Liposakşın

 

Liposakşın ile vücudunuzu şekillendirelim !

Liposakşın tekniği temelde vücutta şekil bozukluğuna yol açan yağ birikintilerinin ince kanüller yardımıyla ve dokuya zarar vermeden vücuttan alınması ve vücut görünümünün estetik açıdan güzelleştirilmesi işlemidir.

Son yıllarda teknikte artan deneyim ve kullanılan kanüllerin çok daha az travmatik olması ile son derece güvenli bir şekilde istenmeyen yağları vücuttan uzaklaştırabiliyoruz.

Yöntem sadece yağın vücuttan uzaklaştırılması olarak görülmemelidir, çünkü aslında bu işlem yağ dokusunu, dolayısıyla vücudu yeniden şekillendirme işlemidir.

Burada cerrahın sanatsal görüsü, güzellik anlayışı ve deneyimi önem kazanmaktadır. Kullandığımız kanülün adeta bir heykeltıraşın spatulası misali dokuları yeniden şekillendirdiği düşünüldüğünde, yapılan işlemin sadece yağ çekmekten ibaret olmayacağı kolayca anlaşılacaktır.

Bu noktada liposakşın işleminde cerrah seçiminin ne kadar önemli olduğunu ortaya çıkmaktadır, çünkü cerrahınızı değil, aslında vücudunuza şekil verecek sanatçıyı seçmektesiniz.

Hangi bölgelere liposakşın uygulanabilir?

Yüz ve boyun dâhil olmak üzere karın, ayak bileği, kol, göğüsler gibi vücudun tüm bölgelerine liposakşın uygulanabilmektedir.

Tek başına bir vücut şekillendirme yöntemi olarak kullanılabileceği gibi, karın germe, meme küçültme, boyun ve yüz germe gibi diğer estetik cerrahi işlemlerinde yardımcı yöntem olarak sıklıkla liposakşını kullanmaktayız.

Hatta almış olduğumuz yağ dokusunu vücudun ve yüzün ihtiyaç olan bölgelerine enjekte ederek şekillendirme işlemini çok daha etkin bir şekilde gerçekleştirebilmekteyiz.

Liposakşın işleminde çekilen yağlar kullanılabilir mi?

Tabiki liposakşın işleminde alınmış olan yağları, saflaştırıp homojenize ederek yağ hücresi ve kök hücreden zengin bir halde ihtiyacımız olan vücut kısımlarını doldurmak, şeklini düzeltmek veya hacim kazandırmak için kullanabilmekteyiz.

Bazen göğüs büyütme amacıyla kullandığımız bu yağlar, ihtiyaç halinde kontur düzensizliklerini düzeltmek için enjekte edilmekte ya da yüz bölgesinde gözaltı çukuru ve oluğunu doldurmak, elmacık kemiklerini belirginleştirmek ya da dudak büyütmek amacıyla çok başarılı ve etkin bir şekilde kullanılmaktadır.

Yüze yapılan yağ enjeksiyonlarının gençleştirici etkisi var mıdır?

Bu konu özellikle son yıllarda estetik cerrahi gündemini sıkça tartışılmaktadır. Yapılan pek çok çalışmada gösterilmiştir ki yağ dokusu kök hücre dediğimiz tüm hücre ve organların öncüsü sayılan ve müthiş bir yenilenme kapasitesine sahip olan hücrelerden son derece zengindir.

Dolayısıyla alınmış olan yağ dokusu uygun şekilde saflaştırıldığında ve dokuya enjekte edildiğinde o bölgeye çok miktarda kök hücre enjekte edilmiş olacaktır.

Tabiki bu enjeksiyonlar o bölgenin yenilenme ye yapılandırılmasında önemli bir etkiye sahip olmaktadır. Yüze yağ enjeksiyonu yaptığımız pek çok hastamızdan bu olumlu sonuçları kolayca tespit etmekteyiz.

Ancak bu tedavi hiçbir zaman bir kök hücre tedavisi değildir, zira kök hücrelerin dokudan ayrıştırılması ve çoğaltılması doku kültürlerinde yapılabilecek son derece komplike bir işlemdir.

Kök hücre tedavisi ile ilgili olarak deneysel çalışmalar yoğun bir şekilde devam etmektedir ve önümüzdeki yıllarda pek çok kronik hastalığın tedavisinde bu yöntemle çok olumlu aşamalar kaydedileceği aşikardır.

Bu durumda basın ve medyada görmekte olduğumuz “kök hücre tedavisi ile gençleştirme” tarzındaki ifadelerin, bilimsellikten uzak ve maalesef tamamen ticari kaygılar içeren ifadeler olduğu kolayca anlaşılmaktadır.

Liposakşın işleminden sonra dokuda düzensizlikler olur mu?

Liposakşın işleminden sonra dokuda düzensizlik olma ihtimali tabiî ki vardır. Bu sebeple adeta bir heykeltıraş yaklaşımıyla yapılacak bu işlemin, çok büyük bir özen ve dikkatle yapılması gerekmektedir.

Liposakşın işleminde dikkat edilmesi gereken noktalara gereken hassasiyet gösterildiğinde, deneyimli bir estetik cerrahın bu türden sıkıntılar yaşama ihtimali oldukça düşüktür.

Liposakşın işlemi lokal anestezi altında yapılabilir mi?

Liposakşın işlemini genellikle lokal anestezi altında ve hafif sedasyon dediğimiz yarı uyur durumda rahatlıkla gerçekleştirebilmekteyiz.

Bu yöntemde hasta işlem sırasında ve sonrasında ağrı hissetmeyeceği gibi, genel anesteziye ait bazı komplikasyon ihtimallerinden tamamen uzaklaşmakta ve işlem sonrası birkaç saat içerisinde taburcu edilmektedir.

Böylelikle liposakşın yapılan alanın genişliğine bağlı olarak ertesi gün hatta aynı gün içerisinde sosyal yaşantınıza dönebilmektesiniz.

İşlem sonrasında iz kalır mı?

Liposakşın sonrasında sadece kullandığımız kanüllerin genişliği ölçüsünde 1-2mm lik izler kalmaktadır. Bu izler vücudun kıvrım bölgelerine yerleştirildiği için yara iyileşmesi tamamlandıktan sonra fark edilmeleri neredeyse imkânsızdır.

Bu kadar küçük izler ile vücut şekillendirme işlemlerinin yapılabilmesi yöntemin bizlere sunduğu en önemli avantajdır.

Liposakşın sonrasında normal yaşantıma ne zaman dönerim?

Lokal anestezi altında yapılacak işlem sonrasında birkaç saat içerisinde hastaneden çıkarak evinize dönebilirsiniz. İşlemden sonra yaklaşık 4 hafta süreyle kullanacağınız vücudu saran elastiki giysiler veya korse benzeri materyaller size verilecektir.

İlk 2 haftadan sonra masaj tedavileri veya kliniğimizde kullandığımız Venüs Freeze MP2 benzeri cihazlar ile hem derinin kendini toparlama süreci hızlandırılacak hemde olası düzensizliklerin önüne geçilmiş olacaktır.

3-4 gün sonrasında sportif amaçlı yürüyüşler, 2 hafta içerisinde ise daha ağır egzersizlere başlayabilirsiniz. İşinize dönme süreci ise sizin kişisel özelliklerinize ve liposakşın yapılan alanın genişliğine bağlı olarak değişecektir.

İşlem sonrası ertesi gün işine başlayan hastalarımız yanı sıra 1 haftalık bir dinlenme sürecine ihtiyaç duyanlarda vardır. Bu durumda ortalama 3 ila 5 gün arası bir süreye ihtiyacınız olduğunu söyleyebiliriz.

Liposakşın sonrasında kesin sonucu ne zaman göreceğim?

Liposakşın sonrasında doku şişliklerinin inmesi ve derinin kendini toparlaması için gereken süre enaz 3 aydır, dolayısıyla kesin sonuca ulaşmak için en azından 6 ay beklemeniz gerekecektir.

Bu süreçte özellikle ilk 1 ay içerisinde şişliklerin hızla indiğini ve 1 aydan sonra her geçen gün istediğimiz görünüme daha da yaklaştığımız bir sürecin bizi beklediğini unutmayınız.

Abdominoplasti (Karın Germe) – Draesthetic

Karın Germe Ameliyatı (Karın Estetiği) ile Daha Güzel Bir Vücudunuz Olsun

“Türkçeye “karın germe” ya da karın estetiği” olarak çevirebileceğimiz “abdominoplasti” ameliyatı, estetik açıdan iyi bir görünüme sahip karın-bel bölgesi elde etmek için yapılan cerrahi bir işlemdir.

Diyet uygulamaları ve egzersizle karın bölgesinde düzeltemediğiniz, hoşumuza gitmeyen görüntünün, gebelik sonrası oluşan çatlakların, kilo verme sonrası gözlenen sarkmaların giderilmesinde estetik cerrahi devreye girerek karın germe operasyonu ile size yardımcı olabilmektedir.

Göbek bölgesindeki yağların artması, obezite ölçüsünde olmasa da, her yetişkin insanın yaşadığı önemli bir fiziksel kaygıdır. Her geçen yıl biraz daha genişleyen karın çapı, giderek pantolon ve diğer giysileri seçerken daha yüksek bel ve daha büyük ölçüler istemenize neden olan sarkık göbek, günlük yaşantınızı zorlaştırabilir. Adeta bir mutsuzluk kaynağına dönüşen göbek yağları, gerçekten de iyi görünmeniz önünde büyük bir engeldir. Bazen çocukluğunuzdan beri spora yatkın yetiştirilmediğiniz için bazen de alışkın olduğunuz beslenme rejimini değiştiremediğiniz için spor ve diyet size çözüm sunamaz. Ancak estetik cerrahi biliminin sağladığı çok avantajlı bir yöntem olan karın germe estetiği, kısa sürede çok etkin bir sonuç almanıza yardım eder.

Hangi durumlarda karın germe ameliyatı gereklidir?

Karın germe ameliyatlarının zayıflama prosedürü olmadığı daha çok vücut konturunu, görünümünü düzeltici operasyonlar olduğu unutulmamalıdır.

Karın bölgesi yağları, vücudun diğer bölgelerine oranla diyet ve egzersiz uygulamalarına daha dirençlidir. Kişiler ideal veya ideale yakın kilolarına ulaşmış olsalar da karın bölgesinde yağ fazlalığı ve deri sarkmaları görülebilmektedir.

Gebelik sonrasında, hızlı kilo alıp verme periyodlarına bağlı olarak ya da yaşla birlikte karın bölgesinde oluşan istenmeyen yağ birikimleri, deri fazlalıkları, sarkmalar, çatlaklar, kas gevşeklikleri ve deformitelerin düzeltilmesinde abdominoplasti (karın germe) operasyonları etkin ve başarılı işlemlerdir.

Karın germe için ideal hasta kimdir?

Karın germe ameliyatları için en uygun hasta, sigara içmeyen, ileriye dönük bir gebelik planı olmayan (kesin bir engel değildir), ideale yakın kilosuna ulaşmış ve ameliyat için risk oluşturacak ciddi bir sağlık problemi bulunmayan bireyler şeklinde tanımlanabilir.

Her zaman ideal hasta profilini sağlamak mümkün olmayabilmektedir. Bu durumda hasta ile operasyonun tüm detaylarını ve olası sonuçlarını ayrıntılı bir şekilde tartışıp, operasyon kararı verilebilir.

Örneğin kişi sigara kullanıyor ise ancak operasyondan en naz 7 gün öncesinde sigaranın içimine son verilmesi ve operasyon sonrasında yaralar iyileşinceye kadar yaklaşık 7-10 gün süreyle kesinlikle sigara içilmemesi konusunda mutabakat sağlanarak ve sigara içiminin sebep olabileceği problemler hastaya detaylı olarak anlatıldıktan sonra karın germe estetik ameliyatı yapılabilir. Benzer şekilde tüm çabalarına rağmen ideal kilosuna ulaşamayan bir kimseyi, operasyonla bir düzelme sağlayıp moral motivasyonunu artırmak ve yaşam standardını yükseltmek çok daha faydalı olacaktır. Yani aslında her bireyi kendi koşullarında değerlendirmek ve bu doğrultuda karın estetiğine karar vermek en doğru yaklaşım olacaktır.

Abdominoplasti Riskli Mi?

Her cerrahi müdahalede olduğu gibi karın estetiği ameliyatlarının da bir takım riskleri (örneğin; kanama, enfeksiyon, yara problemi.. gibi) bulunmaktadır. Ancak iyi bir planlama ile ve gereken tedbirler alınarak riskler en aza indirilir.Tecrübeli bir estetik cerrahi uzmanı tarafından karın germe estetiği yapıldığında olası riskler ile karşılaşma ihtimalinin son derece düşük olduğu bilgisi önemlidir.

Karın Germe Ameliyatı öncesi değerlendirme

Ameliyat kararı verildikten sonra, operasyon öncesi yapılacak görüşmede, farklı planlarda karın bölgenizin fotoğrafları çekilir ve ameliyata kadar olan dönemde yapılması gerekenler ve yapılmayacaklar konusunda size ayrıntılı bilgi verilir. Bu dönemdeki en önemli nokta sigara içimi konusundaki uyarılara harfiyen uyulmasıdır.

Karın germe estetiği nasıl bir ameliyattır?

Karın germe estetiği genel anestezi altında yapılır ve işlem genellikle 1,5 – 2,5 saat arasında sürer. Mevcut deformitenin durumuna göre yapılacak olan uygulama “tam bir abdominoplasti” ile “mini abdominoplasti” arasında değişmektedir.

Abdominoplasti’den Sonra İz Kalır mı?

Cerrahi işleme göre, yapılacak kesinin, dolayısıyla da izin boyu değişmekle birlikte, izler iç çamaşırınızın ve bikininizin altında kalacak ve dışarıdan görülemeyecek şekilde planlanır. Estetik dikişler nedeniyle izler ince bir çizgi şeklindedir ancak kişisel özelliklerinize bağlı olarak kalacak olan izin boyutlarında değişiklik olabilir.

Bazı teknik farklılıklar olmakla birlikte karın germe estetiğinde yapılan işlemleri, sarkmış olan deri ve yağ dokusunun çıkarılması, karın kaslarının iç dikişler ile sıkılaştırılması (estetik olarak bel bölgeniz daraltılacak ve omurganızın desteği artırılmış olacak), göbek deliğinin yeni yerine alınması (mini abdomiplasti prosedürlerinde gerekmeyebilir) ve kalan karın derisinin aşağıya doğru gerdirilmesi şeklinde özetleyebiliriz.

Liposakşın karın germe operasyonlarının vazgeçilmez bir parçası olduğunu da burada hatırlatmakta fayda görüyorum. Kişisel yaklaşımım gereği karın germe estetiği ameliyatlarında liposakşını çok yoğun bir şekilde kullanmaktayım ve bu sayede çok daha kısa bir iz ile ve çok daha kısa bir toparlanma dönemi geçirerek, başarılı estetik sonuçlar elde etmekteyim.

Karın germe ameliyatı sonrası dönem nasıl geçecek?

Ameliyat sonrasında ilk gece takip açısından hastanede kalacaksınız (bazen uygulamanın genişliğine bağlı olarak, mini abdominoplasti prosedürlerinde hastayı 6-8 saatlik izlemeden sonra evine gönderebiliyoruz).

Ameliyat sonrası toparlanma sürecinde, mümkün olan en kısa zamanda hareketlenmenizi istiyoruz. Operasyonun ertesi günü, ameliyat bölgesinde olabilecek kanama ve sıvı birikintilerini dışarı çekmek amacıyla deri altına yerleştirdiğimiz, drenleri kontrol ederek çekiyoruz.

Ödem ve kanama kontrolünün yanı sıra, iç dikişlerin sağlamlığına da katkı sağlayan elastik yapıdaki korse ile sizi evinize gönderiyoruz ve 4 hafta süreyle geceli gündüzlü olarak bu korseyi kullanmanızı öneriyoruz. 4 haftadan sonraki 2 haftalık sürede ise sadece gündüzleri veya ağır aktiviteleriniz sırasında korse kullanmanızı istiyoruz.

Yani sanıldığının aksine iki büklüm olarak yürümeniz gerekmiyor ve uzun süreli olarak istirahat etmenizi istemiyoruz. Operasyonun ertesi günü çok zorlanmamak koşuluyla sosyal yaşantınıza dönebiliyorsunuz ancak tabi ki bu noktada ağrı eşiği gibi kişisel farklılıkların devreye girdiğini de hatırlatmak gerekiyor.

Dikişler ne zaman alınacak?

Karın germe ameliyatlarında kendiliğinden eriyen estetik dikişler kullanılması nedeniyle dikiş alınmasına gerek yoktur. Karın germe estetiği sonrasında kullandığımız özel bantlar sayesinde duş almanızla alakalı herhangi bir engel olmaz. Yani ertesi gün bile duş alabilirsiniz.

Karın germe sonrası ne zaman işime dönebilirim?

Yapılan işleme ve sizin kişisel farklılıklarınızla ilgili olarak değişmekle birlikte, toparlanma süreci genelde 5-7 günde tamamlanmakta ve birinci hafta sonunda işinize dönebilirsiniz.

Yürüyüş gibi sportif egzersizlere hemen ertesi gün başlayabilirsiniz ancak, karın kaslarını çalıştıracağınız veya ağırlık kaldıracağınız daha ileri fiziksel aktivitelere başlamanız için 4 haftalık bir süreye ihtiyacınız olacaktır. Ameliyat sonrası takip ve kontrol süreciyle ilgili ayrıntılı bilgi taburcu olmadan önce size anlatılacaktır.

Karın germe estetiğinden sonra doğum yapabilir miyim?

Eğer planlı bir gebelik var ise bu operasyonun gebelik sonrasına ertelenmesi çok daha doğru olacaktır. Ancak bu durum, karın germe estetiğinden sonra asla gebe kalmayacaksınız anlamına gelmez, işlemden sonra doğum yapabilirsiniz. Yani aslında karın germe estetiği gebeliğe engel bir durum oluşturmaz, ancak yakın gelecekte böyle bir planlama varsa doğru olan karın germe ameliyatının gebelik sonrasına ertelenmesidir.

mini karın germe yazımızı okuyun.

Bölgesel incelme ve Selülit

Yüz Gençleştirme Bölgesel İncelme ve Selülit Tedavisinde Venüs Freeze Mucizesi

Yüz gençleştirme için kullanılan ameliyatsız yöntemlere talep son yıllarda gittikçe artan bir trend göstermektedir. Özellikle dolgu estetiği, botoks, iple yüz askılama, mezoterapi, PRP gibi yöntemlerle kombine edilebilen yani birlikte kullanılan radyofrekans ve fraksiyonel lazer uygulamaları derinin elastikiyet kazanması ve sıklaşmasını sağlamak anlamında son derece etkili anti aging uygulamaları olarak Estetik Tıp alanında hak ettiği yeri almıştır.

Bu yöntemlerden en sık kullanılan ve tüm dünyada etkin ve tercih edilen bir tedavi yöntemi olan Venüs Freeze, radyofrekans ve magnetik akımı birlikte kullanarak deri sıklaştırma ve gençleştirme etkisini yüz bölgesinde optimal şekilde ortaya çıkarır.

Irksal farklılıklar yanı sıra kültürümüzden kaynaklanan yaşam şeklimiz, pek çoğumuz için problem olan bölgesel deformasyonlar ve selülit olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle günümüz insanının oldukça sosyal bir yaşam tarzına sahip olması eski dönemlerde çokta problem edilmeyen bu iki durumun bugün pek çok bayan ve erkek için önemli bir stres faktörü olmasını sağlamıştır. Özellikle karın yağlanması, bel yağlanması, basen ve bacak yağlanması son derece rahatsız edici görünümlere sebep olmaktadır.

Bu konuda bir adım atmak sonuç almak isteyen tüm kişilerin öncelikle yaşam tarzlarını kontrol etmeleri ve gerekli değişiklikleri yapmaları muhakkak şarttır. Selülit ve bölgesel yağlanma ya sebep olan beslenme şeklinden uzak durulması, taze sebze, meyve tüketimine ağırlık verilmesi, 3 zararlı dediğimiz un, tuz ve şekerin hayatımızdan mutlak suretle çıkarılması ve tabiki hareketin, düzenli spor ve egzersizin hayatımızın parçası olması kaçınılmazdır. Aksi takdirde bu konuların hiçbirine özen göstermeden sadece cihaz ve mezoterapi gibi ygulamalardan medet ummak çokda gerçekçi olmayacak, zaman ve para kaybına sebep olacaktır.

dr.aesthetic olarak kliniğimizde selülit ve bölgesel incelme problemi olan hastalarımıza iki temel yöntemle hizmet vermekte ve son derece başarılı sonuçlar almaktayız. Venüs Freeze cihazı ile yaptığımız darbeli magnetik akım + multipolar radyofrekans uygulaması non invaziv bir yöntem olarak kullanılmakta iken yine klinik ortamında enjeksiyon yoluylauygulanan Mezoterapi-Lipoliz ise diğer bir etkin uygulamayı oluşturmaktadır.

Bölgesel incelme duayeni venüs freeze uygulaması

Multipolar radyofrekans ve darbeli magnetik akım uygulamasının ulaştığı son nokta olan venüz freeze, bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmış bir sistemdir. Diğer tüm zayıflama ve incelme sistemlerinden çok farklı bir teknoloji kullanmakta olan cihaz tüm Avrupa ülkelerinde büyük bir başarı ve beğeni kazanmıştır. Cihaz temel olarak yağ dokusunu eritirken, derinin sıklaşmasını sağlayıcı bir teknoloji kullanır. Haftada iki seans üzerinde toplamda 8-10 seanslık bir tedavi protokolü mevcuttur. Uygulama süresi bölgeye göre 30 ila 45 dk arasında değişmektedir. Uygulama sırasında bir el aparatı uygulama bölgesinde gezdirilir ve bir ısı artışı dışında hiçbir ağrı veya acı hissi oluşturmaz. Cihazın en önemli özelliklerinden bir diğeri elde edilen sonucun kalıcı olmasıdır.

Venüs Freeze aşağıdaki durumların tedavisinde başarılı bir şekilde kullanılır.

Anti-aging, yüz gençleştirme
Bölgesel zayıflama, selülit
– Bel inceltme , karın inceltme , basen inceltme
– Bacak inceltme , kol inceltme
– Liposakşın sonrası kontur düzeltilmesi ve derinin sıklaştırılması

Mezoterapi- lipoliz uygulaması

Mezoterapi yada Lipoliz uygulamasında amaca yönelik olarak yağ krıcı ve deri sıklaştırıcı özel moleküller, çok ince iğne uçları yardımıyla çok noktadan deri altına verilirler. Bu moleküllerin etkisi sonucu 6-8 seanslık uygulamalar sonrasında yağ dokusunun erimesi ve derinin sıklaşması ile bölgesel incelme sağlanmış olur. Son derece güvenli ve bilimsel bir yöntem olan mezoterapi uygulamaları sayesinde bölgesel incelme ve selülit tedavisinde başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Kliniğimizde lipoliz ve mezoterapi uygulamalarında tüm dünyada kabul görmüş markalı preparatlar tercih edilmektedir.

Venüs freeze ve mezoterapi (lipoliz) birlikte kullanılır mı?

Bu iki uygulama ayrı olarak başarılı sonuçlar vermekle birlikte, birarada kullanılmalarıda mümkündür. Kliniğimizde Doç.Dr Serkan Yıldırım tarafından geliştirilmiş olan protokoller ile, Venüs Freeze ve Mezoterapinin birlikte kullanılması sonucu Selülit ve Bölgesel Zayıflama da kısa sürede kalıcı ve etkin sonuçlar elde edilmektedir.

Venüs Freeze liposakşın sonrası kullanılır mı ?

Venüz Legacy yada venüs freeze Doç.Dr. Serkan Yıldırım tarafından özellikle liposakşın işlemi sonrasında deriyi sıklaştırmak ve yağ dokusunun homojenizasyonunu sağlamak amacıyla kullanılmaktadır ve liposakşının etkisini mükemmele taşımaktadır.

Venüs Freeze yüz gençleştirme ve anti aging amaçlı kullanılır mı ?

Radyofrekans uygulamalarının cilt elastikiyetini artırıcı, kollajen sentezini hızlandırıcı ve kolajen boyunu kısaltıcı etkilerinden faydalanılarak özellikle orta yüz ve alt yüz sarkmalarında ciltte ciddi bir toparlanma ve sıklaşma sağlanmaktadır. Yöntemin tamamen dışardan uygulanır oluşu, ağrı olmaması, hiçbir morluk şişlik vs gibi olumsuzluklara sebep olmadan sonuca gitmesi en önemli avantajıdır. Uygulama sonrası 3-6 ay içinde kollajen sentezi maksimuma ulaşır ve sıklaşma, anti aging etki bu dönemde en iyi seviyeye gelir.

Menu

Şimdi Arayın