Zar Altı Yöntemiyle Doğal Görünümlü Göğüs Büyütme
Silikon ameliyatı ya da göğüs büyütme estetiği ameliyatları, tüm dünyada çok sık yapılan ve hasta memnuniyetinin en üst seviyede olduğu estetik cerrahi prosedürlerinden bir tanesidir. Kadınlar için güzellik ve cinselliğin önemli sembollerinden biri olan göğüslerin yeterli büyüklükte ve estetik açıdan güzel bir görünümde olması önemli bir estetik isteğidir.
Göğüs biçimindeki estetik sorunlar her kadında farklılık gösterebilir. Küçük göğüsler, göğüslerin adete hiç olmaması, göğüslerin sarkması veya göğüslerin asimetrik olması (şekil ve/veya büyüklük yönünden farklı olması) gibi sorunlar doğuştan olabileceği gibi, göğüslere yönelik cerrahi müdahaleler, kilo kayıpları, hamilelik ve hamilelik sonrasındaki fizyolojik-hormonal birtakım değişimler sonucu görülebilir. Bunun dışında yaşa bağlı oluşan fizyolojik değişiklikler de göğüslerin küçülmesine ve sarkmasına sebep olabilir.
Göğüslerin küçük olması, göğüsl
erin sarkması, göğüsler arasında farklılık olması gibi problemlerin tek başına yada birlikte gözükmesi gibi meme estetiği problemleri çoğunlukla silikon ameliyatı ile çözülebiliyor. Genellikle silikon ameliyatı sırasında meme büyütme estetiği için, dışı silikon olan, içeriği ise su-serum veya silikon jel olan bir protez yardımıyla meme dokusu istenen boyutlara ve şekle getirilmektedir.
Aşağıda silikon ameliyatı için sıkça sorulan sorular cevaplandırılmakta ve göğüs büyütme ameliyatı hakkında size gerekli ön bilgiler verilmektedir.
Meme büyütme ameliyatı sırasında kullanılan silikon kanser yapar mı?
Kamuoyunda meme büyütme estetiği için kullanılan silikon malzemenin meme kanserine neden olduğu gibi yersiz bir ortak kaygı görülmektedir. Oysa silikon protezle meme büyütme ameliyatında kullanılan meme protezlerinin kanser yaptığına dair günümüzde hiçbir bilimsel kanıt yoktur. Söz konusu protezler onlarca yıldan beri milyonlarca insanda kullanılmıştır ve bugüne kadar meme büyütme ameliyatı için meme silikonu kullanımına bağlı herhangi bir meme kanseri vakası bildirilmemiştir. İnsan sağlığının son derece önemli olduğu Avrupa ve Amerika’da silikon meme protezlerinin kullanımı ile ilgili bir kısıtlama olmaması da konuya dair şüpheleri azaltmaktadır.
Silikon ameliyatı sonrasında emzirmek mümkünmü ?
Silikon protezle yapılan meme büyütme operasyonu hamilelik ve emzirme üzerine hiçbir olumsuz etkide bulunmaz, bu konuyla ilgili yapılan onlarca bilimsel çalışmada meme silikonunun güvenli olduğu gösterilmiştir.
Ancak yakın bir gelecekte (3-6 ay) hamilelik planlıyorsanız, gebelik ve gebelik sonrası dönemde, meme hacmi ve şeklinde önemli değişiklikler olması bekleneceğinden, bu durumu cerrahınızla paylaşmanız ve meme büyütme estetiğini gebelik sonrasına ertelemeniz tavsiye edilir. Gerektiğinde göğüs büyütme operasyonunuzun, hamilelik ve emzirme sonrası döneme ertelenmesi daha konforlu bir süreç sağlar.
Silikon ameliyatı için jel protez mi yoksa serum içerikli protez mi ?
Silikon estetiği için kullanılan her iki meme silikonunda dışta bir silikon kılıf bulunmaktadır, bu kılıfın içerisinde bulunan materyal serum veya silikon jel olarak değişmektedir. Göğüs silikon ameliyatı için kullanılan silikon jel veya serum içerikli protezlerin birbirleri üzerine kesin bir üstünlükleri yoktur, ancak her iki silikon tipinin de birtakım avantaj ve dezavantajları mevcuttur.
Bu avantaj ve dezavantajlar tartışıldıktan sonra, cerrahın seçimi ve hastanın isteği doğrultusunda göğüs büyütme estetiği için kullanılacak meme silikonuna karar vermek en doğru yoldur.
Silikon jel içerikli protezlerin meme dokusuna daha yakın bir kıvamda olmaları nedeniyle estetik cerrah olarak benim tercihim genellikle silikon içerikli protezlerden yana olmaktadır.
Silikon ameliyatı nda hangi şekilde ve büyüklükte silikon konulacak?
Meme büyütme ameliyatı için damla ve yuvarlak şekilli meme silikonları, pürtüklü veya düz yüzeyli olmak üzere kullanıma sunulmaktadır. Hastaların göğüs kafesi, vücut yapısı ve protezin projeksiyon oranı dikkate alınarak hazırlanmış çok sayıda büyüklük ve ölçüde silikon alternatifleri bulunur.
Meme silikon estetiğinde kişinin vücut yapısı, istekleri ve beklentileri dikkate alınarak bu alternatifler içerisinden en uygun meme silikonu seçilir.
Meme silikon ameliyatında kullanılacak olan silikonun şeklini, pürtüklü mü yoksa düz yüzeyli mi olacağını ve büyüklüğünü tespit etmek için, mevcut meme volümü, göğüs kafesinizin yapısı, meme dokunuzun kalınlığı, deri altı yağ dokusunun kalınlığı, cilt elastikiyeti, göğüslerinizin taban genişliği ve yüksekliği gibi sonucu etkileyecek tüm parametrelerin dikkatlice gözden geçirilmesi gerekmektedir.
Bu değerlendirmeden sonra sizin, büyüklükle ve dekolte görünümü ile ilgili talepleriniz dikkate alınarak meme silikonunun şekli ve büyüklüğü belirlenecektir.
Kullanmakta olduğumuz koheziv jel protezler meme dokusu kıvamını oldukça iyi taklit eden, dokunulduğunda varlığı anlaşılamayan son derece kaliteli ürünlerdir.
Cerrahınız olarak benim tercihim, abartılı göğüsler yapmak değil, dolgun, doğal ve güzel şekilli, protez olduğu anlaşılamayan, çekici göğüsler yapmaktır. Ancak tabi ki sizin isteğiniz daha büyük göğüslerden yanaysa, isteğiniz yerine getirilecektir
Göğüs büyütme estetiği için meme silikonu nereye konmalı?
Estetik amaçlı göğüs büyütme ameliyatında meme silikonu genelde kas altına ya da meme dokusu altına yerleştirilir. Her iki yöntemin birtakım avantaj ve dezavantajları mevcuttur.
Son zamanlarda her iki yöntemin avantajlarını barındıran, daha iyi ve doğal sonuçlar elde edilen “dual plan” uygulamaları silikon ameliyatında sıklıkla kullanmaktayım.
Tecrübelerime dayanarak son birkaç yıldır, literatüre yeni girmiş olan subfasyal – zar altı protez yerleştirme işlemi ile kas altı ve meme dokusu altının avantajlarını içerecek şekilde meme büyütme işlemini tercih etmekteyim.
Kas altı protez yerleştirme işleminde, protezin normalde meme dokusunun bulunmadığı bir yere yerleştirilmesi, işlem sonrası ağrı, hareket kısıtlılığı gibi şikayetlerin daha fazla olması ve protezin kas hareketlerine bağlı olarak yer değiştirme riskinin bulunması nedeniyle benim ilk tercihim zar altı yani kas ile meme dokusu arasındaki plana protezi yerleştirmek şeklinde olmaktadır.
Bu ameliyat şekli cerrah için tecrübe gerektirmekle birlikte, sonuçları cerrah ve hasta açısından son derece yüz güldürücü olmakta, doğal bir görünüm elde edilmekte, işlem sonrası süreç ağrısız ve oldukça konforlu geçmektedir.
Burada önemli olan nokta hastanın vücut tipi, meme görünümü tercihi, deri altı yağ dokusu kalınlığı, meme dokusu kalınlığı gibi tüm faktörlerin değerlendirilmesi ve ardından silikonun zar altınamı (meme altı) yoksa kas altınamı yerleştirileceğine karar verilmesidir. Her hastada silikonun aynı yere yerleştirilmesi benim estetik anlayışıma uygun düşmemektedir.
Meme silikonu nereden yerleştirilecek ve iz kalacak mı?
Meme büyütme, göğüs büyütme ameliyatı olup göğüslerini daha iri ve daha çekici kılmak isteyen hastaların en temel kaygılarından biri meme büyütme ameliyatı sonrası yani silikon taktırdıktan sonra iz kalıp kalmayacağıdır.
Göğüs büyütme ameliyatında protez, meme başının etrafı, meme altı oluk, veya koltuk altından yapılan kesilerden yerleştirilmekte, dolayısıyla ameliyat sonrası izler bu bölgelerde bulunmaktadır.
Hangi lokalizasyon seçilirse seçilsin, yara iyileşme süreci tamamlandıktan sonra, sizin ten renginizde, oldukça ince ve çok dikkatli bakılmadıkça fark edilemeyen bir iz kalmaktadır.
Bunun dışında “iz kalmayacak” söylemleri, gerçeği yansıtmamaktadır ve henüz yaraları, iz bırakmadan iyileştirmenin bilimsel bir yolu bulunmamıştır. Buradaki dikkat edeceğiniz nokta izlerin “fark edilemez” özellikte ve lokalizasyonda olacağıdır.
Göğüs büyütme estetiği için ameliyata hazırlık ve ameliyat sonrası dönem
İri göğüsler ile daha çekici görünmek isteğinin karşılanması için yapılan son derece sağlıklı bir yöntem olan silikon protezle meme büyütme işlemi öncesindeki süreç kısa bir ön muayene dönemidir.
Göğüs büyütme operasyonu öncesi yapılan görüşme, ölçümler, muayene ve gerektiğinde radyolojik incelemeler (ultrasonografi ve/veya mamografi) sonrasında, kullanılacak protezin şekli, büyüklüğü, protezin hangi plana ve nereden yerleştirileceğine sizinle birlikte karar verilir.
Meme büyütme estetiği öncesi dönemde aspirin ve diğer non steroid anti enflamatuvar ilaçları (bazı ağrı kesiciler) kullanmamanız, kullanmakta olduğunuz diğer ilaçlar konusunda doktorunuzu bilgilendirmeniz son derece önemlidir.
Genel anestezi altında yapılacak ve yaklaşık 1,5 saat kadar sürecek göğüs büyütme ameliyatı sonrasında, aynı gün içerisinde veya ertesi gün sabah, gerekli önerilerde bulunarak ve özel sutyeniniz giydirilmiş şekilde sizi taburcu ediyoruz.
Fasya altı plana protez yerleştirme işleminde genelde kanama problemi olmaması nedeniyle, dren kullanmıyorum ve bu durum operasyon sonrası hasta konforunu artıran önemli bir farklılık yaratıyor.
Göğüs büyütme ameliyatı sonrası dönemde nelere dikkat edilmelidir?
Ameliyat sonrası dönemde, kişisel farklılıklara bağlı olarak değişmekle birlikte 1-2 günlük bir dinlenme döneminin ardından işinize dönebilirsiniz. Sosyal yaşantınıza ise hemen aynı gün veya en geç ertesi gün dönebileceksiniz.
Burada ağrı eşiğinizin bu süreci önemli ölçüde etkileyen değişkenlerden bir tanesi olduğunu hatırlatmakta fayda olduğunu düşünüyorum. Her ne kadar fasya altı planı kullanmamız nedeniyle kas aktivitesi ile protez arasında direkt bir ilişki olmasa da, yoğun fiziksel aktivite gerektiren işlere (ağırlık kaldırmak, ağırlık kaldırarak spor yapmak ve yüzme gibi) başlamanız için 3-4 haftalık bir sürenin geçmesini öneriyoruz.
Göğüs büyütme sonrasında meme başının hissetmesi bozulur mu?
Meme başı veya meme dokusunun duyusunda göğüs büyütme ameliyatı sonrasında kayıp veya azalma olma ihtimali son derece düşüktür. Eğer bir duyu kaybı oluşursa neredeyse tamamen geri dönüşlü olduğu ve memenin tekrar eski duyusunu kazandığı literatürde bildirilmiştir.
Yani bu risk son derece düşük bir risktir. Bugüne kadar meme büyütme ameliyatı yaptığım hiçbir hastamda böyle bir problemle karşılaşmadığımı burada tekrar vurgulamak isterim.
Göğüs büyütme estetiği için kullanılan Silikonlar patlar mı?
Ciddi travmalara bağlı olarak veya göğüs büyütme ameliyatı sırasında travmatik bir teknik kullanılırsa protezlerin zayıflama ve patlama ihtimali vardır, ancak teknolojik ilerlemeye paralel olarak günümüzde üretilmekte olan protezler (koheziv jel protezler) son derece güvenli protezlerdir ve her yıl yüzbinlerce meme büyütme ameliyatı yapıldığı düşünüldüğünde bu riskin yok denecek kadar az olduğunu söyleyebiliriz.
Günümüzde göğüs büyütme operasyonu için kullandığımız protezler son derece dayanıklı ve güvenli protezler olmakla birlikte, zaman, yaş, yer çekimi, kilo değişiklikleri gibi engel olamadığımız doğal süreçlerin olumsuz etkileri nedeniyle, göğüslerinizin formu ve şekli değişecektir, bu gibi durumlarda meme silikonlarının değiştirilmesi ve/veya dikleştirme ameliyatlarının yapılması gerekebilir.
Ancak protezlerin dayanıklılık anlamında ömürlük olduğunu ve genelde protez ameliyatından sonra minimum 15-20 sene herhangi bir değişikliğe gerek kalmayacağını rahatlıkla söyleyebiliriz. Elbette göğüs büyütme ameliyatı sürecinin kişiye bağlı faktörler (cilt elastikiyeti, kilo alıp verme, yaş, doğum, emzirme, genetik farklılıklar) nedeniyle olumlu veya olumsuz yönde değişebileceği de unutulmamalıdır.