iple yüz germe

 

İple Yüz Germe Estetiği – İple Yüz Asma

Günümüzde ameliyatsız estetik uygulamaları oldukça revaçta. Tüm dünyadaki istatistiklere  baktığımızda bu uygulamaların her geçen sene artış trendi gösterdiğini ve literatüre yeni uygulamalar eklendiğini görüyoruz. Bu uygulamalar bazen çok etkili olurken, bazen de etkinliğin gösterilmesi ve ispat edilmesi için bir sürenin geçmesi ve yüksek uygulama sayısına ulaşılması gerekiyor. İple yüz germe, iple yüz askılama yada onun bir versiyonu olan örümcek estetiği denilen işlemlerde uygun hastada kullanıldığı takdirde hastayı memnun edebilen bir yöntem.

iple yüz germe nedir ?

Aslında bu yöntem bugün kabaca 2 temel gruba ayrılır. Bunlardan bir tanesinde eriyen bir ipliğimiz vardır ve bu iplik üzerinde eriyen koniler yada kılçıklar bulunur. Yüzü askılamak istediğiniz vektörlere uygun olarak herbir yüz yarısı için 3-6 arası ip kullanarak asma işlemi yaparsınız. Eriyen iplik askılama işlemi yanısıra bir doku uyarılmasına sebep olarak yüzde sıklaşma sağlar.

İple yüz estetiğinin bir versiyonu olan ve farklı isimlerle popüler olan işlemde ise, çeşitli kalınlıklarda burgulu yada kendiliğinden tırtıklı ince dikişler, hiçbir askılama yapmadan belirli vektörler istikametinde deri altına bir iğne yardımıyla bırakılır. Her bir yüz yarısına ihtiyaca bağlı olarak 20-60 arası ip bırakılması genellikle yeterli olmaktadır. bu iplikler erirken oluşan enflamasyon kollajen sentezini uyarmakta ve kısmen geçici bir cilt sıklaşması sağlanmaktadır.

İple yüz estetiği ağrılı bir işlemmidir ?

iple yüz germe estetiği  yada iple yüz asma; ofis koşullarında yapılabilen uygulamalardır. Yüzünüze uygulanacak uyuşturucu kremler ve özel soğutucular sayesinde son derece konforlu bir süreç sağlanır, ağrı hissedilmez. Uygulama sırasında sterilite koşullarına özen gösterilmesi gerekir.

İşlem sonrası şişme morluk olur mu ?

İple yüz estetiği yada iple yüz asma işlemleri minimal invaziv prosedürler olup, işlem sonrasında morluk görülmesi sık karşılaşılan bir durum değildir. Kısmi bir ödem genellikle olmakla birlikte, soğuk uygulaması ile genellikle 4-6 saat içerisinde şişlikler tamamen geçer.

Hangi hastalar iple yüz germe ve iple yüz asma estetiği için uygundur ?

Genellikle 45 yaş altı, yüzünde ılımlı bir sarkma olan ve beklentisi gerçekçi olan tüm hastalara bu yöntem katkı sağlar. Daha ileri yaştaki hastalarda ise ancak ılımlı beklentiler dahilinde uygulama yapılabilir. Ancak unutulmaması gereken nokta iple yüz germe estetiğinin bir mucize olmadığıdır. Bu noktada işlemden ne beklediğiniz ve işlemin size nasıl bir katkı sağlayacağı Estetik Cerrahınızla çok iyi tartışılmalı ve analiz edilmelidir.

İple yüz estetiği nin kalıcılık süresi nedir ?

İple yüz germe ve iple yüz asma estetiğinin kalıcılığı kişiden kişiye ve uygulamaya bağlı olarak değişim göstermekle birlikte 18-24 aylık bir kalıcılıktan bahsedilebilir.

İple yüz estetiği diğer ameliyatsız estetik yöntemleriyle birlikte kullanilabilir mi ?

İple yüz asma veya iple yüz germe estetiği; dolgu, botoks, kimyasal peeling, mezoterapi, fraksiyonel lazer, radyofrekans gibi tüm diğer estetik yöntemlerle birlikte kullanılabilir. Zaten etkili ve doğru bir tedavi için bu yöntemlerin birlikte kullanılması büyük önem taşımaktadır.

İple yüz germe estetiğini kim yapar ?

Bu işlem yüz anatomisine son derece hakim olan Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi uzmanları tarafından yapılmalıdır. Aksi takdirde birtakım olumsuz sonuçlarla karşılaşılabilir.  Yüz bölgesi hepimiz için son derece önemlidir ve doktor seçiminde özen gösterilmesi gerekir.

Ameliyatsız Yüz Estetiği


Ameliyatsız Yüz Estetiği – Yüz Gençleştirme

Günümüz insanının sosyal aktivitelerindeki artış ve uzayan insan ömrü, ilerleyen yaşlardaki yüz estetiği uygulamalarına ola ilgiyide artırmıştır. artık bir lüks olmaktan çıkmış olan daha çok sosyal yaşantının bir gereği olarak kabul edilen estetik ameliyatlar, her zaman bireyler tarafından kabul görmeyebilir. Burada bazen ameliyatın yarattığı radikal değişim, bazen operasyon sonrası toparlanma süreci, bazende operasyon riskleri kişileri estetik ameliyatlardan uzaklaştırıp, küçük ama etkili dokunuşlar olarak nitelendirdiğimiz ameliyatsız estetik yöntemlerine kanalize etmektedir. Biz estetik cerrahların bu noktada başvurabileceği pekçok alternatif yöntem mevcuttur. Bir cerrah olmanın getirdiği avantajları kullanarak bu küçük ama çok etkili müdahaleler ile adeta harikalar yaratabiliriz.
Bu yöntemler tek başına kullanılabileceği gibi çoğu zaman birikte kulllanılmaları ile çok daha etkili sonuçlar sağlanmaktadır. burada kişinin beklentisinin belirlenip, ihtiyaçlarına göre uygun olan protokolün belirlenmesinde kişisel tecrübelerim ve sanatsal bakış açısıönem kazanır. Ameliyatsız estetik uygulamalarının ofis ortamında, 5-10 dk içerisinde gerçekleştirilmesi, herhangibir ağrı, sızıya sebep olması ve işlem sonrasında kişilerin normal hayatlarına devam etmesi bu yöntemleri cazip kılar. Bu yöntemler içerisinde en etkin olanları aşağıda inceleyebiliriz.

Botoks enjeksiyonu

Yüz estetiğinde Botoks enjeksiyonu bugün için artık neredeyse tıpta aspirin benzeri bir kullanım alanına sahiptir. Özellikle estetik cerrahideki geniş ve etkin kullanım alanı ürünün popülarite kazanmasındaki en önemli unsurlardan birisidir.
Botoks uygulama bölgesindeki kasları 4-6 aylık sürelerde bloke ederek etkisini gösterir.Uygulama sonrasında 3. günde etki başlar ve 1 haftada maksimum sonuç gözlenir. Aktif
mimik kırışıklıklarını gidermede son derece güvenli bir preparat olan botoks enjeksiyonları ile 1-2 dk lık bir uygulama sonrası göz çevresi, alın, kaş arası, dudak üstü kırışıklıklardan kurtulursunuz.
Doç.Dr. Serkan Yıldırım tarafından yapılan botoks uygulamasında kişisel deneyim ve tecrübeye dayanarak, doğal görünümünüzü bozmadan sizi daha genç ve canlı gösterecek dozlar, klasik noktalardan farklı noktalara enjekte edilmektedir. Yani aslında botoks enjeksiyonunda Dr. Yıldırımʼın kendi yaklaşımı sayesinde çok daha doğal gençleşmeler sağlanmaktadır. Bunun yanısıra ileri botoks uygulamaları ile, kaş kaldırma, boyun bantları tedavisi, ağız köşesinin yükseltilmesi yine hastalarımıza sıklıkla uygulanan işlemler arasında yer alır. Diğer taraftan botoks enjeksiyonu ile önemli sağlık sorunu olan migren tedavisinde ve aşırı koltuk altı terlemesinin önlenmesinde kliniğimizde çok yüksek oranda hasta memnuniyeti sağlanmaktadır.

Dolgu enjeksiyonu

Ameliyatsız yüz estetiği yöntemlerinin vazgeçilmezlerinden bir diğeri dolgu enjeksiyonlarıdır. Botoks enjeksiyonları ile giderilen mimik kırışıklıklarının bulunduğu alanlarda kalıcı çizgilenmeler göze çarpar. Yada yüzün farklı bölgelerinin birleşim yerlerinde yaş ve mimiklere bağlı olarak derin kıvrımlar meydana gelir.Göz çevresi kırışıklıklar yada burun yanak bileşimi kıvrımı buna örnektir. Dolgu maddelerini bu alanlara enjekte ederek bu kıvrımların derinliğinin hafifletilmesi yada çizgilerin ortadan kaldırılması mümkündür.
Vücudumuzda yaygın olarak bulunan bir protein olan Hyaluronik Asitten üretilmiş bu dolgu maddelerinin neredeyse hiçbir alerjik reaksiyonları bulunmaz. Hazırlanış şekli ve molekülün kalınlığına göre 6 ay ile 18 ay arası kalıcılığı olan dolguların uygulaması ofis şartlarında, yaklaşık 10dk. da gerçekleştirilir. İşlem sonrası normal yaşantınıza devam edersiniz. Burada özellikle kaş arası ve göz çevresi uygulamalarında botoks ile dolgu enjeksiyonlarının birlikte kullanılmasının çok daha etkin sonuçlar sağladığını hatırlatmak gerekir.
Dolgu enjeksiyonları ile kırışıklık gidermenin yanısıra yüzün anatomik bölgelerine hacim kazandırmak, dolgunlaştırmak mümkündür. Bu kapsamda dolgu enjeksiyonları ile dudak büyütme, elmacık kemiği büyütme, yanak dolgunlaştırma uygulamaları başarılı bir şekilde kliniğimizde gerçekleştirilmektedir. İleri bir teknik beceri gerektiren göz altı çukurların tedavisinde Doç.Dr. Serkan Yıldırım tarafından dolgu uygulamaları ile son derece başarılı sonuçlar elde edilmektedir.

Fraksiyonel lazer (Er-Yag Lazer) ile yüz estetiği

Ameliyatsız yüz estetiği uygulamaları içerisinde fraksiyonel lazer tedavileri önemli bir yere sahiptir. Fraksiyonel Er-Yag lazer uygulaması ile yüzünüzdeki kırışıklıkların giderilmesi, deri altı kollajen doku sentezini uyarılması sonucu deri ve deri altı dokuda sıklaşma ve cildin parlak-canlı bir görünüme kavuşması sağlanmış olur. Yüz bölgesindeki hafif güneş lekelerinin silinmesi ve gözeneklerin sıklaşmasıda yine bu yöntemin önemli avantajları arasındadır.

Fraksiyonel lazer uygulamaları sayesinde işlem sonrasında iyileşme süresi 3-4 gün gibi kısa sürelere çekilmiştir. Uygulama derinliğine bağlı olarak 12-24 saat süren bir kızarıklık, ardından gelen hafif bir pullanma ve 3-5 gün arasında cildin yenilenmesi tamamlanmış olacaktır. Fraksiyonel lazer uygulamaları, klasik yüz gençleştirme lazer uygulamalarına oranla son derece güvenli ve konforlu uygulamalardır.Tüm yüz-boyun gençleştirme işlemlerinin yanısıra, sadece dudak veya göz kenarı(kaz ayakları) çizgileri, göz altı morlukların giderilmeside bu tedaviyle mümkündür. Lazerle yüz gençleştirme de kullanılan diğer yöntemlerle herhangibir olumsuz etkileşime sahip değildir ve birlikte kullanılabilirler. Kullanılan farklı parametreler sayesinde hiç soyulma dönemi olmadan sadece derin dokunun sıklaştırılması ve bu şekilde özellikle alt yüz ve boyun sarkmalarının giderilmeside bu yöntemle mümkün olmaktadır.

Venüs Freeze (darbeli manyetik akım ve multipolar radyofrekans)

Yaşlanmayla birlikte yüzümüzde meydana gelen değişimlerin çok büyük kısmını elastikiyetini kaybetmiş olan deri ve deri altı dokunun yerçekimine karşı direncini kaybetmesi ve yüz dokularının aşağıya doğru sarkması oluşturur. Bunun yanısıra derinin ıyağ dokusunun incelmesi, derinin nem kaybı ve kırışıklıkların derinleşmeside diğer faktörlerdir.
Radyofrekans ve magnetik akımı birlikte kullanan Venüs Freeze teknolojisi sayesinde kollajen sentezi artar, bunun yanında deri elastikiyeti ve kanlanmasınında artırıldığıgösterilmiştir. Artmış kan akımı ve damarlanma sayesinde büyüme faktörlerinin sentezi yoğunlaşır böylelikle bir yeniden onarım ve yapılanma sürecide başlatılmış olur.
Dolayısıyla ameliyatsız bir yöntemle deri elastikiyetinde artış, kırışıklıklarda azalma, yüz ovalitesinin yeniden kazanılması ve yüz derisinin daha nemli ve canlı gözükmesi sağlanmış olur. Tüm bu kazanımlar için haftada iki seanstan toplamda 4 haftalık bir uygulama yeterli olmaktadır. Venüs Freeze uygulamasının bu kazanımları yüz-boyun ve dekolte bölgesinde kusursuz bir anti-aging sonucu sağlamaktadır.
Yüz estetiği amaçlı Venüs Freeze uygulaması mezolifting, prp, botox, dolgu yöntemleri ile kombine edilebilir ve böylelikle neredeyse yüz germe operasyonuna yakın sonuçlar elde eidilir. Elde edilen sonuçların son derece doğal olması, uzun kalıcılık süresi ve işlem sırasında yada sonrasında hastaya hiçbir sıkıntı yaratmaması yöntemin en büyük avantajıdır.

PRP (platelet rich plasma – trombositten zengin plazma)

Vücudumuz aslında hiç durmadan çalışan bir fabrika gibidir. Bu fabrikada yıpranan ve hasar gören dokuların tamiratı ve onarımı için devamlı çalışan hücreler bulunur. Büyüme faktörleri bu onarım ve bakım işlevinin en önemli parçalarıdır. Adeta gençlik aşısı olarak nitelendirebileceğimiz bu özel proteinler tıbbın diğer alanlarında iyileşmeyen yaraların kapanması, eklem içi kıkırdak harabiyetinin onarılması gibi pekçok hastalığın tedavisinde başarıyla kullanılmaktadır.
Estetik alanında bu büyüme faktörlerinin kullanılması ise son yıllarda gündeme gelmiştir.Kendi kanınızdaki yenilenme gücü olarak adlandırabileceğimiz bu uygulama için 8-10ml lik kan tüplerine kişinin kanı alınır ve santrifüj edilir. Santrifüj sonrası büyüme faktörlerinden son derece zengin bir plazma sıvısı elde edilir. Bu sıvını mezoterapi tekniğinde olduğu gibi çok ince iğneler ile yüz derisi altına enjekte edilmesiyle yüz derisinde bir yeniden onarım ve yapılanma süreci başlatılmış olur. Anti-aging amaçlı PRP uygulamalarında 15 günlük aralıklarla yapılacak toplam 3 seanslık bir kür uygulaması yeterli olmaktadır. Böyle bir uygulamanın genelikle 2 yıllık aralıklarla tekrarlanması tavsiye edilmektedir. 3 seanslık bir kürden yaklaşık 6-8 hafta sonra sonuç görülmeye başlanır. Yüz derisinde elastikiyet artışı, derinin daha canlı ve nemli durması, leke problemlerinin hafiflemesi, kırışıklıkların azalmasıyöntemin sağladığı kazanımlardır.
PRP uygulamasında dışarıdan farkedilen değişikliklerin çok daha ötesinde bir onarım süreci yaşanmaktadır. Yaşlılık ve çevresel faktörlere bağlı olarak hasar gören yüz-boyun derisindeki tüm olumsuzlukların giderildiği bu süreçte aslında uzun vadeli kazanımlar söz konusudur.PRP uygulamalarında elde edilecek başarı için kullanılacak kitin kalitesi son derece önem taşımaktadır, zira elde edilen büyüme faktörü oranı direkt olarak kullanılan kitle alakalıdır.Kliniğimizde PRP nin mucidi Regenlab firmasına ait kitler kullanılmaktadır. PRP uygulaması botox, dolgumezolifting gibi diğer ameliyatsız estetik uygulamaları ile birlikte kullanıldığında elde edilecek sonuçlar çok daha etkili ve kalıcı olmaktadır.Kliniğimizde ıuyguladığımız özel protokoller ile mezolifting ve Venüs Freeze uygulamaları ile kombine edilen PRP tedavilerinin sonuçları oldukça etkileyicidir.

Mezolifting

Fransız ekolünün tıp dünyasına tanıtmış olduğu mezoterapi-mezolifting uygulamaları artık günümüzde ameliyatsız estetik yöntemlerinin vazgeçilmez unsurlarından birisi haline gelmiştir. Yoğun bir bakım süreci olarak adlandırabileceğimiz mezolifting uygulamalarında, deri ve deri altı dokunun ihtiyacı olan pekçok protein, aminoasit, mineral, vitamin ve büyüme faktörü çok noktadan direkt olarak deri altına verilir. Özellikle kısa sürede sonuç almak isteyen bireyler için daha ideal olan yöntemde 1-2 haftalık aralıklarla 4 seanslık bir kür uygulaması ve ardından 3 ay süreyle ayda bir uygulama yapılması yeterli olmaktadır.Genellikle bu tedavi protokolünün 18 ayda bir tekrarlanması önerilir.
Mezolifting uygulaması sonrasında yüz ve boyundaki sarkmaların hafiflediği, derinin sıklaştığı, kırışıklık ve çizgilerin azaldığı yada kaybolduğu gözlenir. Ayrıca kullanılanürünlerin nem artırıcı özelliği nedeniyle daha parlak ve canlı bir cilt görünümü sağlanmış olur.
Mezolifting yöntemi diğer ameliyatsız yüz estetiği uygulamaları ile birlikte uygulandığında daha etkili ve kalıcı sonuçlar elde edilmektedir. Kliniğimizde tüm dünyada bilinen Inno – Tds markalı anti aging ve sıklaştırma etkili mezolifting uygulamaları yanında, kullanılmaya başlandığı günden bu yana büyük sükse yaratan Fransız Jalupro mezolifting ürünleri tercih edilmektedir.

Kimyasal peeling

Kimyasal peeling yüz derisinin üst katmanlarının birtakım solüsyonlar aracılığıyla kontrollü olarak hasarlanması ve alttan yeni doku ve hücre sentezinin başlatılması işlemidir.
Kullanılan peeling materyaline ve konsantrasyonuna göre kimyasal peelingler hafif, orta ve derin olarak sınıflandırılır. Kliniğimizde orta ve derin peeling uygulamaları Doç.Dr Serkan Yıldırım tarafından son derece güvenli ve etkin bir biçimde kullanılır. Peeling uygulamaları ile cildinizin canlanıp parladığını, ince kırışıklıkların hafiflediğini ve azaldığını göreceksiniz.
5-10 dk lık bir ofis uygulaması olan kimyasal peeling sonrası dikkat edilmesi gereken önemli iki nokta cildin yoğun bir şekilde nemlendirilmesi ve güneş ışınlarından çok iyi bir korunma sağlanmasıdır. Anti aging amaçlı olarak uygulanan meyve asidi türevlerinden oluşan hafif peelinglerde 4-6 seanslık uygulamalar yeterli olur iken, TCA gibi dahe derin peeling uygulamalarında ise 1-2 seanslık kürler yeterli olmaktadır. Burada hangi tür peeling uygulaması yapılacağına karar verilirken, kişinin cilt tipi, uygulamanın yapılacağı mevsim ve uygulamadan beklentiler çok iyi değerlendirilmelidir.
Derin peeling sonrası yaklaşık 1 hafta süreyle deride ciddi bir kabuklanma ve soyulma olurken, yüzeyel peelingde bu soyulma çok göze batmayacak yoğunlukta olmaktadır.Tabiki bu dezavantaja oranla derin peeling sonrası görülen değişim çok daha etkileyici olur. Anti aging amaçlı peeling uygulamaları sonrası deride artan kollajen sentezi ve yeni hücre oluşumu nedeniyle daha canlı ve sıklaşmış bir yüz-boyun derisi elde edilir. Bunun yanısıra yüzdeki lekelerin giderilmesi, gözeneklerin sıklaşması, akne izlerinin hafiflemesi ve derinin yağ dengesinin sağlanması peeling sonrası elde edilen öenmli kazanımlardır.Yüz gençleştirme amacıyla yapılan kimyasal peeling işlemleri dolgu, botoks, prp gibi diğer anti aging işlemleri ile birlikte kullanıldığında çok daha etkin sonuçlar elde edilmektedir.Kişinin ihtiyaçlarına göre uygun olan protokollerin belirlenmesi ve hangi kombinasyonların kullanılacağına karar verilmesi önemlidir.

DermaRoller tedavisi

Dönen bir aparatın ucuna yerleştirilmiş çok ince kılcal iğnelerin, aparatın deride farklı yönlerde gezdirilmesi ile gözle görülemeyen kanallar açması ve ardından bu kanallar aracılığıyla deriye uygulanan özel serumların hızla ve etkin bir biçimde deri altına geçerek etki göstermesi şeklinde özetlenebilecek bir uygulamadır.
Son yıllarda ameliyatsız yüz estetiğinde popülarite kazanan DermaRoller tedavisinde iki temel amaç gözlenmektedir.Bu amaçlardan birinci ve asıl olanı açılan mikro kanallar nedeniyle deri ve deri altı dokuda yeniden bir iyileşme süreci, hücre ve doku sentezinin başlatılmasıdır. İkinici amaç ise deri yüzeyinden uygulanan ve normalde etkisi sınırlı olan büyüme faktörlü özel serumların bu kanallar aracılığıyla derialtına yoğun bir biçimde nüfuz etmesi ve çok daha yüksek bir etki sağlanmasıdır.
DermaRoller tedavisinde kullanılan aparatların iğne boyları 0,5 ile 2,5mm arasında değişmektedir. Kılcal iğnelerin uzunluğu arttıkça uygulama sırasında ağrı oluşma ihtimali artarken, elde edilen sonuç daha etkili ve dramatik olmaktadır. Bu durumlarda ağrı kesici krem ve buz uygulamaları ile hasta konforu en üst düzeyde tutulur. Yapılan bilimselçalışmalar ile, Roller tedavisi sonrasında kollajen sentezinin arttığı, deri elastikiyetinin iyileştiği, derinin sıklaştığı, dermis kalınlığının arttığı, kan akımı ve yeni damarlanmanın arttığı, dokuda bulunan büyüme faktörlerinin çoğaldığı gösterilmiştir.Tüm bunların sonucunda uygulama sonrasında daha sıkı, canlı ve parlak bir cilt görünümü sağlanırken, lekelerin azaldığı, kırışıklıkların giderildiği, göz altı morlukların hafiflediği yada kaybolduğu gözlenmektedir.
Roller tedavisinde bir kür 1-2 hafta aralıklarla uygulanan 6-8 seanstan oluşmaktadır. Uygulama süresi 20 ile 30dk arasında değişmektedir. İşlem sonrası yüzde hafif bir kızarıklık ve ödem olabilir ancak 1-2 saat içerisinde bu kızarıklık ve ödem tamamen düzelir. Roller tedavisi sonrası kişinin normal hayatını kısıtlayıcı herhangibir durum oluşmaz.

Ameliyatsız Estetik

ameliyatsız estetik,yüz gençleştirme,intracell, yüz estetiği, altın iğne, ameliyatsız estetik, ameliyatsız yüz estetiği, anti aging, botoks, botoksla kaş kaldırma, botoksla kırışıklık tedavisi, botox, botoxla kaş kaldırma, boyun kırışıklıkları, burun dolgusu, dermaroller, dolgu, dudak çizgileri, dudak dolgusu, er yag lazer, erbium lazer, fraksiyonel lazer, göz altı morluk, intracell, kaz ayakları tedavisi, kimyasal peeling, kırışıklık tedavisi, lazerle yüz gençleştirme, mezolifting, mezoterapi, prp, prp tedavisi, ulterapy, yanak dolgusu, yanak sarkmaları, yüz gençleştirme, yüz mezoliftingi, yüz dolgusu, hyaluronik asit, somon dna sı, mezolifting, mezolifting ücreti, dolgu ücreti, botoks ücreti, botoks fiyatı, mezolifting fiyatı, prp fiyatı, prp ücreti, prp seans ücreti, prp seans fiyatı, kimyasal peeling ücreti, kimyasal peeling fiyatı, kimyasal peeling ücreti, kimyasal peeling fiyatı,botox, botoks, kırışıklık tedavisi,alın kırışıklıkları, kaş kaldırma, botoksla kaş kaldırma, botoksla kırışıklık tedavisi, botoksla alın germe, botoxla alın germe, botoxla kırışıklık tedavisi, botoxla migren tedavisi, migren tedavisi, botox enjeksiyonu, botoks injeksiyonu, botox injeksiyonu, botoks tedavisi, botoksla kaz ayağı tedavisi, anti aging, anti-aging, botoks fiyat, botox fiyat,çin botoksu,erbium lazer,fraksiyonel erbium lazer,er yag lazer,fraksiyonel er yag lazer,fraxel,fraxel seans ücreti,fraxel ücreti, fraksiyonel lazer, lazerle cilt gençleştirme, fraksiyoel lazerle kırışıklık tedavisi,lazerle kırışıklık tedavisi, kırışıklık tedavisi, fraksiyonel lazerle yüz gençleştirme,ameliyatsız yüz gençleştirme, leke tedavisi, lazerle leke tedavisi, lazerle ben aldırma, et beni teavisi, ben aldırma, et beni aldırma, lazerle ben yaktırma, lazerle ben aldırma,çatlak tedavisi, lazerle çatlak tedavisi, karın çatlakları tedavisi,lazerle karın çatlakları tedavisi,fraksiyonel lazerle çatlak tedavisi,fraksiyonel lazer ücreti,fraksiyonel lazer fiyatı,deri çatlakları tedavisi, lazerle yüz gençleştirme, fraksiyonel lazerle cilt sıklaştırma,lazerle cilt sıklaştırma,göz altı morluk, göz altı morluk tedavisi,fraksiyonel lazerle göz altı morluk tedavisi, lazerle göz altı morluk tedavisi, sivilce izi tedavisi, fraksiyonel lazerle sivilce izi tedavisi,lazerle sivilce izi tedavisi, hipertrofik skar tedavisi,dudak dolgu fiyatları,yüz dolgu fiyatları,yüze dolgu fiyatları,estetik dolgu fiyatları,göz altı dolgusu,dudak dolgunlaştırma yöntemleri,dudak büyütme yöntemleri,dudak kalınlaştırma yöntemleri,estetik dolgu,yüze dolgu,botoks dolgu,dudak silikonu,dudak büyütme yöntemleri,dudak silikon ücretleri,dudak silikon ücreti,dolgu ücretleri,dolgu fiyatları,radiesse dolgu,juvederm dolgu,elmacık kemiği dolgusu,elmacık dolgusu,yüz dolgusu nasıl yapılır,kalıcı dudak dolgusu,kalıcı dudak dolgusu nasıl yapılır,kalıcı dolgu zararlımı, yüz dolgusu zararlımı,yüz dolgusu fiyatları,yüz dolgusu zararları,yanak dolgusu nasıl yapılır,yüz dolgusu istanbul,yanak dolgusu istanbul,dudak dolgusu istanbul,burun dolgusu istanbul,yanak dolgu fiyatları,yanak dolgusu fiyatları,dudak dolgu,dudak dolgunlaştırma,dudak kalınlaştırma,dudak dolgu fiyatları,dudak dolgusu fiyatları,dolgu, dolgu enjeksiyonu, yüze dolgu, yüze dolgu enjeksiyonu, hyaluronik asit, hyaluronik asit enjeksiyonu, yüze hyaluronik asit enjeksiyonu, dudak büyütme, dudağa dolgu, dolgu ile dudak büyütme, dolgu ile elmacık büyütme, dolgu estetiği, yüze dolgu estetiği, elmacık büyütme estetiği, dolgu ile burun estetiği, ameliyatsız yüz estetiği, ameliyatsız yüz gençleştirme, sivilce izi tedavisi, çene ucu büyütme, çene ucu dolgusu, ameliyatsız burun estetiği, dolgu fiyat, yüz dolgusu fiyat, dudak dolgusu fiyatı,yanak dolgusu,dudak dolgusu,burun dolgusu, fraksiyonel lazerle yara izi tedavisi,fraksiyonel lazerle iz tedavisi,lazerle iz tedavisi, yanık izi tedavisi, lazerle yanık izi tedavisi, lazerle cilt soydurma, ameliyatsız cilt genlçleştirme,kimyasal peeling, kimyasal piylink, sivilce tedavisi, sivilce izi tedavisi, anti-aging, anti aging, yüz gençleştirme, akne tedavisi, leke tedavisi, güneş lekesi tedavisi, TCA peeling, meyve asidi piylinkleri, derin peeling, yüzeyel peelink, mavi peeling, peelingle sivilce tedavisi, melasma, melasma tedavisi, kimyasal peelig ücreti,kimyasal peeling fiyat, kimyasal peeling doktoru, piylink fiyat,leke tedavisi,glikolik asit peeling,lazer epilasyon, alexandrite epilasyon, aleksandır lazer epilasyon, anadolu yakası lazer epilasyon, kadıköy lazer epilasyon, göztepe lazer epilasyon, en iyi lazer epilasyon, lazer epilasyon merkezi, IPL, IPL epilasyon, kalıcı epilasyon, alexandr epilasyon, lazer epilasyon merkezi, doktorlu lazer epilasyon, lazer epilasyon zararlımıdır?, lazer epilasyon kimlere yapılır, lazer epilasyon ücretleri,lazer epilasyon seansları,gebelikte lazer epilasyon,epilasyon merkezi,lazer epilasyon merkezi,aleksandrayt lazer epilasyon,alexandrite lazer epilasyon,prp tedavisi, prp uygulaması, prp yöntemi,drakula tedavisi, drakula yöntemi, yüz gençleştirme, ameliyatsız yüz estetiği, prp fiyatı, prp tedavisi fiyatı, anti aging, anti-aging, büyüme faktörleri, plazma tedavisi, kırışıklık tedavisi, leke tedavisi, sivilce izi tedavisi, gençlik aşısı, prp fiyat, prp tedavisi fiyat,mezoterapi, mezolifting, ameliyatsız yüz estetiği, ameliyatsız yüz gençleştirme, ameliyatsız estetik, anti-aging, anti aging, cilt sıklaştırma, kırışıklık tedavisi, yüz toparlama, bölgesel incelme, selülit tedavisi, sellülit tedavisi, mezoterapi doktoru, mezoterapi fiyat,vitamin enjektesi,yüze vitamin enjektesi,jalupro,hyaluronik asit,mezolifting ücreti,mezooterapi fiyatı,mezolifting kaç seans yapılır,mezoterapi kaç seans yapılır,estetik cerrahi, estetik cerrah

Estetik Cerrahi

estetik cerrahi,estetik cerrahi nedir,en iyi estetik cerrahi merkezi,en iyi estetik cerrah,estetik cerrah,en ünlü estetik cerrah,estetik cerrahi doktoru,estetik cerrahi uzmanı,burun estetiği,estetik cerrahi günahmı,estetik cerrahi harammı,estetik ameliyat,estetik ameliyat zararlımı,meme estetiği,karın estetiği,dudak estetiği,kol estetiği,bacak estetiği,göz kapağı estetiği,kulak estetiği,göğüs estetiği,genital estetik,estetik ameliyat ücretleri,estetik ameliyat kampanyası,ucuz estetik ameliyat,uygun estetik ameliyat,estetik ameliyat fiyatı,estetik ameliyat ücreti,estetik ameliyat ne kadar,yüz estetiği,yüz dolgusu,ücreti,fiyatı,istanbul,anadolu yakası,kadıköy,saç ekimi,saç ekimi doktoru,doktoru,kaş ekimi,saç mezoterapisi,liposakşın,yağ enjeksiyonu,ne kadar,nasıl,nasıl yapılır,nedir,sonrası,ne zman,ne kadar sürer,ameliyatı,estetik ameliyatı,burun,kulak,göz kapağı,karın,meme,göğüs,jinekomasti,sebepleri,tedavisi,dudak,kaş,bacak kol,popo,estetiği,karın çatlakları,göğüs sarkması,meme sarkması,deri çatlakları,sivilce izi,kırışıklık,lazer,fraksiyonel lazer,kılcal,lazerle,yüz gençleştirme,leke,kimyasal peeling,epilasyon,damar,iple,ameliyatsız estetik,taksitle,burun ucu,ben,et beni,aldırma,yaktırma,alımı,alım,tedavisi,fraksiyonel lazerle,fraksiyonel lazer,cilt sıklaştırma,istanbul,

Ameliyatsız Yüz Gençleştirme


Ameliyatsız Yüz Estetiği – Ameliyatsız Yüz Gençleştirme

Günümüz insanının sosyal aktivitelerindeki artış ve uzayan insan ömrü, ilerleyen yaşlardaki yüz estetiği uygulamalarına ola ilgiyide artırmıştır. artık bir lüks olmaktan çıkmış olan daha çok sosyal yaşantının bir gereği olarak kabul edilen estetik ameliyatlar, her zaman bireyler tarafından kabul görmeyebilir. Burada bazen ameliyatın yarattığı radikal değişim, bazen operasyon sonrası toparlanma süreci, bazende operasyon riskleri kişileri estetik ameliyatlardan uzaklaştırıp, küçük ama etkili dokunuşlar olarak nitelendirdiğimiz ameliyatsız estetik yöntemlerine kanalize etmektedir. Biz estetik cerrahların bu noktada başvurabileceği pekçok alternatif yöntem mevcuttur. Bir cerrah olmanın getirdiği avantajları kullanarak bu küçük ama çok etkili müdahaleler ile adeta harikalar yaratabiliriz.
Bu yöntemler tek başına kullanılabileceği gibi çoğu zaman birikte kulllanılmaları ile çok daha etkili sonuçlar sağlanmaktadır. burada kişinin beklentisinin belirlenip, ihtiyaçlarına göre uygun olan protokolün belirlenmesinde kişisel tecrübelerim ve sanatsal bakış açısıönem kazanır. Ameliyatsız estetik uygulamalarının ofis ortamında, 5-10 dk içerisinde gerçekleştirilmesi, herhangibir ağrı, sızıya sebep olması ve işlem sonrasında kişilerin normal hayatlarına devam etmesi bu yöntemleri cazip kılar. Bu yöntemler içerisinde en etkin olanları aşağıda inceleyebiliriz.

Botoks enjeksiyonu

Yüz estetiğinde Botoks enjeksiyonu bugün için artık neredeyse tıpta aspirin benzeri bir kullanım alanına sahiptir. Özellikle estetik cerrahideki geniş ve etkin kullanım alanı ürünün popülarite kazanmasındaki en önemli unsurlardan birisidir.
Botoks uygulama bölgesindeki kasları 4-6 aylık sürelerde bloke ederek etkisini gösterir.Uygulama sonrasında 3. günde etki başlar ve 1 haftada maksimum sonuç gözlenir. Aktif
mimik kırışıklıklarını gidermede son derece güvenli bir preparat olan botoks enjeksiyonları ile 1-2 dk lık bir uygulama sonrası göz çevresi, alın, kaş arası, dudak üstü kırışıklıklardan kurtulursunuz.
Doç.Dr. Serkan Yıldırım tarafından yapılan botoks uygulamasında kişisel deneyim ve tecrübeye dayanarak, doğal görünümünüzü bozmadan sizi daha genç ve canlı gösterecek dozlar, klasik noktalardan farklı noktalara enjekte edilmektedir. Yani aslında botoks enjeksiyonunda Dr. Yıldırımʼın kendi yaklaşımı sayesinde çok daha doğal gençleşmeler sağlanmaktadır. Bunun yanısıra ileri botoks uygulamaları ile, kaş kaldırma, boyun bantları tedavisi, ağız köşesinin yükseltilmesi yine hastalarımıza sıklıkla uygulanan işlemler arasında yer alır. Diğer taraftan botoks enjeksiyonu ile önemli sağlık sorunu olan migren tedavisinde ve aşırı koltuk altı terlemesinin önlenmesinde kliniğimizde çok yüksek oranda hasta memnuniyeti sağlanmaktadır.

Dolgu enjeksiyonu

Ameliyatsız yüz estetiği yöntemlerinin vazgeçilmezlerinden bir diğeri dolgu enjeksiyonlarıdır. Botoks enjeksiyonları ile giderilen mimik kırışıklıklarının bulunduğu alanlarda kalıcı çizgilenmeler göze çarpar. Yada yüzün farklı bölgelerinin birleşim yerlerinde yaş ve mimiklere bağlı olarak derin kıvrımlar meydana gelir.Göz çevresi kırışıklıklar yada burun yanak bileşimi kıvrımı buna örnektir. Dolgu maddelerini bu alanlara enjekte ederek bu kıvrımların derinliğinin hafifletilmesi yada çizgilerin ortadan kaldırılması mümkündür.
Vücudumuzda yaygın olarak bulunan bir protein olan Hyaluronik Asitten üretilmiş bu dolgu maddelerinin neredeyse hiçbir alerjik reaksiyonları bulunmaz. Hazırlanış şekli ve molekülün kalınlığına göre 6 ay ile 18 ay arası kalıcılığı olan dolguların uygulaması ofis şartlarında, yaklaşık 10dk. da gerçekleştirilir. İşlem sonrası normal yaşantınıza devam edersiniz. Burada özellikle kaş arası ve göz çevresi uygulamalarında botoks ile dolgu enjeksiyonlarının birlikte kullanılmasının çok daha etkin sonuçlar sağladığını hatırlatmak gerekir.
Dolgu enjeksiyonları ile kırışıklık gidermenin yanısıra yüzün anatomik bölgelerine hacim kazandırmak, dolgunlaştırmak mümkündür. Bu kapsamda dolgu enjeksiyonları ile dudak büyütme, elmacık kemiği büyütme, yanak dolgunlaştırma uygulamaları başarılı bir şekilde kliniğimizde gerçekleştirilmektedir. İleri bir teknik beceri gerektiren göz altı çukurların tedavisinde Doç.Dr. Serkan Yıldırım tarafından dolgu uygulamaları ile son derece başarılı sonuçlar elde edilmektedir.

Fraksiyonel lazer (Er-Yag Lazer) ile yüz estetiği

Ameliyatsız yüz gençleştirme uygulamaları içerisinde fraksiyonel lazer tedavileri önemli bir yere sahiptir. Fraksiyonel Er-Yag lazer uygulaması ile yüzünüzdeki kırışıklıkların giderilmesi, deri altı kollajen doku sentezini uyarılması sonucu deri ve deri altı dokuda sıklaşma ve cildin parlak-canlı bir görünüme kavuşması sağlanmış olur. Yüz bölgesindeki hafif güneş lekelerinin silinmesi ve gözeneklerin sıklaşmasıda yine bu yöntemin önemli avantajları arasındadır.

Fraksiyonel lazer uygulamaları sayesinde işlem sonrasında iyileşme süresi 3-4 gün gibi kısa sürelere çekilmiştir. Uygulama derinliğine bağlı olarak 12-24 saat süren bir kızarıklık, ardından gelen hafif bir pullanma ve 3-5 gün arasında cildin yenilenmesi tamamlanmış olacaktır. Fraksiyonel lazer uygulamaları, klasik yüz gençleştirme lazer uygulamalarına oranla son derece güvenli ve konforlu uygulamalardır.Tüm yüz-boyun gençleştirme işlemlerinin yanısıra, sadece dudak veya göz kenarı(kaz ayakları) çizgileri, göz altı morlukların giderilmeside bu tedaviyle mümkündür. Lazerle yüz gençleştirme de kullanılan diğer yöntemlerle herhangibir olumsuz etkileşime sahip değildir ve birlikte kullanılabilirler. Kullanılan farklı parametreler sayesinde hiç soyulma dönemi olmadan sadece derin dokunun sıklaştırılması ve bu şekilde özellikle alt yüz ve boyun sarkmalarının giderilmeside bu yöntemle mümkün olmaktadır.

Venüs Freeze (darbeli manyetik akım ve multipolar radyofrekans)

Yaşlanmayla birlikte yüzümüzde meydana gelen değişimlerin çok büyük kısmını elastikiyetini kaybetmiş olan deri ve deri altı dokunun yerçekimine karşı direncini kaybetmesi ve yüz dokularının aşağıya doğru sarkması oluşturur. Bunun yanısıra derinin ıyağ dokusunun incelmesi, derinin nem kaybı ve kırışıklıkların derinleşmeside diğer faktörlerdir.

Radyofrekans ve magnetik akımı birlikte kullanan Venüs Freeze teknolojisi sayesinde kollajen sentezi artar, bunun yanında deri elastikiyeti ve kanlanmasınında artırıldığıgösterilmiştir. Artmış kan akımı ve damarlanma sayesinde büyüme faktörlerinin sentezi yoğunlaşır böylelikle bir yeniden onarım ve yapılanma sürecide başlatılmış olur.
Dolayısıyla ameliyatsız bir yöntemle deri elastikiyetinde artış, kırışıklıklarda azalma, yüz ovalitesinin yeniden kazanılması ve yüz derisinin daha nemli ve canlı gözükmesi sağlanmış olur. Tüm bu kazanımlar için haftada iki seanstan toplamda 4 haftalık bir uygulama yeterli olmaktadır. Venüs Freeze uygulamasının bu kazanımları yüz-boyun ve dekolte bölgesinde kusursuz bir anti-aging sonucu sağlamaktadır.

Yüz estetiği amaçlı Venüs Freeze uygulaması mezolifting, prp, botox, dolgu yöntemleri ile kombine edilebilir ve böylelikle neredeyse yüz germe operasyonuna yakın sonuçlar elde eidilir. Elde edilen sonuçların son derece doğal olması, uzun kalıcılık süresi ve işlem sırasında yada sonrasında hastaya hiçbir sıkıntı yaratmaması yöntemin en büyük avantajıdır.

PRP (platelet rich plasma – trombositten zengin plazma)

Vücudumuz aslında hiç durmadan çalışan bir fabrika gibidir. Bu fabrikada yıpranan ve hasar gören dokuların tamiratı ve onarımı için devamlı çalışan hücreler bulunur. Büyüme faktörleri bu onarım ve bakım işlevinin en önemli parçalarıdır. Adeta gençlik aşısı olarak nitelendirebileceğimiz bu özel proteinler tıbbın diğer alanlarında iyileşmeyen yaraların kapanması, eklem içi kıkırdak harabiyetinin onarılması gibi pekçok hastalığın tedavisinde başarıyla kullanılmaktadır.

Estetik alanında bu büyüme faktörlerinin kullanılması ise son yıllarda gündeme gelmiştir.Kendi kanınızdaki yenilenme gücü olarak adlandırabileceğimiz bu uygulama için 8-10ml lik kan tüplerine kişinin kanı alınır ve santrifüj edilir. Santrifüj sonrası büyüme faktörlerinden son derece zengin bir plazma sıvısı elde edilir. Bu sıvını mezoterapi tekniğinde olduğu gibi çok ince iğneler ile yüz derisi altına enjekte edilmesiyle yüz derisinde bir yeniden onarım ve yapılanma süreci başlatılmış olur. Anti-aging amaçlı PRP uygulamalarında 15 günlük aralıklarla yapılacak toplam 3 seanslık bir kür uygulaması yeterli olmaktadır. Böyle bir uygulamanın genelikle 2 yıllık aralıklarla tekrarlanması tavsiye edilmektedir. 3 seanslık bir kürden yaklaşık 6-8 hafta sonra sonuç görülmeye başlanır. Yüz derisinde elastikiyet artışı, derinin daha canlı ve nemli durması, leke problemlerinin hafiflemesi, kırışıklıkların azalmasıyöntemin sağladığı kazanımlardır.
PRP uygulamasında dışarıdan farkedilen değişikliklerin çok daha ötesinde bir onarım süreci yaşanmaktadır. Yaşlılık ve çevresel faktörlere bağlı olarak hasar gören yüz-boyun derisindeki tüm olumsuzlukların giderildiği bu süreçte aslında uzun vadeli kazanımlar söz konusudur.PRP uygulamalarında elde edilecek başarı için kullanılacak kitin kalitesi son derece önem taşımaktadır, zira elde edilen büyüme faktörü oranı direkt olarak kullanılan kitle alakalıdır.Kliniğimizde PRP nin mucidi Regenlab firmasına ait kitler kullanılmaktadır. PRP uygulaması botox, dolgumezolifting gibi diğer ameliyatsız estetik uygulamaları ile birlikte kullanıldığında elde edilecek sonuçlar çok daha etkili ve kalıcı olmaktadır.Kliniğimizde ıuyguladığımız özel protokoller ile mezolifting ve Venüs Freeze uygulamaları ile kombine edilen PRP tedavilerinin sonuçları oldukça etkileyicidir.

Mezolifting

Fransız ekolünün tıp dünyasına tanıtmış olduğu mezoterapi-mezolifting uygulamaları artık günümüzde ameliyatsız estetik yöntemlerinin vazgeçilmez unsurlarından birisi haline gelmiştir. Yoğun bir bakım süreci olarak adlandırabileceğimiz mezolifting uygulamalarında, deri ve deri altı dokunun ihtiyacı olan pekçok protein, aminoasit, mineral, vitamin ve büyüme faktörü çok noktadan direkt olarak deri altına verilir. Özellikle kısa sürede sonuç almak isteyen bireyler için daha ideal olan yöntemde 1-2 haftalık aralıklarla 4 seanslık bir kür uygulaması ve ardından 3 ay süreyle ayda bir uygulama yapılması yeterli olmaktadır.Genellikle bu tedavi protokolünün 18 ayda bir tekrarlanması önerilir.

Mezolifting uygulaması sonrasında yüz ve boyundaki sarkmaların hafiflediği, derinin sıklaştığı, kırışıklık ve çizgilerin azaldığı yada kaybolduğu gözlenir. Ayrıca kullanılanürünlerin nem artırıcı özelliği nedeniyle daha parlak ve canlı bir cilt görünümü sağlanmış olur.
Mezolifting yöntemi diğer ameliyatsız yüz estetiği uygulamaları ile birlikte uygulandığında daha etkili ve kalıcı sonuçlar elde edilmektedir. Kliniğimizde tüm dünyada bilinen Inno – Tds markalı anti aging ve sıklaştırma etkili mezolifting uygulamaları yanında, kullanılmaya başlandığı günden bu yana büyük sükse yaratan Fransız Jalupro mezolifting ürünleri tercih edilmektedir.

Kimyasal peeling

Kimyasal peeling yüz derisinin üst katmanlarının birtakım solüsyonlar aracılığıyla kontrollü olarak hasarlanması ve alttan yeni doku ve hücre sentezinin başlatılması işlemidir.

Kullanılan peeling materyaline ve konsantrasyonuna göre kimyasal peelingler hafif, orta ve derin olarak sınıflandırılır. Kliniğimizde orta ve derin peeling uygulamaları Doç.Dr Serkan Yıldırım tarafından son derece güvenli ve etkin bir biçimde kullanılır. Peeling uygulamaları ile cildinizin canlanıp parladığını, ince kırışıklıkların hafiflediğini ve azaldığını göreceksiniz.
5-10 dk lık bir ofis uygulaması olan kimyasal peeling sonrası dikkat edilmesi gereken önemli iki nokta cildin yoğun bir şekilde nemlendirilmesi ve güneş ışınlarından çok iyi bir korunma sağlanmasıdır. Anti aging amaçlı olarak uygulanan meyve asidi türevlerinden oluşan hafif peelinglerde 4-6 seanslık uygulamalar yeterli olur iken, TCA gibi dahe derin peeling uygulamalarında ise 1-2 seanslık kürler yeterli olmaktadır. Burada hangi tür peeling uygulaması yapılacağına karar verilirken, kişinin cilt tipi, uygulamanın yapılacağı mevsim ve uygulamadan beklentiler çok iyi değerlendirilmelidir.
Derin peeling sonrası yaklaşık 1 hafta süreyle deride ciddi bir kabuklanma ve soyulma olurken, yüzeyel peelingde bu soyulma çok göze batmayacak yoğunlukta olmaktadır.Tabiki bu dezavantaja oranla derin peeling sonrası görülen değişim çok daha etkileyici olur.

Anti aging amaçlı peeling uygulamaları sonrası deride artan kollajen sentezi ve yeni hücre oluşumu nedeniyle daha canlı ve sıklaşmış bir yüz-boyun derisi elde edilir. Bunun yanısıra yüzdeki lekelerin giderilmesi, gözeneklerin sıklaşması, akne izlerinin hafiflemesi ve derinin yağ dengesinin sağlanması peeling sonrası elde edilen öenmli kazanımlardır.Yüz gençleştirme amacıyla yapılan kimyasal peeling işlemleri dolgu, botoks, prp gibi diğer anti aging işlemleri ile birlikte kullanıldığında çok daha etkin sonuçlar elde edilmektedir.Kişinin ihtiyaçlarına göre uygun olan protokollerin belirlenmesi ve hangi kombinasyonların kullanılacağına karar verilmesi önemlidir.

DermaRoller tedavisi

Dönen bir aparatın ucuna yerleştirilmiş çok ince kılcal iğnelerin, aparatın deride farklı yönlerde gezdirilmesi ile gözle görülemeyen kanallar açması ve ardından bu kanallar aracılığıyla deriye uygulanan özel serumların hızla ve etkin bir biçimde deri altına geçerek etki göstermesi şeklinde özetlenebilecek bir uygulamadır.

Son yıllarda ameliyatsız yüz estetiğinde popülarite kazanan DermaRoller tedavisinde iki temel amaç gözlenmektedir.Bu amaçlardan birinci ve asıl olanı açılan mikro kanallar nedeniyle deri ve deri altı dokuda yeniden bir iyileşme süreci, hücre ve doku sentezinin başlatılmasıdır. İkinici amaç ise deri yüzeyinden uygulanan ve normalde etkisi sınırlı olan büyüme faktörlü özel serumların bu kanallar aracılığıyla derialtına yoğun bir biçimde nüfuz etmesi ve çok daha yüksek bir etki sağlanmasıdır.

DermaRoller tedavisinde kullanılan aparatların iğne boyları 0,5 ile 2,5mm arasında değişmektedir. Kılcal iğnelerin uzunluğu arttıkça uygulama sırasında ağrı oluşma ihtimali artarken, elde edilen sonuç daha etkili ve dramatik olmaktadır. Bu durumlarda ağrı kesici krem ve buz uygulamaları ile hasta konforu en üst düzeyde tutulur. Yapılan bilimselçalışmalar ile, Roller tedavisi sonrasında kollajen sentezinin arttığı, deri elastikiyetinin iyileştiği, derinin sıklaştığı, dermis kalınlığının arttığı, kan akımı ve yeni damarlanmanın arttığı, dokuda bulunan büyüme faktörlerinin çoğaldığı gösterilmiştir.Tüm bunların sonucunda uygulama sonrasında daha sıkı, canlı ve parlak bir cilt görünümü sağlanırken, lekelerin azaldığı, kırışıklıkların giderildiği, göz altı morlukların hafiflediği yada kaybolduğu gözlenmektedir.

Roller tedavisinde bir kür 1-2 hafta aralıklarla uygulanan 6-8 seanstan oluşmaktadır. Uygulama süresi 20 ile 30dk arasında değişmektedir. İşlem sonrası yüzde hafif bir kızarıklık ve ödem olabilir ancak 1-2 saat içerisinde bu kızarıklık ve ödem tamamen düzelir. Roller tedavisi sonrası kişinin normal hayatını kısıtlayıcı herhangibir durum oluşmaz.

Leke Tedavisi

Leke Tedavisi

Cilt lekeleri günümüzde kadın erkek pek çok birey için önemli bir sorun haline gelmiştir.Cilt lekelerinin pek çok türü mevcuttur ancak güneş lekeleri, doğum sonrası lekeler, sivilce lekeleri sıklıkla karşılaştığımız leke türleridir. Özellikle ozon tabakasındaki giderek büyüyen delik nedeniyle ultraviyole ışınlarının zararlı etkilerine maruz kalma riski artmıştır. Güneş dolayısıyla da ultraviyole ışınları lekelerin oluşmasında yada koyulaşmasında en önemli etkenlerden bir tanesidir. Her türden leke tedavisinde hastalarımıza ısrarla vurguladığımız çok önemli noktalardan bir tanesi, güneş ışınlarından etkin korunmanın leke tedavisinin olmazsa olmazı olduğudur.

Peki güneş ışınlarından etkin korunma ne demektir ?
Güneş ışınlarının en tepede olduğu vakitler olan 11:00-16:00 arası mecbur kalmadıkça açıkta olmamaya özen göstermek, eğer açıkta olmak kaçınılmaz ise mutlaka bir şapka ve 3 saatte bir 50 faktörlü bir güneş koruyucuyu tekrarlayarak kullanmaya özen göstermektir.

Leke Tedavilerinde Kullanılan Yöntemler Nelerdir?
Leke tedavilerinde öncelikle lekenin türünü belirlemek tedavinin başarısında son derece önemlidir. Kliniğimizde genellikle güneş lekeleri, yaşlılık lekeleri, sivilce lekeleri, doğum sonrası lekeler, yanık lekeleri ve melasmaların tedavisine yönelik özel teknik ve yöntemler kullanılmaktadır. Bu yöntemleri, kimyasal peeling uygulamaları, lazer tedavileri, dermaroller tedavisi ve PRP tedavisi olarak sıralayabiliriz.

Kimyasal peeling uygulamaları nelerdir ve nasıl uygulanmaktadır?
Çok farklı kimyasal peeling uygulamaları mevcuttur. Kliniğimizde %50-70 GA (glikolik asit), % 20 PA (pirüvik asit), %30 LA (laktik asit), %30 SA (salisilik asit) ve %20-30 TCA (trikarboksillik asit) peelingleri tek başına yada kombine peelngler şeklinde birlikte uygulanmaktadır. Kullanılan peeling ürünleri pigment üreten hücrelerin pigment sentezini baskılayarak, kollajen sentezini arttırırarak ve hücre yenilenmesini sağlayarak leke tedavisinde etkin olurlar. Hangi lekede hangi peeling türünün yada kombinasyonunun kullanılacağına Doç.Dr. Serkan Yıldırım tarafından karar verilir ve uygulama yine konunun uzmanı olan Doç.Dr. Serkan Yıldırım tarafından yapılır. Kullanılan ürüne göre peeling aralığı 7 ile 20 gün arasında değişir. Seans sayısı ise yine tedaviye ve cildin vereceği reaksiyona göre 2 ile 6 seans arasında değişmektedir. İşlem sırasında hafif bir yanma batma hissi oluşabilir, bu sebeple lokal soğutma uygulanır. İşlemden sonra normal günlük hayat devam edilir.

Leke tedavisinde hangi lazer sistemini kullanmaktayız?

Kliniğimizde uygun hastalarda ve özellikle güneş lekeleri tedavisinde 755nm dalga boyuna sahip Alexandrite lazer sistemi kullanılmaktadır. Genellikle 1 yada 2 seanslık uygulama yeterli olmaktadır. Bunun dışında fraksiyonel lazer uygulaması da yine kişinin cilt değerlendirilmesine göre, leke tedavisinde başarılı sonuçlar elde ettiğimiz uygulamalarımızdan biridir.

Leke tedavisinde kullanılan PRP yöntemi nasıl bir işlemdir?

PRP tedavisinde kendi kanınızdan 1 tüp ierisine 8-10 ml alınarak santrifüj edilir ve çok özel proteinler olan büyüme faktörleri (GF) ayrıştırılır. Bu büyüme faktörleri lekeli olan bölgeye verildiğinde bir onarım faaliyeti başlatırlar ve lekeye sebep olan hücreleri oradan uzaklaştırırken, hücre yenilenmesini hızlandrırlar. Leke için PRP tedavisi 1-3 seanslık uygulamalar şeklinde, ofis koşullarında yapılır ve kişinin normal günlük yaşantısını olumsuz etkilemez. PRP tedavisinin, kimyasal peeling ile birlikte kullanılması mümkündür ve bu birliktelik başarı şansını artırır.

Dermaroller uygulamasının leke tedavisindeki etkinliği nedir ve nasıl uygulanır?
Dermaroller yöntemi ile ciltte gözle görülemeyen mikro kanallar açılır ve cilde sürülen özel leke giderici serumların hızla deriye ve deri altına nüfuz etmesi sağlanır. Böylelikle serumun sadece deriye sürülmesiyle elde edilemeyen etki, çok daha hızlı ve etkin bir biçimde sağlanmış olur. Leke tedavisinin ötesinde dermaroller yöntemiyle etkin bir anti aging uygulaması da sağlanmış olur. İnce kırışıklıklar giderilir, cilt daha gergin ve canlı bir hale gelir. Dermaroller yöntemi 7-10 günlük aralıklarla yapılacak 6-8 seanslık bir tedavi protokolünden oluşur.

Kimyasal peeling, dermaroller, prp, lazer uygulamaları bir arada kullanılabilir mi?
Tüm bu yöntemlerin bir arada kullanılması mümkündür. Hatta birlikte kullanım nedeniyle elde edilecek sonuç çok daha iyi olmaktadır. Bu sebeple özellikle inatçı lekelerin tedavisinde Doç.Dr. Serkan Yıldırım kombine tedavileri tercih etmektedir. Yine bu tedavinin bir parçası olarak bitkisel içerikli etkin bir leke ürünü olan Thiospot İntensive, planlanan tedaviden önce başlanır ve tedavi sonrasında mutlaka en az 3 ay kullanılması önerilir.

Kimyasal Peeling

kimyasal-peeling

 

Meyve Asitleri ile Gelen Güzellik: Kimyasal Peeling

Kimyasal peeling, birtakım solüsyonlar yardımıyla yüz derisinin hasarlı üst katmanlarının soydurulması ve sonuçta daha kaliteli bir cilt yapısı elde edilmesi işlemidir. Yöntem yapısı itibariyle, istenmeyen izlerin giderilmesi, düzgün bir cilt elde edilmesi, sivilce izlerinin giderilmesi, kırışıklıkların tedavisi ve istenmeyen lekelerin ortadan kaldırılmasında tek başına veya başka yöntemlerle birlikte kullanılmaktadır. Peeling işlemi genellikle estetik amaçlı olarak güzelleşmek, kendine olan güveni artırmak için kullanılsa da, güneş ışınlarının etkisine bağlı olarak gelişen cilt kanserlerinin öncü lezyonlarının tedavisi içinde kullanılması mümkündür. Tüm dünyada peeling işlemi için kullanılan 3 temel kimyasal ajan vardır, bunlar alfa hidroksi asit (AHA) ve türevleri, trikloroasetik asit (TCA) ve phenol dür.

Alfa hidroksi asit (AHA)

Glikolik asit ve laktik asit gibi türevleri olan bu grup, genelde hafif peeling yapıcı ajanlardan oluşmaktadır. İnce kırışıklıklar, lekelerin giderilmesinde ve akne skarlarının hafifletilmesinde faydalı olurlar. Uygulama sonrası cildin parlak ve canlı bir görünüme kavuşması beklenir. İyileşme süresi gerektirmemesi avantajdır, ancak istenen etkinin sağlanabilmesi için haftalık veya daha uzun aralıklarla uygulamanın tekrarlanması kaçınılmazdır. AHA türevleri günlük kullanıma uygun olarak krem, yıkama solüsyonları gibi bazı kozmetik ajanlar içerisinde piyasada bulunabilmektedir.

Trikloroasetik asit (TCA)

İstenen peeling derinliğine ve dolayısıyla elde edilmek istenen etkiye göre farklı konsantrasyonlarda kullanılabilen bir ajandır. Genellikle orta ve derin peeling için kullanılır. Yüzeyel cilt düzensizlikleri, pigment problemleri, akne skarları için en sık kullanılan tedavi yöntemlerindendir. Toparlanma ve iyileşme süreci fenol peeling den daha kısadır. Kullanılan konsantrasyona göre birden fazla uygulama gerekebilir. Uygulama ofis şartlarında yapılır ve 10-15 dk. sürer.

Fenol peeling

Kuvvetli bir kimyasal solüsyondur, farklı ajanlarla birlikte bir formülasyon şeklinde kullanılır ve derin peeling yapar. Cilt kırışıklıkları ve akne skarları nın tedavisinde çok dramatik değişikliklere sebep olur. Fenol peeling derinin derin katmanlarına etki etmesi nedeniyle, istenmeyen pigmentasyonlara sebep olabilir, bu nedenle uygulama yapılacak kişinin cilt özellikleri çok iyi değerlendirilmeli ve mutlaka hazırlık dönemi geçirilmelidir. Toparlanma ve iyileşme süreci diğerlerine göre daha uzun sürmektedir. Uygulamanın mutlaka hastane koşullarında ve kardiak monitorizasyon ile yapılması gerekir. Uygulama süresi 1–1,5 saati bulabilir.

Kimyasal peeling uygulamasında anestezi gerekirmi?

Kimyasal peeling uygulamalarında anesteziye ihtiyaç yoktur.

Uygulama öncesi hazırlık gerekirmi 

Özellikle TCA peeling uygulamasında, etkinliği artırmak için, derinin üst tabakalarını soydurucu bir takım kremler kullanılabilir. Yine peeling uygulaması sonrası gelişebilecek lekelenmelere engel olmak için tedbir amacıyla kullanılabilecek pomadlar mevcuttur. Doktorunuzla yapılacak görüşmede cilt karakteristiklerinize ve uygulamadan elde edilmesi istenen sonuca göre, peeling öncesi hazırlık konusunda size bilgi verilecektir.

Peeling yüz germeye alternatif bir yöntem midir ve cildin yaşlanmasını durdurur mu? 

Peeling cerrahi yöntemlere alternatif değildir, ancak birlikte kullanıldığında cerrahi yöntemlerden elde edilecek sonuçların etkinliğini artırır. Kimyasal peeling cildin yaşlanmasını elbette durduramaz ancak cildin üst tabakalarını yenileyerek daha gergin, parlak ve canlı görünümünü sağlar.

Peeling sonrası dönemde nelere dikkat etmem gerekir?

Tüm peeling uygulamalarından sonra güneş ışınlarından kaçınmak ve mutlaka güneş koruyucu krem kullanılması gerekir. Özellikle hassas ciltlerde ve TCA peeling uygulamalarında, istenmeyen lekelenmelerden kaçınmak için güneş koruyucu krem kullanımı şarttır. Bunun dışında makyaj malzemelerinin seçiminde çok seçici davranılmalı ve alerjik ürünlerden kaçınılmalıdır. Yine bu dönemde iyi bir nemlendirici ile cilt bakımının yapılması gerekmektedir.

İyileşme süreci nasıldır ve ne kadar sürer?

AHA türevleri ile yapılan uygulamalarda toparlanma sürecine ihtiyaç olmadığı için sosyal yaşantınıza devam edebilirsiniz ve işinize devam etmenizde bir engel yoktur. Uygulanan konsantrasyona göre değişmekle birlikte TCA peeling ve fenol peeling uygulamalarında ise 5-7 gün arası bir toparlanma süreci gerekir ve genelde 10 gün  içerisinde süreç tamamlanır. Bu dönemin sonunda kabuk benzeri şekilde cildin üst katmanları dökülerek, altta pembemsi ve gergin bir cilt görünüm belirir. Yine bu süreç içerisinde ilk 2-3 günde yüzde oluşacak şişlikler tamamen iner ve normale döner. Bu pembemsi cilt renginin normale dönmesi bazen bir ay sürebilir, bu süreç yapılan uygulamanın derinliğine ve cilt tipine bağlı olarak değişmektedir.

Kimyasal peeling kimler tarafından yapılmalıdır?

Kimyasal peeling uygulamaları (özellikle de TCA ve fenol peeling) kesinlikle deneyimli bir Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı veya Dermatolog tarafından yapılmalıdır. Aksi takdirde işin uzmanı olmayan kimseler tarafından yapılan uygulamalarda, geri dönüşü olmayan ciddi olumsuzluklar yaşanabilir.

Menu

Şimdi Arayın