Altın Oran mı ?
Estetik deyince insanların aklına çoğu zaman ünlü ya da tanıdıkları birinin burnu, dudakları, yanaklarına sahip olabilecekleri düşüncesi geliyor; fakat estetik mükemmellik bu değildir. Gerçekte mükemmellik ya da güzellik kavramı kendi içerisindeki uyumdan geçer, çoğu zaman bir başkasının mükemmel burnunun aynısına sahip olsanızda bu durum 0 kişi kadar güzel görünmenize yetmez, hatta bazen daha çirkin görünmenize bile sebep olabilir. Örneğin; önünüze pek çok güzel diye nitelendirilmiş insan fotoğrafı koysanız ve bu fotoğraflardan en güzel dudak, en güzel göz, en güzel kaş vs. gibi tüm parçaları seçip çıkartarak bir araya getirseniz ortaya güzel değil, eciş bücüş bir şey çıkacağını da kendiniz evde uğraşarak deneyimleyebilirsiniz. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, tüm bunlar oranın mükemmelliği ile birbirine bağlı ufak fakat akıl almaz değişimler meydana getiren önemli detayların bir sonucudur.
İşte Karşınızda Orantılı ve Size Ait Güzellik
Altın oran, evrende bulunan bütün nesnelerin, varlıkların parçaları arasındaki uyum anlamına gelir ve temsil ettiği şey, estetik açıdan mükemmelliktir. Sanat, matematik, aslında aklınıza gelebilecek doğal ya da yapay mükemmellik arz eden her şey alt yapısında altın oran ile birlikte çalışır. Daha basit bir biçimde açıklamaya çalışacak olursak; altın oran büyüğün küçüğe oranı olarak ifade edilebilir fakat bu kadar basit bir işleyişe de sahip değildir.
Yüz estetiğinde mükemmelliği ise; gözler, burun, alın, kaş, dudak ve yanakların birbiri ile mesafesinin yarattığı uyum ve oran ortaya çıkartmaktadır.
Yüz Estetiğinde Orantılı Uyumu Yakalamak
Orantılı uyum estetik cerrahinin de kesinlikle önemsemesi gereken konulardan biridir. Yüzde bulunan tek bir bölgenin düzeltilmesi yerine bu bölgenin diğer kısımlarla olan orantısı da dikkate alınmalı ve ortaya çıkartılan uyum sayesinde estetik güzelliğe ulaşılmalıdır. Daha doğrusu mükemmelliğe ulaşmanın yolu buradan geçmektedir. Profil estetiği, yüzde bulunan tüm bölgelerin birbiri ile uyumlu hâle getirilmesini amaçlamaktadır. Örneğin; yüzümüzde bulunan alın, burun ve çene üçgeninin dengesinin yaklaşık 1/3 oranı ile kurulmasına önem verilmesi gerekmektedir.
Yüzdeki estetik oran algısını en çok etkileyen organlardan biri de burun olarak karşımıza çıkmaktadır ve bir burun estetiğinde ideal, burnun kendi başına estetik oranının yanı sıra burun ve yüz arasında yakalanan oran açısından da mükemmelin yakalanması ile ortaya çıkabilmektedir. Örneğin; kulaklar ve burun aynı paralel doğrultuda yer almalı ve uzunlukları yaklaşık olarak birbirine yakın ölçüde olmalıdır ya da burnun en ölçüsü burnun iki kanadı arasındaki mesafeden yüksek olmamalı, burnun sırtı ile kaşın sahip olduğu kavis uyumluluk göstermelidir.
Yağ enjeksiyonları, kaş asma teknikleri, burun ucu kaldırma, yüz asma, rinoplasti, dudak dolgusundan tutun da kulak estetiği, yüz germe, çene ucu estetiği, elmacık estetiğine kadar aklınıza gelebilecek her konu yüz estetiğinde orantılı uyumu sağlamayı hedefler. Tüm bunlar gerçekleştirilirken yüzün tamamının estetik açıdan değerlendirilmesi ile hangi işlemlere gerek görüldüğüne uzman bir plastik cerrah tarafından karar verilmeli ve uygulama yine deneyimli bir estetik cerrah tarafından yapılmalıdır.
Sonuç olarak, altın oran yaklaşımı ile ortaya konan tüm estetik cerrahi uygulamalarında sağlanan sonuç çok doğal ve size özel bir güzelliği yakalamanızı sağlıyor.