Yüzümüz çevremizle kurduğumuz iletişimin en önemli araçlarından biridir. Kullandığımız mimikler, yüzümüzün oranları, yüzümüzdeki benler, gamzeler, sivilce izleri ya da kırışıklıklar gibi minik detaylar aslında iletişim kurarken bizi geride bırakan ya da öne çıkaran etkin birer araçtır. Bu nedenle kitleleri etkilemek üzerine çalışan politikacılar günlük hayatlarında çekici görünme hevesinde olmasalar dahi etkili iletişim için yüzlerindeki kırışıklıklara müdahale ettirir, ten renklerini önemser ya da saç ektirirler.
Yüzümüz, bizi çekici, samimi, güzel, etkileyici ya da tam tersi negatif imajlara büründüren en önemli araçtır. Bir Çin Atasözü ’ne göre de “yüzünüz neyse siz de o olursunuz”. Günlük hayatta oldukça önemli bir iletişim ve etkileşim aracı olan yüzümüz, yaşlanmayla birlikte zamanla yer çekimine karşı koyamayarak sarkmaya, içindeki hacmi kaybederek de kırışmaya, güneşe maruziyetin artmasıyla lekelenmeye başlar. Kronik olan ve adeta her bünyenin mutlaka tadacağı bu durum, bugün estetik cerrahi biliminin sağladığı geniş ve konforlu tedavi seçenekleriyle kolayca engellenebiliyor. Yaşlanmaya bağlı cilt deformasyonunu azaltmanız için ise tek yapmanız gereken bir estetik cerraha başvurarak ön bilgi almak.
Günümüzde yüzdeki yaşlanma izlerini gidermek için cerrahi yöntem, dolgu, botoks, lazer tedavisi gibi farklı seçenekler söz konusu. Bu seçenekler içinde son yıllarda çok popüler olan ve oldukça başarılı sonuçlar sunan lazerle yüz gençleştirme yöntemi, cerrahi kesiye ihtiyaç duyulmaması, ağrı ve sızı şikâyetini minimize etmesi ve etkili bir yüz gençleştirme olanağı sunmasıyla dikkat çekiyor.
Yüz cildinin yaş almaya bağlı olarak gücünü, elastikiyetini, doygunluğunu, nemini kaybetmesi ve güneş ışınlarının da etkisiyle güneş lekelerinin artması sonucu ortaya çıkan yaşlanma etkileri lazerle yüz gençleştirme yöntemiyle kolayca giderilebilmektedir. Özellikle güneşin, doğru korunma sağlanmazsa cilt üzerinde önemli bir tahrip edici olabildiği bilinmektedir. El ve yüz derisi üzerinde özellikle 30’lu yaşlardan sonra güneşin neden olduğu lekelenmeler ve tahribat artmaktadır. Söz konusu yaşla birlikte gelen ve güneşin etkileriyle ortaya çıkan el ve yüz cildindeki lekelenme, kırışma gibi tahribat bugün lazer teknolojisi kullanılarak estetik cerrahlar tarafından başarıyla giderilmektedir. Adeta zamanda yolculukla yılları geri alan bu yöntemin cazibesinin kaynağı ise hasta için son derece konforlu olması, kısa sürede sonuç vermesi, mutlaka iyileşme sağlaması gibi etkenlerde yatar.
Lazerleİşlem sırasında hastaya hekimin ön görüsüne ve hastanın durumuna göre önceden belirlenen biçimde genellikle lokal anestezi uygulanmaktadır. Lazerle yüz gençleştirme uygulaması 1- 2 saat arasında değişen bir sürede devam etmektedir. Hastanın durumuna göre birden fazla seans gerekebilir. İşlem sonrasında yüzde gerginlik ve bir parça yanma hissedilebilir. Hastanın bir süre kendini güneşten koruması gerekir.
Yüzdeki yaşlanma etkilerini gidermek üzere draesthetic kliniğin ’de Er-Yag Fraksiyonel Lazer kullanılmaktadır. 2940nm dalga boyuna sahip olan Er- Yag Fraksiyonel Lazer, içeriğinde su olan cilt dokusu tarafından emilerek içerdiği enerjiyi cilde aktarır. Lazer uygulamaları alanında Dünya’da öncü olan Er- Yag markası ile uygulanan lazerle yüz gençleştirme tedavisi sonrasında daha genç, daha canlı, ışıltılı ve lekesiz bir cilde kavuşarak yüzünüzdeki güzelliğin çevrenize yansımasını izleyin.
Doç. Dr. Serkan Yıldırım tarafından draesthetic Kliniği’nde uygulanan lazerle yüz gençleştirme uygulaması hakkında bilgi almak için0507 651 35 37 | 0216 565 22 11 numaralı telefonları arayabilirsiniz.