Dünyanın en güzel kadınlarından biri ve elbette en şöhretlileri arasında yer alan sarışın bomba Marilyn Monroe, sizce de çok etkileyici değil mi? En güzel sarışın Monroe, sarı kısa saçları, iri renkli gözleri, okka burnu, dolgun ve sexy göğüsleri ve o tapılası dudak üstü beniyle çok çarpıcı bir kadın imajına sahipti. Döneminin klasik tarzından çok farklı olan etkileyici imajı onun bugün de bir güzellik sembolü olarak ayırt edilmesine yardımcı oluyor. 1926 yılında doğan ve ikizler burcu olan Marilyn, 1950 ve 1960’lı yılların en popüler kadınıydı.
Marilyn Monroe’nin Geçirdiği Estetik Ameliyatlar
Monroe’nin vücudunun güzelliğini çok önemsediği, süt banyosu yapmayı çok sevdiği, sahneye çıkmadan önce saatlerce makyaj yaptığı biliniyor. Merilyn Monroe’nun yaşadığı dönemde estetik ameliyatların henüz çok pratik bir uygulayışa sahip olmadığını biliyoruz. Bu nedenle Monroe hakkında dudağı estetik miydi, Marilyn Monroe hiç estetik yaptırmış mıydı, güzelliği doğuştan mıydı gibi spekülasyonlar çıkmadı. Bugün ise ele geçen bazı röntgen filmleri ve Amerikalı iki estetik cerrahının yazışma kayıtları sarışın güzel Monroe’nin birçok estetik operasyondan geçtiğini gösteriyor. Söz konusu filmler bir açık arttırmayla çok yüksek fiyatlara kolleksiyonerlerin ilgisine sunuldu bile. İlginç olan filmlerde Marilyn Monroe’nin çenesine implant yapıldığı yani çene estetiği ameliyatı olduğu, burnunun ise burun estetiği ameliyatıyla düzeltildiği görülüyor.
Güzelliği bugün de hepimizin hayranlığına şayan olan sarışın bomba Marilyn Monroe’nin geçirdiği estetik operasyonlardan öncesine ait görüntüleri bulunmuyor. Ancak Monroe, muhtemelen çene estetiği ve burun estetiği ile daha da güzel olmasına karşın etkileyici cazibesi doğuştan geliyor.
Burada hemen akla şöyle bir soru geliyor ister istemez, estetik cerrahi sayesinde cazibe yaratılabilirmi ? Şüphesiz bir noktaya kadar bu soruya evet cevabı verebiliyoruz, yerinde yapılacak değişiklikler sayesinde (ki burda estetik cerrahın estetik bakışı son derece önemli) cazibe ve yaratabiliyoruz. Ancak eğer kişinin zaten doğuştan gelen bir cazibesi varsa işte o zaman bunu cilalayarak etkiyi en üst seviyeye çıkarabiliyoruz. Marilyn Monroe lar yaratamayacağımız kesin ancak sizin cazibenizi etkin kılabileceğimiz de bir o kadar gerçek.