Liposakşın işlemi ile ideal vücut

By 19 Ekim 2015Genel

Liposakşın Nedir?

Liposakşın, kelime anlamı ile; yağ çekme anlamına gelmektedir. Uygulama biçimi de tam olarak buna uygun nitelikte olup; vücutta yağların bulunduğu bölgeden kanül adı verilen ve 1mm. ile 4mm. arasında değişen uzun, ince cihazlar yardımıyla yağların parçalanarak dışarı alınması işlemidir. Liposakşın, oldukça dikkatli uygulanması gereken bir işlemdir ve bu sebeple kesinlikle alanında uzman estetik cerrahlar tarafından gerçekleştirilmelidir.

Liposakşında amaç bir insanı zayıflatmak değildir; fakat zayıflama hâlinde olan bir hastanın çeşitli bölgelerinden tıbbi ve uygun miktarda yağ parçasının alınması ile hastanın zayıflama sürecine hız kazandırılmış olunur. Genel anlamyla liposakşın yöntemi, daha çok belli bölgelerinde yağ fazlalığı olan, örneğin; kilo vermesine rağmen basenlerinden kurtulamayan ya da buna benzer durumlar yaşayan kişiler için başvurulan yöntemlerdendir.

Liposakşın esnasında yağ almak için girilen bölgeler 1-2 mm.’yi geçmez, dolayısıyla liposakşın işlemi sonrasında çok büyük delikler ya da çok derin izlerden kalmaz ve hastanın iyileşme hızına bağlı olarak minimum 3 ay, maksimum 1 yıl içerisinde tüm izler gözle görülemeyecek noktaya ulaşır. Bu sebeple; “İz kalır mı?” korkusu yaşayan kişiler açısından liposakşının herhangi bir biçimde uygulanmasına engel teşkil eden bir durum bulunmamaktadır.

Liposakşın Vücudun Hangi Bölgelerinde Uygulanmaktadır?

Vücudun her yerinden liposakşın yöntemiyle yağ alma yapılabilir, yani yüzünüzden başlayarak ayak bileğine varıncaya kadar vücudunuzun her yerinde yağ dokusu bulunmaktadır ve yağ dokusunun olduğu her yerden liposakşın yapılabilmektedir. Liposuction için herhangi bir şekilde yer kısıtlaması söz konusu değildir.

İnsanların pek çoğu; “Daha önce liposakşın yapılmış bölge üzerinde tekrar liposakşın yapılmaz.” gibi bir bilgiye sahiptir; ancak bu yanlış bir bilgidir. Bu gibi tekrarlanan liposakşınlar sonrasında yalnızca yara dokusunun artması sebebiyle bazen yöntem değişikliğine gidilebilir. Mesela liposakşın yerine lazer lipoliz gibi bir yönteme geçiş yapılması gerekebilir. Ancak çoğunlukla böyle bir şeye gerek olmaz ve yağlanma gerçekleşen her bölgeden yağ dokusu alınabilir. Hatta koltuk altı terlemesini önlemek amacıyla ter bezlerinden bir miktar yağ dokusu alınarak terlemenin bir miktar azaltılabilmesi durumu da söz konusudur. Özellikle boyun, yüz, bacak içi, basen, bel ve göbek bölgesi liposakşının sıklıkla uygulandığı ve talep gördüğü lokalizasyonlardır.

Liposakşından Sonra Vücudunuzda Tekrar Yağlanma Gerçekleşir mi?

Vücudumuzda yaklaşık olarak bir trilyon civarı yağ hücresi olduğu kabul edilir. Liposakşın estetiği ile, uygulama gerçekleşen bölgede bulunan yağ hücresi sayısı miktarı azaltılmaktadır. Bu yağ hücrelerinin bir miktar azaltılmasından sonra, hastanın yüksek kalori alımına devam etmesi durumunda bu yağ hücreleri kendi kapasiteleri gereği genişleyebilirler. Bu noktada bilinmesi gereken, vücudun belli bölgelerinde gerçekleştirilen yağ hücresi miktarındaki düşüşten sonra hastanın hiçbir zaman eskisi kadar verimli bir biçimde kilo alamayacağıdır; ancak liposakşın işleminde genel olarak bütün yağlar alınmadığından ve bu yağ hücrelerinin amacı da kaloriyi bir şekilde depolamak olduğundan, kalori alımının artması durumunda yağlı dokuda artış görülmektedir.

Liposuction işleminde en önemli basamaklardan biri de planlamadır. Örneğin; yalnızca göbek bölgesine yönelmiş bir liposakşında eğer fazla kalori alımı söz konusu olursa; çevresel olarak bel bölgesinde bu yağların genişlemesi durumunun ortaya çıkması olağandır. Bu sebeple, göbekle ilgilibi bir probleminiz ve çözüm beklentiniz varsa planlama sırasında liposakşın bölgesine bel ve bir miktar sırt bölgesini de sokmak daha sağlıklı olacaktır. Bu sayede liposakşından sonra kilo artışı söz konusu olması durumunda ortaya çıkabilecek yağlanma sorunlarının da bir miktar hafifletilmesi sağlanır.

Liposakşın Ameliyatı Riskli midir?

Liposakşın ameliyatı, her cerrahi operasyonun taşıdığı risklerden daha fazlasını içinde barındırmamaktadır. Teknik gelişmelerin de yardımı ile liposakşın ameliyatı esnasında ortaya çıkabilecek komplikasyonlar oldukça sınırlı bir seviyeye getirilmiş durumdadır. Liposakşından faydalanmak isteyen hastalar tarafından; emboli, felç gibi risk faktörleri sıklıkla dile getirilmektedir, elbette bu tip riskler mevcuttur; ancak bu risklerin ortaya çıkması durumu milyonda bir gibi düşük oranlara sahiptir ve bu tip komplikasyonların engellenmesi için alanında uzman estetik cerrahların tercih edilmesi son derece önemlidir. Örneğin; şişirme tekniği adı verilen tümesan tekniği ile liposakşın işlemi sonrası ortaya çıkan risklerin pek çoğu ortadan kaldırılmış durumdadır. Çağımızda, her yıl ortalama 400.000 kişi liposakşın yöntemlerinden faydalanmaktadır ve bu sayıya oranla liposakşın sonrası ortaya çıkan komplikasyonların sayısı son derece düşüktür.

Liposakşın Ameliyatı ve Sonrası

Liposakşın ameliyatı; hekimin tercihine ya da liposakşın uygulaması yapılacak olan alanın boyutuna göre değişim göstermekle birlikte sedasyon, genel ya da lokal anestezi fark etmeksizin, her şekilde uygulanabilen ameliyat çeşitlerinden biridir; ancak genellikle uygulama esnasında hem hasta hem de doktor açısından kolaylık sağlaması amacıyla sedasyon yöntemi tercih edilmektedir ve eğer ameliyat esnasında sedasyon yöntemi tercih edildi ise; uygulamadan 1-2 saat sonra hasta taburcu edilebilmektedir.

Liposakşın işlemi, çoğu hastanın kolaylıkla tolere edebileceği bir ameliyattır. Çoğu hasta, ameliyattan sonra korse kullanımı konusunda endişe duymaktadır; ancak çoğu zaman korse kullanımı bile hastaları hiçbir biçimde rahatsız etmez; genellikle 2-3 hafta içerisinde korse kullanımı sonlandırılmaktadır ve bu süreçten sonra ise; hastayı çok daha kolay bir iyileşme süreci beklemektedir.

Bunların yanı sıra; liposakşın ameliyatından sonra, çok ağır işlerle meşgul olmamak kaydıyla, hemen günlük yaşantınıza geri dönebilirsiniz. Liposakşın ameliyatından sonra, ameliyatın uygulandığı vücut bölgesinde göre değişmekle birlikte tempolu koşu, ağırlık kaldırma gibi sportif aktivitelerden birkaç haftalık süre boyunca kaçınmanız gerekebilir.

Liposakşın estetik ameliyatı sonrasında ortaya çıkan izler, birkaç mm.’lik izler olduğundan yaklaşık 48 saat içerisinde su geçirmez hâle gelmelerinin yanı sıra yaklaşık 2-3 ay içerisinde de neredeyse görülmez hâle gelmektedirler ve bu süreçten sonra da hastalar, liposakşın ameliyatı sonrasının tadını çıkartarak ideal bir vücutla birlikte hayatlarına devam edebilirler.

Niçin uygulayıcı yani Estetik Cerrah seçimi liposakşın işlemi için önemlidir ?

Çünkü deri altında yani kapalı bir ortamda yağ dokusunun çekilmesi işlemi yapılmaktadır, dolayısıyla estetik cerrahın adeta bir heykeltraş gibi çok ince ve naif hareketlerle dokuyu şekillendirmesi önemlidir, aksi takdirde liposakşın işlemi sonrası doku çökmeleri, düzensizlikler, istenmeyen sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Bu anlamda gerektiğinde lazer liposakşın ve vaser yöntemleride estetik cerrah tarafından kullanılabilmelidir.

Soru sorun

*

Menu