanat tarihi, sanat felsefesi, iletişim gibi sosyal bilimlerin ve fiziksel tarafıyla da güzel sanatlar, biyoloji, estetik cerrahi bilimlerinin çalışma alanına giriyor. Üstelik de son yıllarda yapılan akademik araştırmalara bakılırsa bilim adamları arasında çok da popüler bir konu.

Sanat tarihine bir yolculuk yaparsak, sanatın çeşitli alanlarında insan bedeninin çizimi, anatomi bilgisi, gözlem ve insan vücudunun ayrıntılı incelenmesi sonucunda bazı ideal oranlara ulaşıldığını görüyoruz. Güzellik kavramını, ressamların yararlanmasını hedefleyerek, açıklamaya yardımcı olmak amacıyla ilk olarak “simetri”, “kanon” (kesit) ve “altın oran” gibi ölçüler kullanılmıştır. Ancak burada sorulması gereken soru şudur ki, “ideal güzellik denilen kavramın ölçüleri neye göre belirlenmiştir? Her şeyin başlangıcının “sayı” olduğunu ortaya atan ilk filozof Pisagor’dur (M.Ö. 580-M.Ö. 500). Pisagor’la birlikte kozmolojiyi, matematiği, doğa bilimlerini ve estetiği aynı şemsiye altında toplayan “estetik-matematik” bakış doğar: “Evrendeki her şey düzenli olduğu için vardır, düzenlidir; çünkü başlı başına varlığın ve güzelliğin en temel koşulu olan matematik yasalarının gerçekleşmesini ifade eder”. Doğru uyarlanmış bir şey, ortak kanı uyarınca, “güzel” olarak değerlendirilir. Pisagorcu sanatçılar kadın güzelliğini doğru oran ve simetri koşuluna dayandırmak amacıyla gözleri ve belli belirsiz tebessümle kıvrılan dudakların uçlarını eşit ve simetrik yontmuş, göğüsleri aynı büyüklükte göstermiş, saç örgülerini eşit dağıtmış, kollara ve bacaklara eşit doğruluğu vermiştir.  Antik Yunan sanatçılarının kadın bedeninde oran ve düzen arayışında, sadece güzellik ideallerini amaçladığını söylemek tartışmalıdır. Önceleri Paleolitik dönemin “ana tanrıça” kültü (tapınımı) izlerinin görüldüğü Yunan sanatında cinselliğin kullanımı, zamanla azımsanmayacak ölçüde değişime uğramıştır. Bu değişime aracı olan matematiksel kuramlarca bedenin yalnızca fiziksel görünüşü düzene sokulmamış, ahlaksal değerlerin gösterildiği bir sembole dönüştüğü de düşünülür.

Ayak Bileği Estetiği ve Güzel Ayak Bilekleri Hakkında

By | Genel | Soru Sorulmamış

 

Kadın güzelliği gençlikle paralel değerlendirilen bir olgudur. Bu nedenle ergenlik sivilcesi ve akneler dışında gençliğe dair detayların tamamı güzellik tanımının detaylarını ya da ana özelliklerini meydana getirir.

Diri ve gergin bir cilt, ince bir bel, zayıf ve güçlü bir omurga, kalkık bir popo ve dik göğüsler bu gençlik özelliklerinden bazılarıdır. Ancak, yaş ilerledikçe kalori alımı ve yakımı arasındaki orantı tersine dönemeye başlarken, yer çekimine karşı kasların gücü azalır, hücre üretimi yavaşlar ve dokular canlılığını, diriliğini yitirmeye başlarlar. Aşağı doğru sarkan kalçalar, hacmini yitiren dokular, düşük göz kapakları ve kalınlaşan el ayak bilekleri istenen genç ve ince görüntüyü zamanla iş birliği yaparak siler.

Zarif bir görünümün önündeki engellerden biri olan ve birçok kadını çok rahatsız eden kalın ayak bilekleri için estetik cerrahi bilimi kişiye özel çözümler sunuyor. Diğer bir deyişle, bugün, estetik cerrahlar birbirinden farklı yöntemlerle ayak bileklerini inceltebiliyorlar. Ayak bileklerinizi çok kalın buluyor, babet, stiletto gibi ayakkabıları giydiğinizde ayaklarınız küçük olmasına rağmen istediğiniz gibi görünmüyorsa özellikle bot ve çizme seçiminde ayak bilekleriniz nedeniyle sorun yaşıyorsanız ayak bileği estetiği için uygun adaysınız demektir.

Kalın ayak bilekleri için estetik cerrahi biliminin size sunduğu çözüm önerileri şöyle: Kemik dokudaki kalınlaşmalar için cerrahi yöntem yani ameliyat,  yağ kaynaklı kalınlaşmalar için liposuction ile yağ aldırma ve ince kalınlaşmalar ya da az miktardaki için de radyo frekans yöntemleri uygulanabiliyor.

Ayak bileği estetiği konusunda dikkat edilmesi gereken konu ise işlemin mutlaka bir estetik cerrah tarafından ve hatta bu konuda deneyimli bir estetik cerrahi uzmanı tarafından yapılmasıdır. Zira ayak bileği çevresi sinir ve damar dokusunca zengin bir bölge olması sebebiyle çok dikkatli çalışılması gerekiyor.

Plastik Cerrah Olmanın Dayanılmaz Cazibesi

By | Genel | Soru Sorulmamış

Estetik uygulamalar ya da estetik ameliyatlar, son yıllarda bilhassa yaygınlaşan ve sıradan vatandaşın da talep etmeye başladığı bir sağlık hizmeti olarak dikkat çekiyor. Birey olarak iyi görünmenin sağladığı sosyal statü, özel yaşamdaki avantajlı iletişim etkisi, kişiler arası ilişkilerdeki baskınlık güdüsü gibi nedenlerle insanlar dış görünüşlerini 90’lı yılardan sonra çok daha fazla önemsemeye başladılar. Elbette küçük bir dolgu uygulaması, sadece bir burun estetiği ameliyatı, göbek yağlarının alınması ya da birkaç dakikalık bir dudak dolgusuyla daha çekici görünmenin, daha iyi hissetmenin ve daha güçlü ilişkiler kurmanın cazibesi dayanılmaz. Ancak ilginç olan söz konusu alanın cazibesinin iki yönlü olması. Çünkü çok talep gören ve giderek popülaritesi artan estetik cerrahinin hekimler arasında da dayanılmaz bir cazibesi var. Üstelik son derece keyifli görünen bu popülarite, hastalar için çok tehlikeli olabiliyor. Zira uzmanlık alanı Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi olmayan hekimler, malesef bu ünvanları kullanarak hastaları aldatıyori bu konuda kendilerini yetkin görebiliyorlar ancak yapılan uygulamaların sonuçları estetik biliminin ulaştığı bilgi seviyesinden ve Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi uzmanlarının sahip olduğu estetik sezgisinden uzak olabiliyor. Sonuçta bu hastaların uğradığı zararları düzeltmek yine bizlere kalıyor ancak bu her zaman o kadar kolay olmuyor elbette.

Hekimlerin Estetik Cerrahiye Olan İlgisi

Hekim olmak, dünyanın her yerinde ve her dönem toplumlar için çok değerli olmuş ve saygı duyulan bir meslek olagelmiştir. Ancak özellikle 2000’li yıllarda tüm dünyayı saran bireysel görünüşe önem verme ekolü estetik cerrahi alanının yıldızının parlamasına etki etmiştir. Bununla beraber estetik cerrahinin, diğer sağlık hizmetlerinden farklı olarak sanat, toplum, psikoloji, sosyoloji, estetik bilimi ve hatta sanat tarihi gibi farklı disiplinlerle olan yakın ilişkisi daha doğrusu başka ilgi alanlarından beslenmesi onu hekimler arasında da çok popüler bir alan kılar. Estetik cerrahinin hekimler arasındaki söz konusu dayanılmaz cazibesi, özellikle ülkemizde, uzmanlık alanı plastik rekonstrüktif ve estetik cerrahi olmayan bazı doktorların bu konuda hizmet verebileceklerini düşünmelerine, bu konuda girişimlerde bulunmalarına, hatta malesef ünvan hırsızlığı yapmalarına neden oluyor. Oysa resmi olarak da belirtildiği üzere ve ayrıca meslek ahlakı açısından, uygulamaların sonuçlarının hastada yaratacağı etkiler göz önüne alındığında uzmanlık alanı estetik cerrahi olmayan hekimlerin bu konuda müdahalede bulunmaktan kaçınmaları gerekir. Bilindiği üzere bir hekim, yıllar süren uzmanlık eğitimi süresince sağlık hizmetinin bir alanında uzmanlaşmaktadır. Söz konusu konuya dair makaleler okumakta, söz konusu alanda gözlemler yapmakta, yine bu alanda çalışmalar yaparak mezun olmaktadır. Öyle ise uzmanlık alanı Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi olmayan bir hekimin sağlayacağı estetik uygulama ile uzmanlık alanı Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi olan bir hekimin sağlayacağı sonuç aynı olmayacaktır.

Estetik Cerrah Olmayan Doktorlar Estetik Ameliyat Yapabilir mi?

Plastik cerrah olmanın hekimler arasındaki cazibesi, hastaların tüm yaşamlarını, bireysel ilişkilerini ve iletişimlerini etkileyecek olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. Kulak burun boğaz alanında uzman olan bir hekimin yaptığı burun estetiği fonksiyonel olarak amacına ulaşan bir burun sunsa da estetik açıdan hiç istenmeyen bir sonuç verebiliyor. Yada bir KBB uzmanı size kendini “Fasyal Plastik Cerrah” olarak tanıtıp, bir yüz germe estetiği yada göz kapağı estetiği yapmaya ikna edebiliyor, oysaki bu ünvanın gerçek olmadığını bilmeyen hasta gerçekte çok tehlikeli bir durumla karşı karşıya kalmış oluyor. Benzer şekilde botoks, dolgu, liposuction gibi uygulamaları yapan ancak aslında Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrah olmayan hekimler de var. Estetik cerrahi sadece anatomi, sağlık, tedavi ve cerrahi bilgisini içermekle kalmayan, estetik bir bakış açısına ulaşma yönünde yapılan çalışmalar, estetik bir göz için alıştırmalar gerektiren özel bir alandır. Estetik olgusunun göreceli ve ölçümlenmesi zor yapısına rağmen estetik cerrahi kesin olarak bir bilimdir ve ancak bu konuda uzman olan ve uzun yıllar bu konuda eğitim alan kişilerce yani Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi uzmanlarınca uygulanabilir.

Estetik Ameliyat Öncesi Ön Muayenede Neler Oluyor?

By | Genel | Soru Sorulmamış

Estetik Ameliyat Öncesi

Estetik ameliyatlar hastaların çeşitli sebeplerle kendilerinde yapmak istedikleri fiziksel ve dolaylı olarak da sosyal değişikliklerin sonucudur. Genellikle çok görünür sebeplere dayanan güzelleşme arzusu bazen de kişinin takıntılarının sonucu olabilir. Bu nedenledir ki estetik cerrahlar, hastaların duygularını, içinde bulundukları ruh halini, söz konusu taleplerinin kabul edilebilirliğini gözetmek zorundadırlar. İşte tam da burada hem hastanın duygularını anlamak, hem yapılacak uygulama ile ilgili gözlem yapmak hem de hastanın taleplerini kavramak için ön muayene büyük önem taşır.

Hasta hekim iletişiminin de ilk aşaması olan ön muayene sırasında estetik cerrah, hekim olma sorumluluğuyla önce hastanın söz konusu talebinin geçerliliğini sorgular. Ardından talebin uygulanabilirliğini gözeterek bir operasyon planı sunmak üzere hastanın talebini beklentisini net olarak anlamaya çalışır. Estetik ameliyat öncesi ön muayenede, hasta kendisini hekime ifade ederken hekim de hastanın kendisini en çok mutlu edecek sonuca ulaşması için en yeterli ameliyat ya da uygulama üzerinde düşünür. Hastaya yapılacak işlem hakkında detaylı bilginin verilmesinin ardından ön muayene diğer adıyla ön görüşme tamamlanır.

Sonuç olarak söylemek gerekir ki; Hastalar bedenleri kendilerine ait olsa da ve bendeleri üzerinde istedikleri hakka sahip olsalar da fiziksel açıdan talep ettikleri her müdahale kabul edilir olmayabilir. Bunun yanı sıra ihtiyaç duydukları estetik değişim için düşündükleri işlem her zaman doğru olmayabilir. Örneğin burun ucu estetiğiyle istediği sonuca ulaşabileceğini düşünen bir hastanın aslında ancak komplike bir burun ameliyatıyla etkili sonuç elde edebileceğini anlaması için estetik cerrahıyla ön görüşme yapması çok önemlidir.

 

Menu