Yüzünüze Sihirli Bir Dokunuş: Burun Estetiği Ameliyatı

ameliyatını ya da burun estetiği operasyonunu gerçek bir sihirli değnek masalına benzetebiliriz. Zira burun üzerindeki çok küçük düzeltmeler dahi çok büyük bir estetik fark sağlayabilmektedir. Burun estetiğine dair yapılan işlemler sonucunda hastanın bakışlarının etkisi, ağız ya da dudak yapısının görüntüsü hatta tüm yüz ifadesi olumlu yönde değişebilmektedir.

Tüm estetik uygulamalarda geçerli olduğu gibi için de çok dikkatli analiz ve planlama ile elde edilen sonuç yaşama çok daha güzel bakmanızı sağlar. Hayata daha güzel bakmanıza yardımcı olan şey daha sadece güzel ve orantılı bir yüze sahip olmanız değil insanlarla kuracağınız iletişimde yüzünüzdeki oranların uyumundan gelen güçlü öz güven etkisidir.

Yüzümüzdeki her yapının ayrı bir önemi olmakla birlikte, bu yapılar içerisinde burun ayrı bir öneme sahiptir, yüzün belki de en önde olan organı olması ve yüz güzelliğini öne çıkaran karakteristik özellikleri, profil görüntüsünün ana hatlarını çizmesi düşünüldüğünde, bu önemin sebebi kolayca anlaşılacaktır.

Doktor Serkan Yıldırım ameliyatı için nasıl bir farklılık getirmektedir?

ameliyatı konusunda bugün gelinen noktada tek tip, kayık gibi ucu kalkık, ben estetikliyim diye bağıran burunlar artık demode olmuştur. ameliyatı hastalarında, kalıpların dışına çıkılması, hastanın ihtiyaçlarının bireysel olarak çok iyi değerlendirilmesi ve bu ihtiyaçlara yönelik iyi bir operasyon planı yapılması doğal görünümlü güzelliğin yakalanmasında son derece önemlidir.

Burun ameliyatı konusunda ülkemizde son derece başarılı uygulamar yapılmaktadır. Bu sebeple uzmanlık alanı estetik cerrahi olan hekimlerin büyük bir kısmının en yoğun uygulama yaptıkları alan olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz. Ancak, estetik cerrahinin kişisel görüye ve estetik bakış açısı gibi kişiye özgü yaklaşımlara açık bir tıp alanı olması her hekimin elde ettiği sonuçların farklı olmasına sebep oluyor. Benim konusundaki yaklaşımımdaki farklılık, söz konusu estetik ameliyatın “kişiye özel olması” ve “doğal güzelliği” taklit etmesinden kaynaklanır.

Ben bir estetik cerrah olarak, aldığım eğitim ve edinmiş olduğum tecrübenin yanısıra  “doğal güzellik” felesefeme dayalı bir operasyon planı hazırlıyorum. Bu nedenle ameliyatı isteğiyle gelen bir hastamda burun ucu, burun sırtı, burun kanatları, burun delikleri, burun alın ilişkisi, burun dudak ilişkisi gibi parametrelerin tamamını göz önüne alarak bir değerlendirme yapıyorum. Son olarak da değerlendirme sonuçlarımı hastamın yapılmasını istediği değişikliklerle yani şikayetleriyle birlikte yorumluyorum harmanlıyorum. Böylece, hasta kendi sosyal çevresine uygun olmayan, çevresinin fazlasıyla burnuna odaklanacağı ya da kendi kişiliğinin bir parçası olmakta zorlanacağı bir burunla karşılaşmıyor. Sonuç olarak hastam, estetik ameliyat olduğu belli olmayan ancak son derece güzel ve estetik, aynı zamanda çok iyi nefes alabilen bir burna sahip oluyor.

Yıllar süren estetik cerrahi serüveni göstermiştir ki, estetik cerrahi sadece fiziksel bir ihtiyacı karşılamaktan çok öte bir amaca hizmet eder. Hastanın yaşadığı toplumla iletişimi, kendi kişiliği, özgüveni, yaşam tarzı gibi sosyal konular da estetik cerrahların bir burun ameliyatı ya da başka bir değişiklik planlarken göz önüne alması gereken detaylardır. Çünkü insanın fiziksel olarak değişim ihtiyacının altında iletişim gibi çok sosyal bir ihtiyaç yatar.

İzlediğim yolda ilk adım, hastamla birlikte mutabık kaldığımız problemlerin her biri için planlanan cerrahi müdahale şeklini not almak oluyor.  Bazen sadece bir dikişle, bazen kıkırdak eklemeleri ile bazen kıkırdak zayıflatmaları ve çoğu zamanda bu tekniklerin birlikte kullanımı sonucunda hastamın yüz yapısına en uygun olan burun şeklini yani doğal güzelliği oluşturuyorum. Tüm bunları yaparkende elbette dokuya enaz zarar veren yöntemleri kullanarak hastamın morluk şişlik vs den uzak kalmasını sağlıyorum.

ameliyatı ile dokuya saygılı koruyucu cerrahi teknik

Benim burun estetiği ameliyatları için temel felsefem doğal görünümlü ancak estetik açıdan mükemmel burunlar elde etmektir. Bu yaklaşım gereği burun estetiği operasyonu sırasında dokulara en az zarar verecek teknikle ve gerektiği kadar yeniden şekillendirme-düzeltme işlemleri yapmaktayım.

Bu sayede burun estetiği ameliyatı sonrası oldukça önemli olan burun fonksiyonları korunmakta ve gerektiğinde düzeltilmektedir. Yani bir burun estetiği ameliyatı ile burun fonksiyonları da düzeltilmeli ve korunmalıdır. Bu sebeple, geçmişte burun estetiği olan hastalardan çok sık duyduğumuz, nefes alamamak veya koku alamamak gibi şikayetleri günümüzün gelişen burun estetiği yöntemleriyle artık  tarihe karışmıştır.  Diğer yandan dokuya mümkün olduğunca az zarar verilen bu yaklaşım ile hastanın burun estetiği operasyonu sonrası toparlanma süreci de oldukça kısalmış, şişlik ve morluk gibi olumsuz durumlar ise en aza indirgenmiştir.

Bunun yanısıra burun dolgusu işlemi sayesinde ameliyatsız olarak burun estetiği yapabilmekteyiz, bu sayede burun ameliyatı öncesi hastanın olası sonucu canlı olarak değerlendirmesinide sağlamaktayız.

Burun estetiği ameliyatı için doktorumu nasıl seçmeliyim?

Her cerrahi müdahalede olduğu gibi burun estetiği ameliyatı için doktor seçimi tabiî ki son derece önemlidir. Burun estetiğini yapacak olan kişinin yeterli mesleki bilgi ve beceriye sahip bir estetik olmasını tavsiye ediyoruz. Dolayısıyla Estetik Plastik Cerrahi dışındaki branşlar tarafından yapılan burun estetiği operasyonlarına temkinli yaklaşılmasını öneriyoruz.

Burun estetiğini yaptıracağınız hekimi seçerken dikkat etmeniz gereken diğer bir konu ise cerrahın estetik bakış açısı ile ilgilidir. Zira güzellik kavramı son derece görecelidir. Bu nedenle seçeceğiniz hekimin sizinle aynı pencereden bakıyor olup olmadığını anlamak üzere kendisinin daha önce yaptığı burun estetiği ameliyatlarının sonuçlarını görerek bir fikir edinebilirsiniz.

Burun estetiği ameliyatından sonra 5-7 gün içinde işinize dönebilirsiniz!

ameliyatları için kullandığım dokuya saygılı teknik sayesinde şişlik ve morlukların en az şekilde oluşmasını sağladığımı söylemiştim. Dokulara en az zarar veren bu yaklaşım sayesinde, burun estetik ameliyatı sonrasında çok kısa sürede alçı, tampon ve dikişlerinizden kurtulmakta ve en kısa sürede iş hayatı ve sosyal yaşantınıza dönebilmektesiniz.

Hatta burun estetiği operasyonlarının %70 inde tampon kullanmaya gerek kalmadığını burada rahatlıkla söyleyebilirim. Tampon kullanılması kaçınılmaz olan ileri derecede problemli vakalarda ise burun estetiği ameliyatı sonrasındaki 3 ile 5 gün içerisinde son derece kolay ve ağrısız bir şekilde tampon burundan alınmaktadır. Eklemek gerekir ki, hastalarımızın büyük bir kısmının geçmiş yıllarda burun ameliyatı olmuş yakınlarından edindikleri izlenimlerle korkulu rüyası haline gelen tampon çıkarılması aslında eskiye kıyasla son derece konforlu, ağrısız, acısız bir işlemdir.

Bugün, eğer tampon gerekiyorsa içinden rahatça nefes alınabilen tek parça silikon tamponlar kullanılmakta ve bu tamponlar hastaya hiçbir sıkıntı yaratmamaktadır. Burun estetiği ameliyatı sonrası 5. günde dikişler ve kullanılmışsa tampon alınmış olur ve işe dönmek açısından tıbbi bir engel kalmaz.

Ancak burnunuzun üzerinde bulunan plastik kalıbın (biz bunu alçı olarak tanımlıyoruz ancak alçı değil) alınması için 2 gün daha beklemeniz gerekeceğinden bu şekilde işe dönmek istemeyebilirsiniz, dolayısıyla 7. günde dikiş, tampon ve alçıdan tamamen kurtulmuş olarak işbaşı yapabilirsiniz.

Özetlemek gerekirse, tıbben işlemden 2-3 gün sonra işe dönmeniz açısından bir engel bulunmaz. Ancak burnunuzun üzerindeki küçük banttan ya da kısa süre için oluşacak şişlikten rahatsız olursanız 7 gün kadar bekleyebilirsiniz.

Tamponsuz Estetik burun ameliyatı mümkün müdür?

Evet tamponsuz burun estetiği ameliyatı mümkündür. Özellikle ciddi septum deviasyonu olmayan vakalarda, tampon yerine eriyen dikişler ile mukozayı sıkıştırmak mümkündür. Bu hastalarda eriyen dikişler bir tampon vazifesi görmektedir. Dolayısıyla uygun vakalarda tampon kullanmadan burun estetiği yapabiliyoruz.

 Burun estetiği ameliyatı ile birlikte nefes almanız da normale dönsün

Burun estetiği ameliyatları için “bir taşla iki kuş vurmak deyimi” son derece uygun olacaktır. Çoğu zaman burun estetiği isteyen hastalarımızda burun kıkırdağındaki mevcut eğrilikler (septum deviasyonu) ve burun etlerindeki (konka hipertrofisi) şişme sorunlarına bağlı olarak nefes alma problemleri bulunur.

Burun estetiği operasyonu esnasında, tüm bu nefes alma problemleri düzeltilmekte ve fonksiyonel olarak, rahat nefes alınmasını sağlayan bir burun elde edilmektedir. Yani fonksiyonel onarım burun estetiğinin olmazsa olmazıdır.

İyi fonksiyon görmeyen bir burun nedeniyle yaşamın ilerleyen dönemlerinde kalp akciğer problemleri gibi ciddi hastalıklar yaşanabileceği düşünüldüğünde, burun estetiği ameliyatlarının sadece estetik görünüm için değil fonksiyonel olarak da ne kadar önemli olduğu kolayca anlaşılmaktadır.

Açık rinoplasti mi kapalı rinoplasti mi ?

Açık burun estetiği ameliyatı, burunda istediğimiz ölçüde ve kalıcı değişiklikler yapma imkânını bize sunar. Son zamanlarda oldukça revaçta olan teknikteki ilerlemeler ile burun yapısındaki tüm dokulara dilediğimiz ölçüde hâkim olmaktayız ve istediğimiz her değişikliği çok daha kolay bir şekilde gerçekleştirmekteyiz.

Ancak burada önemli bir noktayı vurgulamak isterim, bir estetik cerrah mutlaka açık rinoplasti ve kapalı rinoplasti tekniklerinin ikisinede hâkim olmalı ve hastanın durumuna göre hangi yöntem gerekliyse onu kullanmalıdır. Her iki yönteminde birbirine göre avantaj-dezavantajları mevcuttur. Dolayısıyla hasta için uygun olan tekniğin seçimi son derece önemlidir.

Yani her hastaya aynı yöntemle girişim yapmak, hastanın taleplerini görmezden gelmek kabul edilebilir bir tutum ve yöntem değildir.

Ben burun estetiği ameliyatlarımda hastanın tercihleri ve yapmayı planladığım değişikliklere en uygun olan yöntemi kullanıyorum, yani yeri geldiğinde açık, yeri geldiğinde kapalı yöntemi tercih ediyorum, hatta yeri geldiğinde iki yöntemin kombinasyonu olan “delivery” tekniği kullanıyorum.

Ancak vakaların %70 gibi bir kısmında kapalı yöntemi tercih ettiğimi söyleyebilirim.

Estetik burun ameliyatında simülasyon gerekli mi?

Burun estetiği ne aday olan kimselerin genelde “fotoğrafta oynayıp burnumun alacağı şekli gösterecek misiniz” şeklinde sorularıyla karşılaşmaktayız.Bu noktada operasyon sonrası burnunun olası şeklini merak etmesinin çok anlaşılabilir bir talep olduğunu kabul ediyorum ancak hastanın simülasyon sonucundan olumlu yada olumsuz yönde yanlış etkilenebileceğinin de altını çizmek istiyorum. Zira simülasyon programlarında yapılabilecek değişiklikler standart bir görüntü sunarlar. Her hastanın kendine özgü olan burun yapısı, ağız burun bileşkesi, burun alın ilişkisi ya da diğer detayları ki bunların bütünü sonucu meydana getirir, yansıtamazlar. Dolayısıyla bu simülasyonlar günümüzde, gerçek bir burun estetiği operasyonunda, canlı dokuda yapılacak 3 boyutlu değişimleri birebir yansıtamıyorlar. Buna rağmen tabiki simülasyon programlarını talep eden hastalarımız için kullanıyoruz.

 

Rinoplasti hakkında detaylı bilgi için: http://tr.wikipedia.org/wiki/Rinoplasti