Tag

yüz gençleştirme Arşivleri - Serkan Yıldırım Blog

İple Yüz Gençleştirme Estetiği Mucizemidir ?

By | Genel | Soru Sorulmamış

Ameliyat olmadan da kısa süre içerisinde kırışıklık ve sarkmalarınızdan kurtularak gençleşebileceğinizi söylesek ne derdiniz? Evet, aynen öyle. Hem de en çok 1 saatin sonunda sosyal yaşamınıza kaldığınız yerden devam edebileceğiniz bir gençleşme şöleni: iple yüz gençleştirme estetiği, iple yüz germe ya da iple yüz askılama ! Eğer bu iş için doğru hastaysanız işlemin sonunda memnun kalmama ihtimaliniz yok.

iple yüz gençleştirme estetiği iki farklı biçimde uygulanabilmektedir. Yüzün eriyen iplikler yardımıyla doku uyarılmasına sebep olan ve bu vesileyle de ortaya yüzde sıkılaşma sonucunu çıkartan ilk versiyon ile daha ince dikişler yardımıyla geçici bir cilt sıkılaşması sağlayan ikinci yöntem.

Her iki yöntem de yüzünüze uygulanan uyuşturucu kremler ve özel soğutucular yardımıyla uygulama esnasında ağrı hissetmeyeceğiniz yöntemlerdir. İple yüz estetiği sonrasında morluk görülmez. Geçici bir ödem oluşabilir ancak bu da takriben 4-6 saat aralığından tamamen ortadan kaybolacak bir detaydır.

Ayrıca iple yüz gençleştirme estetiği; dolgu, botoks, mezoterapi, fraksiyonel lazer gibi diğer yüz gençleştirme yöntemleriyle birlikte kullanıldığında etkisi çok daha tatmin edici seviyelere çıkabilmektedir ve unutmamanız gereken en önemli şey ise, iple yüz estetiği işleminin yüz anatomisi konusunda profesyonel ve estetik bilgi birikimi ile bakış açısına sahip estetik cerrahi uzmanı tarafından gerçekleştirilmesi gerektiğidir.

İple Yüz Gençleştirme İçin Uygun Aday mıyım?

Eğer yaşınız 55’in altındaysa ve yüzünüzdeki sarkmalar çok daha naif bir çizgideyse ve bu yöntemden sıra dışı sonuçlar elde etmeyi beklemiyorsanız evet, iple yüz germe estetik uygulaması için uygun bir aday olma ihtimaliniz oldukça yüksek olabilir. Yaşınız daha yüksekse elbette bu işlemden bir sonuç elde edersiniz, hatta daha ileri yaşta olup bu işlemi çok seven yüzlerce hastamız olduğunu söyleyebiliriz, ancak elbette beklentinin çok yüksek olmaması koşuluyla. Unutmamak gerekir ki iple yüz gençleştirme estetiği bir sihir değil, iyileştirici bir yöntemdir. Tüm bunlar dâhilinde doğru cevabı almak için yapılacak en doğru şey, estetik cerrahınız ile detaylı bir analiz içeren görüşme yapmanız olacaktır.

İple Yüz Gençleştirme Estetiği Kalıcılığını Ne kadar Süre Korur?

Bu yöntemin kalıcılık süresi kişilere ve uygulamaya göre değişim gösterebilmektedir; ancak çoğu zaman iple yüz germe estetiği 18-24 aydan daha uzun süreler kalıcılığını koruyabilmektedir.

Adım Adım Yüz Germe Ameliyatı

By | Genel | Soru Sorulmamış

Toparlanın, geçmişe gidiyoruz. Yüz germe ameliyatı ile zaman istediği kadar hızlı aksın, kimse kaç yılında olduğumuzu yüzümüzden anlayamaz. Evet, tüm o iş stresi, maruz kaldığımız güneş ışınları, yer çekimi ve genetiğimiz neticesinde yaşlanıyoruz ama tüm bunlar, yüz germe estetiğinden faydalananlar için aynaya bakarken hatırlayacakları bir konu değil.

Yüz Germe Estetiği Nedir?

Öncelikle, yüz germe estetiğinin en sık başvurulan ve uygulanan gençleştirme yöntemlerinden biri olduğunu belirtelim. Yüz germe ameliyatı neticesinde yüzünüzde bulunan derin ya da daha naif kırışıklıklardan, sarkmalardan kurtulmanız mümkün. Hem sarkan dokuları yerine yerleştiriyoruz hem de fazla deriden sizi kurtarıyoruz. Hele de yüz germe estetiğinin yanında boyun ve göz çevresi estetik uygulamalarından faydalanırsanız; aynaya bakarken kendinizi; “Biz şu an hangi yıldayız?” diye sorarken bulmanız oldukça mümkün. Çünkü yüz germe ameliyatı sonucunda en az 10-15 yıl gençleşmektesiniz, en güzeli de bunun anlık bir etki değil, uzun vadeye yayılmış bir sonuç olması. Yani aradan yıllar geçtikten sonra bile ameliyattan önceki hâlinizden daha genç görünmeniz durumu söz konusu; ama elbette ilerleyen yıllarla birlikte yaşlanma belirtilerinin tekrar yüzünüze yansıyacağını da unutmamanız gerek. Aksini düşünmek, sihirden farksız olurdu. Burada önemli olan, bu yaşlanma sürecinin normalden çok daha yavaş bir biçimde yüzünüze yansıyacak oluşudur.

Yüz germe estetiği, genel anestezi altında gerçekleştirilmekte olup; ameliyat esnasında yüzün dokusu güçlendirilirken, sarkmış dokular kaldırılmakta ve fazla deri çıkartılmaktadır. Özellikle yüzün taşıyıcı dokusu olarak isimlendirdiğimiz SMAS dokusuna yönelik yapılan gerdirme sayesinde hem doğal görünüm hemde kalıcı sonuç sağlanmaktadır. Başarılı bir yüz germe estetik ameliyatı için en önemli koşullarından bir diğeri yüzünüzün bir bütün olarak değerlendirmesidir. Yani sadece yüz gerdirme değil gerekiyorsa göz kapağı estetiği, yüze yağ enjeksiyonu, kök hücre uygulaması, gıdı estetiği gibi işlemler yüz germe estetiği ile birlikte yapılır.

Uygulamanın gerçekleştirileceği bölge ve kişiye göre değişim gösterebilmekle birlikte ameliyat, genellikle 5-6 saatlik süreler zarfında değişim gösterebilmektedir.

En çok korkulan şeylerin başında yüz germe ameliyatı sonrasında doğallıktan uzak sonuçlar ya da uzun bir iyileşme süreci olduğunu biliyoruz; fakat burada devreye doğru ve alanında uzman bir estetik cerrah seçimi girmektedir. Doğru yaklaşımlar sonucunda zamanda neredeyse 15-20 yıl geriye gideceğinizi düşünecek olursanız yüzünüzdeki tüm ödemlerin geçmesi ve iyileşmeniz için geçen 1 aylık süre çok da büyük bir miktar sayılmayacaktır.

Bu süreç sonunda yapılacak bir fraksiyonel lazer uygulaması işin cilası olacak ve pırıl pırıl bir gençliğe ulaşacaksınız.

Bu arada ameliyattan çekinen yada çeşitli sebeplerle yüz germe yaptıramayan hastalarımız sakın üzülmesin, iple yüz germe, fraksiyonel lazer, altın iğne radyofrekans, dolgu estetiği, botoks, mezoterapi ve prp gibi ameliyatsız yüz gençleştirme işlemlerimizle tabiki onlarıda gençleştiriyor dahada güzelleştiriyoruz 🙂

O hâlde haydi zamana meydan okuyalım!

Yaşımız Yüzümüzden Okunuyor Ama Çözümü Var…Yüz Gençleştirme

By | Genel | Soru Sorulmamış

Evet, maalesef yaşlılık emarelerinin vücudumuzda en çok okunabildiği yerlerden biri olan bölge yüzümüz.  İlerleyen yıllar sonucunda en çok da otuz yaş ve üzeri kişilerde dudak ve göz çevresinde artan kırışıklıklar ve cildin gevşemesi, parlaklığını yitirmesi gibi problemler baş gösteriyor. Ayrıca sanılmasın ki bu problemler yalnızca kadınlara ait. Aynı sorunlar, erkekler için de geçerli. Günümüzde pek çok erkek, kırışıklık ve yüz gençleştirme tedavisi için estetik çözümlerden faydalanabiliyor.

Elbette, yaşlara göre sorunun kaynağı ve dolayısıyla yüz gençleştirme tedavi biçimleri de değişim gösteriyor. 30 yaş üzeri taleplerin en yoğun olduğu bölge az evvel de bahsettiğimiz gibi; göz ve dudak çevresi kırışıklıkları. 40 yaş üzerinde; bu problemlerin yanı sıra kaşlarda meydana gelen düşme, yüz volümü değişimi gibi problemler de listeye eklenebiliyor. 50’lili yaşlardan sonra ise; temel olarak boyun ve yüz sarkmaları şeklinde yaşlanma belirtileri öne çıkıyor. Tabii bunun yanı sıra estetik çözümler, her yaştan ortaya çıkmış olan problemlerin çözümünde de yer alıyor. Örneğin; leke tedavisi bunların başında yerini almaktadır.

Peki, Neler Yapılabilir?

Örneğin; yüzde meydana gelmiş olan doku boşluğunun doldurulması ve kırışıklık tedavisi için dolgu ile yüz estetiği işleminden faydalanılabilir. Kısaca dolgu ile yüz estetiğinden bahsetmemiz gerekirse; vücuda uyumlu olan bir maddenin dokuya verilmesi yoluyla dokunun hacimli hale getirilmesi ve kırışıklıkların ortadan kaldırılması işlemi olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca elmacık kemikleri ve yanak çukurlarının daha dolgun hâle getirilmesi için de elmacık dolgusu, yanak dolgusu, dudak dolgusu işlemlerinden yararlanılabilir. Hatta gerekli durumlarda dolgu ve leke tedavileri de aynı anda uygulanabilir.

Yüz kırışıklıkları için başvurabileceğiniz bir diğer uygulama ise; botoks. Kaz ayaklarından kurtulmak isteyen, kaş ve göz çevresindeki kırışıklıkların azaltılmasına ihtiyaç duyan herkesin faydalanabileceği bir yöntem botoks. Hatta botox, migren konusunda bile hastalara çözüm sağlayabiliyor. Düşünsenize; botoks ile migren tedavisi sayesinde hem gençleşiyorsunuz hem de migren ağrılarınızdan kurtuluyorsunuz…

İple yüz germe sayesinde ise; yüz bölgesinde meydana gelmiş olan hafif sarkmaların tedavisi gerçekleştirilebiliyor.

İlerleyen yaşla birlikte ortaya çıkan sıkıntılardan biri de cilt renginin değişmesi ve yukarıda da bahsettiğimiz gibi parlaklığın azalması, bu durumun çözümü için de yüz mezoterapisinden faydalanabilirsiniz. Yüz mezoterapisi, cildinizin ihtiyaç duyduğu takviyelerin gereken bölgeye doğrudan ve istenilen derinlikte uygulanması yolu ile gerçekleştirilir ve ciltte yenilenme etkisi yaratır.

Tüm bu yöntemlerin yanı sıra; sitemizi inceleyebilir yüz gençleştirme için daha detaylı açıklamalar ve çözüm önerileri bulabilirsiniz.

Yüzünüzden yaşınız değil, tebessümünüz okunsun(=

PRP Tedavisi Sayesinde Doğal Gençleşme

By | Genel | Soru Sorulmamış

PRP Tedavisi ile Gücünüzü Keşfedin

Damarlarımızda dolaşan kanın yaşam kaynağımız olduğunu biliyoruz; fakat bir de kanımızın içinde bulunan ‘plazma’ var ve plazma, büyüleyici bir iyileştirici gücün ta kendisini sunuyor bizlere. Yetmiş kilogram ağırlığa sahip bir birey vücudunda yaklaşık 6 litreye kadar kan bulundurmaktadır ve bu kanın da %50-60 civarı bir kısmı plazmadan oluşmaktadır. Peki kanımızda bulunan bu plazmanın PRP ile ilgisi nedir? PRP’nin açılımı; “Platelet Yönünden Zenginleştirilmiş Plazma Uygulaması” anlamına gelmektedir. PRP, kişiden alınan az miktarda kanın santrifüj işlemi ile ayrıştırılarak elde edilen plazmanın kanın sahibine enjekte edilerek geri verilmesi yöntemini içeren bir uygulamadır.

PRP Tedavisi Hangi Sorunları Hedeflemektedir?

PRP yöntemi, deride bulunan hasarlı bölgenin doğal ve etkin bir biçimde onarımını hedeflemektedir. Diş hekimliği uygulamaları, estetik tıp, iyileşmeyen yaraların tedavisi, saç dökülmesi, yüz gençleştirme, vücut gençleştirme, kırışıklık tedavileri, yara izleri ve akne gibi pek çok konuda PRP tedavisinden faydalanılabilmektedir.

PRP Uygulamasının Çalışma Prosedürü Nedir?

PRP tedavisi, tedavinin gerçekleştirileceği hastadan alınan 2 ya da 3 tüp kanın santrifüj edilmesi yoluyla elde edilen PRP’nin mezoterapi ya da dolgu yöntemlerinden uygun olanı yoluyla hastanın derisine enjekte edilmesi şeklinde veya özel bir kremin içerisine karıştırılarak uygulanması şeklinde gerçekleştirilebilmektedir. PRP tedavisi yaklaşık 30 dakikalık bir süreyi kapsamaktadır ve tedaviyle ilgili herhangi bir doz kısıtlaması bulunmadığından kişinin kanından elde edilen PRP’nin tamamı tedavi için kullanılabilmektedir.

Uygulamadan sonra ortaya çıkan canlanmış, dinç ve parlak cildinize kısa sürede sonuç alınmaktadır. Fakat 2-4 haftada bir gerçekleştirilen 3 uygulamadan oluşan bir kürün sonunda ise ortaya çıkan etkinin hem kalıcı olması hem de iyiden iyiye belirginleşmesi sağlanmaktadır. Yılda birkez kür uygulaması gerçekleştirildiğinde ise ortaya çıkan etki kesinlikle gençleştirici ve uzun soluklu olacaktır.

PRP tedavisinin öne çıkan en önemli özelliği, uygulamada kullanılacak olan kan ve plateletlerin yine hastanın kendisinden alınmış olması ve bunun da tedaviyi son derece güvenilir kılmış olmasıdır yani hiçbir yan etki yada alerjik reaksiyonun oluşmamasıdır.

PRP uygulaması botoks, dolgu, mezolifting, lazer gibi diğer ameliyatsız estetik uygulamaları ile birlikte kullanıldığında ortaya çıkan sonuçlar gerçekten son derece yüz güldürücü ve mutlu edici olmaktadır.

Migren Tedavisi İçin Yeni Seçenek: Botoks

By | Genel | Soru Sorulmamış

Migren ağrıları pek çok insan için kâbus niteliğindedir. Tedavisi için kullanılan çoğu ilaç ve yöntemler ise maalesef ağrıların tamamen ortadan kalkmasına yardımcı olamamaktadır. İşte kâbus da tam bu noktada baş gösterir. Ne yaparsanız yapın o ağrıdan kaçış yokmuş gibi hissedersiniz.

Peki, Botoksla Migren Tedavisini Duymuş muydunuz?

Botoksla migren tedavisi sayesinde, migrenden muzdarip kişilerin ilaç kullanımının en düşük seviyeye indirgenmesinin yanı sıra, bazı durumlarda ilaç kullanımının tamamen ortadan kalkması bile sağlanabilir.  Ayrıca hastanın migren ataklarının %50 ve bazen de bu oranın üzerinde bir gerileme sürecine girdiği görülebilir. Botoksun migren tedavisine olan katkısı, yüz gençleştirme işlemleri esnasında, bu bölgede bulunan sinirler çevresindeki kasları hedef alarak yürütülen işlemler yardımıyla ve tesadüfen keşfedilmiştir. Bu tip müdahalelerin bugünkü araştırmalar sonucunda hastaların %60’ının migren ataklarının tamamen ortadan kalkmasına, %90’ında ise büyük bir oranda düşüşe geçmesine yardımcı olduğunu biliyoruz. Bu da demek oluyor ki; “Elveda migren ilaçları” diyebilme şansımız yüksek.

Botoksla Migren Tedavisi Nasıl Uygulanır?

Migren ağrıları genellikle alında, şakak ya da ense bölgesinde baş göstermektedir. Botoksla migren tedavisi uygulamasının temel noktasını, bu bölgelerden hangisi ya da hangilerinde atakların başladığının tespit edilmesi oluşturmaktadır. Migren ataklarının sıklıkla gerçekleştiği bölge tespit edildikten sonra, sıra botoks uygulaması yardımı ile ilgili bölgelerde sinir sıkışması yaratan kasların oyun dışı hâle getirilmesine gelir ve hastanın migren rahatsızlığından olabildiğince uzaklaştırılması sağlanmış olur. Aslında botoksla migren tedavisi başarılı ise, hastanın dilerse kalıcı bir cerrahi müdahale ile yani migren cerrahisi yada migren ameliyatı ile tamamen bu durumdan kurtulabileceği anlamına da gelir ve böylelikle botoks uygulamalarının tekrarına gerek kalmaz. Yine de bu noktada tercih hastanın kendisine kalmıştır. Kaldı ki botoksla migren tedavisi de 5-10 dakikalık bir sürede kolaylıkla uygulanabilen bir işlemdir. Cerrahi müdahalelere göre bünyesinde barındırdığı tek dezavantaj, işlemin 6-8 aylık periyodlarla tekrar uygulanmasının gerekliliğidir.

Yaşlanma Belirtileri mi ? Gerilmeyin, Yüz Germe Estetiği Var !

By | Genel | Soru Sorulmamış

30’lu yaşlara doğru yaşlanma etkilerinin ilk belirtileriyle karşı karşıya kalıyoruz maalesef. 20’li yaşların sonu dediğimiz nedir ki aslında? Ruhumuz hâlâ genç, aslında dinciz de ama yaşam tarzı, sigara, alkol, yorgunluk, güneş ışınları vs. derken tüm pozitif enerjimize rağmen o cilt kırışıklıkları, cilt sarkmaları, çökmeler yavaş yavaş cildimizde kendini göstermeye başlayıveriyor. En çok şikâyet edilen konular arasında; yüzdeki kıvrımların derinleşmesi, artan kırışıklıklar, yanakların çökmesi, boyun sarkmaları ve boyun bölgesi bantları bulunuyor. Kabul edelim, yaşımız ilerledikçe birilerinin bize; “Aaa ne kadar genç görünüyorsun…” demesinden mutluluk duyuyoruz ve daha genç görünmenin yollarını araştırıyoruz. Yüz germe estetiği de buna ulaşmanızı sağlayacak yöntemlerden biri ve sonuçları kesinlikle sizi mutlu edecek türden.

Nasıl Oluyor Yüz Germe Estetiği?

Öncelikle yüz germe estetik ameliyatı öncesinde ayrıntılı bir muayeneden geçmeniz gerekir ki yüz estetiği öncesi beklentileriniz ve estetik cerrahınızın önereceği teknik yöntemler konusunda birlikte, sağlıklı bir karar verilebilsin.

Yüz germe ameliyatları; genel anestezi ya da derin sedasyon altında lokal anestezi ile gerçekleştirilebilmektedir. Ameliyat esnasında uygulanacak olan kesinin uzunluğu ve uygulama bölgesi ise; hangi yöntemin tercih edileceğine göre değişim göstermektedir.

Yüz germe estetik ameliyatları; saçlı deriden başlayarak kulak önü ya da iç kısmından aşağı doğru ilerleyip kulak memesi çevresinden geriye dönen ve saçlı deri içinde sonlanan bir kesi kullanımını içeren klasik yüz germe ameliyatı ve yalnızca kulak önünde bulunan ve daha sık tercih edilen kısa izli yüz germe ameliyatı olarak iki ayrı biçimde uygulanmaktadır.

Yüz germe ameliyatının kalitesini arttırmak için cilt ve SMAS olarak adalndırdığımız cilt bağı dokusunun ayrı ayrı gerilmesi son derece önemlidir, zorlu bir teknik olması nedeniyle çoğu estetik cerrah tarafından tercih edilmez; fakat belirtmiş olduğumuz gibi bu teknik, oldukça kalıcı ve başarılı sonuçlar ortaya çıkartmaktadır ve Doç.Dr. Serkan Yıldırım tüm yüz germe operasyonlarında bu yöntemi kullanır.

Yüz Germe Estetiği Yanında Başka Güzellik Olanaklarından da Faydalanabilir miyim?

Yüz gençleştirme isteyen herkes, yüz germe estetiği yanında ona bu bütünlüğü sağlayabilecek olan; göz kapağı estetiği, kaş askılama, liposakşın, yüze yağ dolgusu, fraksiyonel lazer, kimyasal peeling,PRP, kök hücre dolgusu gibi uygulamal da yararlanabilir elbette. Bu uygulamaların bir arada gerçekleştirilmesinde herhangi bir sakınca bulunmamaktadır; aksine çoğu zaman daha kalıcı ve etkin bir görüntü ortaya çıkartmak için atılmış ideal adımlardandır.

Yüz Germe Ameliyatından Sonra Beni Neler Bekliyor?

Yüz germe ameliyatından sonra; yüzünüzde yumuşak bir pansuman sargısı ve dren bulundurmaktayız ve bir gece klinik koşullarında ve bizlerin gözetimi altında bulunmanız gerekmektedir. Ertesi gün dreninizi çıkartıyoruz ve gerekli gördüğümüz durumlarda pansumanınızı yeniliyoruz, artık eve gitmeye hazırsınız.

Bu süreç, yüzünüzde şişlik ve çok hafif morluklar bulunmasının normal karşılandığı bir süreçtir; fakat bunları en ufak seviyeye indirmek için yapmanız ve dikkat etmeniz gereken her şey konusunda doktorunuz tarafından detaylı bir biçimde bilgilendirilmektesiniz.
Takriben 10 gün içerisinde yüzünüzde bulunan şişliklerin büyük bir kısmı iyileşme göstermektedir. Bu da kendinizi çok hırpalamamak kaydıyla, sosyal yaşamınıza geri dönebileceğiniz anlamına gelmektedir; fakat unutmayın ki bu şişliklerin tamamen iyileşmesi yüz germe estetiği sonrası 2-4 hafta arası süreler arasında değişim gösterebilmektedir, dolayısıyla bu zaman zarfını endişe etmeden ve sabrederek geçirmeniz gerektiğini bilmelisiniz.

Bu süreç sonrasında enaz 10-15 sene gençleşmiş ancak son derece doğal görünümlü bir yüze kavuşacaksınız hemde yıllarca kalıcılı olacak şekilde, ne dersiniz buna değer değil mi ?

Menu