PRP Tedavisi ile Gücünüzü Keşfedin
Damarlarımızda dolaşan kanın yaşam kaynağımız olduğunu biliyoruz; fakat bir de kanımızın içinde bulunan ‘plazma’ var ve plazma, büyüleyici bir iyileştirici gücün ta kendisini sunuyor bizlere. Yetmiş kilogram ağırlığa sahip bir birey vücudunda yaklaşık 6 litreye kadar kan bulundurmaktadır ve bu kanın da %50-60 civarı bir kısmı plazmadan oluşmaktadır. Peki kanımızda bulunan bu plazmanın PRP ile ilgisi nedir? PRP’nin açılımı; “Platelet Yönünden Zenginleştirilmiş Plazma Uygulaması” anlamına gelmektedir. PRP, kişiden alınan az miktarda kanın santrifüj işlemi ile ayrıştırılarak elde edilen plazmanın kanın sahibine enjekte edilerek geri verilmesi yöntemini içeren bir uygulamadır.
PRP Tedavisi Hangi Sorunları Hedeflemektedir?
PRP yöntemi, deride bulunan hasarlı bölgenin doğal ve etkin bir biçimde onarımını hedeflemektedir. Diş hekimliği uygulamaları, estetik tıp, iyileşmeyen yaraların tedavisi, saç dökülmesi, yüz gençleştirme, vücut gençleştirme, kırışıklık tedavileri, yara izleri ve akne gibi pek çok konuda PRP tedavisinden faydalanılabilmektedir.
PRP Uygulamasının Çalışma Prosedürü Nedir?
PRP tedavisi, tedavinin gerçekleştirileceği hastadan alınan 2 ya da 3 tüp kanın santrifüj edilmesi yoluyla elde edilen PRP’nin mezoterapi ya da dolgu yöntemlerinden uygun olanı yoluyla hastanın derisine enjekte edilmesi şeklinde veya özel bir kremin içerisine karıştırılarak uygulanması şeklinde gerçekleştirilebilmektedir. PRP tedavisi yaklaşık 30 dakikalık bir süreyi kapsamaktadır ve tedaviyle ilgili herhangi bir doz kısıtlaması bulunmadığından kişinin kanından elde edilen PRP’nin tamamı tedavi için kullanılabilmektedir.
Uygulamadan sonra ortaya çıkan canlanmış, dinç ve parlak cildinize kısa sürede sonuç alınmaktadır. Fakat 2-4 haftada bir gerçekleştirilen 3 uygulamadan oluşan bir kürün sonunda ise ortaya çıkan etkinin hem kalıcı olması hem de iyiden iyiye belirginleşmesi sağlanmaktadır. Yılda birkez kür uygulaması gerçekleştirildiğinde ise ortaya çıkan etki kesinlikle gençleştirici ve uzun soluklu olacaktır.
PRP tedavisinin öne çıkan en önemli özelliği, uygulamada kullanılacak olan kan ve plateletlerin yine hastanın kendisinden alınmış olması ve bunun da tedaviyi son derece güvenilir kılmış olmasıdır yani hiçbir yan etki yada alerjik reaksiyonun oluşmamasıdır.
PRP uygulaması botoks, dolgu, mezolifting, lazer gibi diğer ameliyatsız estetik uygulamaları ile birlikte kullanıldığında ortaya çıkan sonuçlar gerçekten son derece yüz güldürücü ve mutlu edici olmaktadır.