Göğüslerde sarkma ve çatlakların tedavisi

Doğum ve bebek sahibi olmak elbette bir kadın için muhteşem bir olay. Belkide çoğu

kadın için yaşamın en anlamlı noktalarından birisi. Tabiki bu kadar muhteşem bir fizyolojik

ve duygusal olayın sonucunda annede birtakım biyolojik değişiklikler meydena geliyor.

Kaçınılmaz bu değişiklikler kısmende olsa anne olan kadının daha sonraki yaşamında

bir takım olumsuz psikolojik durumlara sebep olabiliyor. Özellikle doğum sonrası süreçte

emzirmenin sona ermesiyle ve hormonal değişimle birlikte göğüs volümünde ciddi bir

azalma ve çoğu zaman göğüs dokusunda ciddi bir sarkma ile kendini gösteriyor. Bu

yazımızda hamilelik sonrası göğüslerde görülen sarkma, küçülme ve çatlak oluşumu

konusunu inceleyeceğiz ve bu problemlerin nasıl çözülebileceği konusunda önerilerde

bulunacağız.

Ne oluyorda emzirme ve sonrasında göğüslerde sarkma, çatlak ve

küçülme oluyor ?

Gebelik süreci ve sonrasındaki emzirme döneminde hormonal değişimlere paralel olarak

göğüs dokusunda bir büyüme, gelişme meydana gelir. Bu hormonal değişime ek olarak

anne adayının fazla kilo almasıda meme dokusundaki yağlanma ve büyümeyi daha ileri

bir aşamaya götürür. Bu büyümeye deri ve deri altı dokusu genişleyerek cevap vermek

zorundadır. İşte gebelik ve emzirme dönemi sona erdiğinde ve beraberinde normal kiloya

dönüldüğünde, meme dokusu küçülecek, hacim kaybedecek, gevşemiş ve genişlemiş

olan deri ve derialtı bağ dokusu yerçekimininde etkisiyle aşağıya doğru yer değiştirecektir.

Görülen meme küçülmesi, sarkması ve çatlak oluşmasının sebebini böylece özetleyebiliriz.

Bu sarkma, küçülme ve çatlak oluşumunu engellemek için neler

yapılabilir ?

Elbette bu süreci sadece birtakım tedbirler ile durdurmak mümkün değildir. Ancak genetik

alt yapınız sağlam ise, cilt elastikiyetiniz iyi ise ve gebelik ve sonrası süreçte aşırı kilo alıp-
verme süreci yaşamadıysanız bu süreci engelleyebilirsiniz.

Sarkma ve küçülme nasıl tedavi edilmektedir ?

Sarkma ve küçülmenin tedavisinde yapılabilecek farklı uygulamalar mevcuttur. Aslında

temelde 3 temel yöntem olduğunu söyleyebiliriz. Silikon meme protezi uygulamaları,

protezsiz meme dikleştirme operasyonları ve memeye yağ enjeksiyonu kullanılabilecek

temel prosedürlerdir.

Bu yöntemler içerisinde hangisi ençok tercih edilen yöntemdir ?

Bu soruya net bir cevap vermek doğru olmaz, kişinin vücut özelliklerine ve tercihlerine göre

en uygun yöntemin seçilmesi çok daha doğru olacaktır. Örneğin bugün için halen silikon

protez ameliyatı meme büyütme amacıyla kullanılan en etkin yöntem olmakla birlikte,

volümü yeterli olan ancak sarmış olan göğüslerde sadece meme dikleştirme yada meme

toparlama operasyonları etkin yöntem olarak kullanılabilir. Tabiki uygun olan hastalarda

memeye yağ enjeksiyonu yapılarak, bu sarkma ve küçülmelerin tedaviside mümkün

olmaktadır. Yani kişinin vücut özellikleri, tercihleri, beklentileri ve uzman olarak bizim

görüşlerimiz dikkate alınarak en uygun yöntemin seçimi doğru olacaktır.

Silikon protez kullanılmadan meme büyütme ve dikleştirme

mümkünmüdür ?

Elbette mümkündür. Tabiki silikon protez kullanılarak dikleştirme ve büyütme operasyonu

yapılması bugün için halen altın standarttır. Ancak uygun olan göğüslerde hiç protez

kullanmdan meme dokusunun tekrar şekillendirilmesiyle, toparlama ve dikleştirme

yapılması mümkündür. Yine son yıllarda sıkça kullandığımız yağ enjeksiyonları ile,

hem meme dokusunu büyütmek hemde yağ dokusu içerisindeki yoğun kök hücrelerden

faydalanarak deri elastikiyetini yeniden onarmak ve yapılandırmak mümkün olmaktadır.

Özellikle silikon protez kullanımıyla ilgili kaygılar için ne

söyleyebilirsiniz ?

Çok net bir şekilde bugün kullanılan silikon protezlerin son derece güvenli tıbbi teknolojik

materyaller materyaller olduğunu söyleyebiliriz. Halen meme büyütme ve meme toparlama

estetiğinde bugün silikon protezlerin tüm dünyada ensık tercih edilen yöntem olduğunu

hatırlatmakda fayda görüyorum. Yani okuyucularımız bu konuda rahat olmalılar, tabiki

tercihlerini bu yönde kullanmak zorunda değiller, ama gerektiğinde bu yöntemin çok

güvenle kullanıldığını bilmelerini isterim.

Bahsettiğiniz bu yöntemlerin birlikte kullanılması mümkünmüdür ?

Elbette bazen bu yöntemlerin birlikte kullanılması gerekebilir. Burada amaç hastanın

taleplerini ve beklentilerini en iyi şekilde karşılamaktır. Örneğin bazen dikleştirme estetiği

ile birlikte silikon protez kullanmak gerekebilir yada dikleştirme ile birlikte yağ enjeksiyonu

veya silikon protez ile birlikte yağ enjeksiyonu yöntemlerini beraber kullanmayı tercih

edebiliyoruz.

Bu yöntemler meme cildinde oluşan çatlaklarında giderilmesini

sağlarmı ?

Bu yöntemler direkt olarak çatlakların tedavisi amacıyla kullanılmaz ancak göğüs

dokusunda yapılan toparlama ve büyütme sayesinde çatlaklarda bir azalma yada

çatlakların farkedilirliğinde bir hafifleme meydana gelebilmektedir. Bunun dışında daha

öncede bahsettiğimiz gibi kök hücrelerin yeniden yapılandırıcı potansiyeli çatlaklar

üzerinde olumlu bir etkiye sahip olmaktadır.

Çatlakların giderilmesi için başka yöntemler mevcutmudur ?

Bu soruya verebileceğimiz en güzel yanıt Fraksiyonel Lazer uygulamaları olacaktır.

Lazer uygulamaları sayesinde derinin üst tabakasının yenilenmesi ve bağ dokusunun

sıklaştırılması sayesinde, hem derinin tonusu artırılmakta, hemde çatlakların

farkedilirliğinin azalması gibi olumlu sonuçlar elde edilmektedir. Bizde kliniğimizde göğüs

ve karın çatlaklarının giderilmesinde Fraksiyonel Lazer uygulamalarını sıklıkla ve başarılı

bir şekilde kullanmaktayız.